Raegna köye döndüğünde onu annesi karşıladı. Yıllardır görmediği kızının ne kadar büyüdüğünü görünce gözlerine inanamadı. İkili kısa süren sarılmalarının ardından Raegna'nın gözüne annesinin belindeki kırbaç takıldı.
"Yine birkaç erkek yaramazlık mı yaptı ?"
"Sorun ahmak baban yaşlandıkça tembelleşiyor. Eskiden günde 13 saat çalışabiliyordu. Artık 8 saati zor çıkartıyor. Ama maalesef ben dayak konusunda hiç paslanmadım. Onu barakada biraz üzdüm. Sadece baban değil köydeki tüm erkekleri hala idare edebiliyorum ama ben de elbet bir gün yaşlanıcam. O zaman yerime sen geçeceksin."
Raegna hemen annesinin sözünü kesti.
"Anne ben senin gibi bu köyü yönetmeyeceğim. Ben başkente giderek bi Bakireler Ordusuna katılarak erkeklere gününü göstereceğim."
"Ah canım kızım neredeyse her kız senin yaşlarında buna ilgi duyar. Ama üzgünüm buna izin veremem. Sen asker olmak için değil bu köyü yönetmek için doğdun."
"Bu lafları genelde oğlanlara söylersiniz sanıyordum; "Hayır oyun oynayamazsın, köyünün dışına çıkamazsın, okula gidemezsin çünkü sen sadece kadınlara hizmet etmek için doğdun." Anne ben erkek değilim kadınım, özgürüm istediğim her şeyi yapabilirim."
"Bu köye zarar vermediği sürece her şeyi yapabilirsin. Söylesene bu köyü sen yönetmezsen kim yöneticek ?"
"Umrumda değil ! Ben ülkenin dört bir yanında erkeklerle savaşacağım. O alçaklardan hiçbiriylede evlenmeyeceğim. "
" Bak her genç kız bu yaşlarda erkeklere çok öfkeli olur. Çünkü onların doğasını yeni keşfetmeye başlar ama yaşın ilerledikçe daha mantıklı düşünmeye başlayacaksın. Senin yaşındayken ben de evlenmek istemiyordum. Ama şu an evliyim ve hiç pişman değilim. Çünkü sen doğdun."
"Pişman değilmisin ? Şu haline bak. İçten içe ondan nefret ediyorsun. Ona her zaman bağırıp çağırıyorsun, aç burakıyorsun, zorla çalıştırıyorsun, dövüyorsun. Bu aşk mı ? O şey ölse umursamazsın bile."
"Raegna kapa çeneni. O benim kocam istediğim her şeyi ona yaparım."
"Kapa çeneni mi ? Herşey o aptal babam yüzünden. Onu mahvedicem."
Raegna yerden ahşap bir sopa bularak barakaya koşmaya başladı. Axesas ise bir anda panikledi ve Raegnayı durdurmaya çalışsada başarılı olamadı. Raegna barakaya girer girmez çığlık atmaya başladı. Babası bileklerini kesmiş kanlar içinde yerde yatıyordu. Axsesas barakaya yavaşça girdi
"Dışarı çık Raegna bunu görmeni istemiyorum."
Raegma ise babasının yanındaki bıçağı eline alarak inceledi.
"Onu sen öldürmüşsün. Bu senin bıçağın"
"Hayır ben öldürmedim. Onu döverken ölmek için yalvardı. Artık yaşamak istemediğini söyledi. Ben de ona bıçağımı verdim ve çıktım. İntihar etmiş."
"Evlilik ve aşk değil mi ? İşte evliliğin gerçek yüzü bu dedi."
Axesas Raegnanın bileğinden sertçe tuttu.
"Beni dinle küçük hanım. Bir daha bu konuyu açmaycaksın. Kaderinde yazıldığı gibi bu köyü yönetecek, evlenecek ve bir kız çocuk doğuracaksınsın. Bu kobu hakkında ağzından en ufak bir kelime çıkarsa bir ay boyunca erkeklerle tarlada çalışırsın anladın mı ?"
Raegna ağlayarak başını sallladı ve evlerine doğru koşmaya başladı...
Aradan 3 yıl geçti, Raegna artık 17 yaşında bir genç kızdı. Hayalinden gittikçe uzaklaşmıştı. Artık ormana gidip çok nadiren kılıcıyla idman yapıp, erkek geyikleri avlıyordu. Kendini köy işlerine adamıştı. Kalbinin derinliklerinde hala asker olmak yatıyordu ama umudu artık yoktu. Ormanda idman yapması vücudunu güzelleştirmiş güzelliği gün geçtikçe artmıştı. Köye gelen ticaret kervanları onun güzelliğini tüm ülkeye yaymış herkese duyurmuştu. Köydeki tüm genç erkekler ona karşı umutsuz bir aşk besliyor ama ondan bir o kadar da korkuyorlardı. Raegna onlara karşı inanılmaz sert davranıyordu. Annesi Raegnaya oğlanların ve genç erkeklerin idaresini vermişti. Onun yönetiminde 9 yaşındaki erkekler bile köylerindeki yetişkin erkeklerden çok çalıştırılıyordu. Erkekleri öldüremiyorsada en azından hayatlarını berbat ediyordu. Bir gün annesi kendisini odasına çağırdı gittiğinde yanında 2 kişi duruyordu. Biri yaşlı bir kadın diğeri ise bir kız çocuğuydu. Annesi hemen onları tanıttı;
"Bu kişiler Wildscar lordu Ania ve kızı Tania. Seni görmek için geldiler kızım."
Raegna Wildscarı biliyordu. Orası krallıktaki en büyük ve görkemli şehirlerden biriydi. Hemen karşındaki lorda reverans yapıp saygısını gösterdi.
"Ben Ania bu da kızım ve varisim Tania kendisi 15 yaşında. Buraya seni görmeye geldik çünkü gelinimiz olmanı istiyordu."
Raegna beynin vurulmuşa döndü içinden bağırıp asla evlenmeceğini haykırmak istiyordu ama karşısındaki kişi çok yüce bir makama sahip olduğu için sustu.
"Bir oğlunuz mu var ?"
"Evet bir oğlum var senin gibi bekar. Kendisi çok çalışır, fazla konuşmaz. Kendisine artık şehrimde bir yer yok. Yaşı büyüyor ve erkek özgürlükçüler onu tahttaki hakkı için kullanabilir. Onu şehirde tutamam ama çok uzak yerlere de gönderemem, her zaman gözümüz onun üzerinde olmalı. Burası onun için harika bir yer. Şehrime yakın ve disiplini yüksek."
Tania söze girdi;
"Ben hala onu öldürmemiz gerektiğini düşünüyorum. Bizim için çok tehlikeli. Neden yaşamasıba izin veriyoruz anlayamıyorum."
"Eğer Raegna da onu istemezse yapabileceğimiz başka bir şey kalmıyor. Bu durumda onu öldürürüz ama burda kalırsa bence bir risk yok" dedi Ania.
Raegnanın o an içinde fırtınalar kopuyordu ama birşey diyemedi. Konuklarını uğurladıktan sonra annesi Raegna'ya;
"İstemediğini biliyorum ama bu evlenebileceğin düzgün erkek"
"İşe yaramaz çöplerini bizim köyümüze gönderiyorlar. Neden şehrinde istenmeyen bi ucubeyle evlenmek isteyeyim ki ?"
"Raegna evleneceksin dediysem evleneceksin. Artık bana bir torun verme vaktin geldi."
"Torun mu ?! Bir erkekle ilişkiye gireceğim öyle mi ? Eminim ki onun tohumları erkektir. Ben işe yaramaz bi oğlan çocuğu doğurmak istemiyorum."
Annesi belindeki kılıcına dokundu
"Yönetici kadınlar erkek çocuklarını büyütmek zorunda değiller biliyorsun kızım. Eğer o adam sana oğlan verirse icaplarına bakarız ve yeni biriyle evlenir ondan kız doğurursun"
"Ben çocuk katili değilim. Bunu yapmam."
"Ama tüm erkekleri yok etmek istediğini söylüyorsun."
"Çocuklardan bahsetmiyorum"
"Onlar erkek değil mi ?"
"O halde hepsini kafeslere tıkar büyümelerini beklerim."
Annesi güldü
"İşte bunlar düşünülmüş mantıklı fikirler değil kızım sadece bir çocuğun boş hayalleri. Kendini hazırla, şehre mektup gönderiyorum düğün hazırlıklarına yakında başlıyoruz"
Raegna artık itiraz etmekten yorulmuştu. Hiçbirşeyin artık bu kötü kaderini değistiremeyeceğini düşünüyordu. Ama kaderi onu hayallerinin bile ötesine taşıyacaktı...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Anaerkil İmparatorluk: Bakire Savaşçı
General Fictionbu hikaye burada devam etmeyecektir