BÖLÜM -19-

3K 250 51
                                    


Keyifli okumalarrr ..

--------

Kızlar sahilde küçük bir kafeye gelmişlerdi. Önceden çok geldikleri ve çok sevdikleri bir kafeydi bu. Dışarıdaki masalardan birine oturmayı tercih etmişlerdi. Hafif rüzgarlı hava saçlarının uçuşmasına neden oluyordu. Martı sesleri sarmıştı etrafı. Eda etraftan gözlerini alıp kızlara doğru çevirmişti.

E: Siz de bi haller var da.. Hadi hayırlısı bakalım!

Kızlar gülmüştü.

C: Yani ne olabilir Edacım seni özledik sadece.

Ceren üzgün bir ses tonuyla konuşmasına devam etmişti.

C: Yani o kadar yıl boyunca ne zaman birlikte bir şeyler yapmak istesek içimize bir hüzün çökerdi. Keşke Cemre de yanımızda olsaydı derdik hep.

M: Evet Edamm mesela seninle gittiğimiz yerlere gidemedik hiç. Çünkü sensiz oraların bı anlamı olmazdı. Biz de oraların dördümüze özel kalmasını istedik.

F: Burası da o yerlerden biriydi. 5 yıl sonra ilk kez seninle geldik yine.

Kızların gözleri dolmuştu. Eda da dolan gözlerini silmeye çalışıyordu. O sırada Ceren ve Fifi karşıdan pasta getiren garsonu görmüşlerdi.

C: Evet şimdi gözlerini kapatıyorsun Eda

E: Neden ya?

F: Hadi hadi çabuk!

Eda gülümseyerek gözlerini kapatmıştı.

Hafif rüzgarlı ve bulutlu hava gitmiş yerini güneşli ışıl ışıl bir havaya bırakmıştı. Karşıdaki güneş Eda'nın yüzüne vurmaya başlamıştı.

Garson pastayı Eda'nın önüne bırakıp gitmişti.

M: Evettt! Şimdi açabilirsin.

Eda yavaşça gözlerini açmıştı. Karşısında küçük çikolatalı bir pasta ve üzerinde yanan mumları görmüştü. Kızlar hep birlikte " Mutlu yıllar Eda" diyorlardı. Eda şaşırmıştı. Bugün doğum günü olduğunu tamamen aklından çıkmıştı çünkü. Gözleri tekrardan dolmaya başlamıştı. Kızlar karşısında gülümsüyordu Eda'nın. Eda da gülümseyerek konuşmaya başlamıştı.

E: Yaaa kızlar! Çok mutlu ettiniz beni. Çok teşekkür ederim.

M: Hadi hadi sonra teşekkür edersin mumları üfle sönmeden.

Eda gülümseyerek pastaya yaklaşmıştı. İki üç saniye gözlerini kapatıp dilek tuttuktan sonra pastadaki mumları üflemişti.

--------

3 saat sonra

Kızlar sohbete dalmış zamanın nasıl geçtiğini farketmemisti. Bir kaç dakika sonra Melo' nun telefon sesi duyulmuştu.
Melo arayan kişiyi görünce gülümseyerek telefonunu açmıştı.

M: Alooo enişte?

S: Melek? Nerde kaldınız yaa iki saat demiştiniz bak 3 saat oldu. Özledim Edayı ama..

M: Nasıl ? Oldu mu o kadar yaaa?

Melo kolundaki saate çevirmişti gözünü.

M: Valla olmuş! Tamam enişte getiriyoruz Eda' yı birazdan.

Kızlar gülüyordu. Eda ayaklanmıştı hemen.

E: Hadi gidelim ! Bende çok özledim Serkan'ı.

C: Yaa kıyamam ama. E haklısınız ama. Kaç yıl aradan sonra tekrar kavuştunuz.

Gülmüşlerdi.

MUCİZE Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin