1.Bölüm

6.6K 167 12
                                    

                                                                

Yeni kurgumun ilk bölümünün başında Sezin,Özge ve Şevval'e bu kurgumda da yanımda oldukları için teşekkür etmek istiyorum. Sizi seviyorum

Hepimiz yere oturmuş sohbet ederken okuldaki diğer kişilerin çoktan çıktığını gördüm. Yarın yapılacak olan son sınavdan sonra hepimiz mezun sayılacaktık ve daha fazla okula gelmemize gerek kalmayacaktı. Okula ilk başladığım günü hatırlarken şimdi üniversiteden mezun olacak olmam garip geliyordu. Zaman gerçekten de hızlı geçiyordu.

"Herkesin haberi var değil mi? Hoca bize dedi herkese yayın diye şimdi bir de biri çıkıp ben bilmiyordum demesin." diyen Bora ile ona doğru döndüm. "İki kişi bilmiyor sanırım. Bugün derste bir tek iki kişi yoktu." diyen Melodi ile "Kimler?" dedim. "Biri Dolunay biri de şuradaki çocuk." deyip ileriyi gösterdiğinde Melodi "ben onu halledip geleyim." deyip kalkmıştı.

"Onun yanına kim gidecek?" dediğinde kaşlarımı çattım. "Kimin?" dediğimde eliyle işaret ettiği yerde bir kızın kulağında kulaklık ile orada oturduğunu gördüm. "Neden kimse konuşmak istemiyor?" dediğimde gülerek konuşmaya başlamasıyla ona baktım. "Dilsiz galiba. Hiç cevap vermiyor." dediğinde bununla alay etmesine kaşlarımı çattım. "Komik olan şey?" dediğimde gülmesini kesip önüne döndü. "Ben giderim." deyip ayağa kalktığımda "emin misin?" demesiyle ona dönmeden ilerlemeye devam ettim.

Yanına oturduğumda kafasını kaldırıp bana bakmamasıyla omzuna iki kere parmağımla dokundum. Bana doğru dönüp kulaklığını çıkarttığında gülümseyip konuşmaya başladım. "Selam ben Pars." dediğimde hiç tepki vermedi. Gülümsemeden sadece suratıma bakmasıyla konuşmaya devam ettim.

"Yarın bir sınav olacak. Sınavı olduktan sonra artık mezun sayılıyoruz,daha fazla okula gelmemize gerek kalmıyor. Derste yoktun söylemek istedim." dediğimde yine hiçbir şey demeden kulaklığını takıp önüne dönmesiyle kaşlarımı çattım. Tamam konuşamıyor olabilirdi ama en azından kafasını sallayabilirdi değil mi? Yanından kalkıp bizimkilerin yanına doğru ilerlediğimde Bora'nın dalga geçer gibi gülmesiyle daha bir şey demesine izin vermeden "sus" dememle gülerek önüne döndü.

Melodi'de geldikten sonra "Dolunay'a söylediniz mi?" demesiyle kafamı evet anlamında salladım. Dolunay'ın yanına doğru ilerlemeye başladığında Bora arkasından "nereye?" diye seslense de bir şey demeden ilerleyip kızın yanına oturdu. Kulaklığını çıkarıp banka koyan kızın gülümsemesi ile gözlerim şokla açıldı.

Halime gülen Bora'ya "neden bana öyle davrandı ki?" dediğimde ciddi olup konuşmaya başlamasıyla ona döndüm. "Soru yanlış. Neden Melodi'ye öyle davranıyor diye sormalısın. Dört yıldır buradayız ama kız kimseyle konuşmuyor,gülümsemiyor. Sadece Melodi'ye öyle davranıyor." dediğinde konuşmaya başladım. "Konuşamadığından konuşmuyor olabilir mi acaba Bora." dediğimde kafasını onaylar anlamda salladı. "Telefon,kağıt ya da en kötü mimikleriyle cevap verebilir ama hiç bir şey yapmıyor."

Yanımıza gelen Melodi'ye baktığımda gülümseyerek oturduğunu gördüm. "Ne dedin?" dediğimde boş ver anlamında elini sallamasıyla tekrar konuştum. "Neden bana veya diğerlerine karşı tepki vermiyor ama seninleyken eğleniyor?" dediğimde bu sefer ciddi bir şekilde bana dönüp konuşmaya başladı.

"Neden gidip bunu kendin öğrenmiyorsun?" dediğinde onu rahatsız etmekten çekindiğimi fark ettim. Daha on dakika önce gördüğüm bu kız şimdiden düşüncelerimin arasında yerini almıştı. Hakkında çok fazla şey merak etmeye başlamıştım ancak bunu öğrenebileceğim bir yol yok gibi duruyordu. Melodi hayatta bir şeyler anlatmazdı ve Dolunay da muhattap olmaya gönüllü gibi gözükmüyordu.

SARMAŞIKHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin