Anaerkil İmparatorluk: Bakire Savaşçı

Kanlı Gece

Akşama kadar Bai evi düzenledi ve yemek hazırladı. Köy geleneğine göre önce kadınlara servis yapılır, kalan yemeği evin erkekleri tek başlarına yer ve kesinlikle yemek vakti yemek masasına oturmaları yasaktır. Bai karısı ve kızına servis yaptı ve mutfağa geçti. Kızlar yemeklerini bitirdikten sonra Bai artanları almak için masaya geldi ama Raegna kocasına yemesi için hiç yemek bırakmamıştı. Bu durum Bai'nin aklını karıştırdı çünkü Raegna genelde böyle birşey yapmazdı. Onların evinde yemek herzaman 2 kişilik hazırlanırdı ama Raegna ona illaki yemesi için birşeyler ayırırdı. Raegna kafası karışmış Bai'ye kendinden emin bir şekilde baktı ve
"Bu gün sana yemek yok. Eğer karnın açsa ahıra git ve atlara bakım yap; Yarın Adabelle ile köy dışına çıkıp ufak bur gezintiye çıkıcaz. İşini bitirdiğinde değirmene gidip biraz ekmek yiyebilirsin"
Aradan birkaç saat geçti ve Raegna Adabelle'i uyuttu. Çok geçmeden Bai eve geldi ve günün yorgunluğu e uykuya dalmak için yatak odasına girdi. Ama odaya adımını atar atmaz Raegna tüm gücüyle kulağına asıldı ve başını aşşağıya indirdi.
"Ne görüyorsun evlat."
Bai oldukça zorlanarak konuşmaya çalıştı.
"Bu bir d1ldo" dedi titrek sesiyle.
"Şimdi seni biraz zorlayacağım ve bir daha benden habersiz sertleşmediğinden emin olacağım. Şimdi soyun ve biraz dilinle bu şeyi biraz kayganlaştır." dedi.
Bai bu sertliğin karşısında direnmedi ve söyleneni yaptı. Karısının önünde diz çöktü ve d1ldoyu ağzına aldı. Oldukça çekingendi. Yavaş ve ürkek bir şekilde saks0 çekiyordu ama sadece yarısını alıyordu. Bu Raegna'yı kızdırdı ve kafasını aletine sertçe baştırdı. Oldukça uzun olan alet Bai'nin gırtlağına dayanmıştı. Genç adamın gözlerinden yaşlar süzüldü ve ağzındaki o şeyle kusmaya çalıştı. Ama Raegna merhamet göstermedi ve kalçasını ileri geri sallayarak işleri daha kötü bir hale soksu. Nihayet ağzından çıkardığında o şey salyayla kaplanmıştı ve Bai durmaksızın öksürüyordu.
"Artık başlayabiliriz" dedi Raegna tebessüm ederek. Bai'yi yatağa attı ve nazikçe ona girdi. Başta oldukça yavaş ve rahatlatıcıydı ama çok geçmeden sertleşti. Bai her darbede acıyla inliyor ve ağlıyordu. Raegna onu sabaha kadar sürme niyetindeydi ancak bir anda durdu. D1ldoyu kenara fırlattı. Ve pencerden dışarı baktığında korkudan çığlık attı. Köy yanmaya başlamıştı. Çok geçmeden ne olduğunu anlamışlardı. Erkek isyancılardı bunlar. Dışarıda kadınlara saldırıyorlardı. Raegna hızlıca ne yapacaklarına karar verdi. Kendisi başta annesi olmak üzere kadınları toplayarak ahırlara götürüp kaçacaklar. Bai ise tüm erkekle birlikte isyancıları yavaşlatmaya çalışacaktı. Raegna hemen kılıcını kuşandı ama Bai kendinede bir kılıç istiyordu. Ama bu kesinlikle tüm krallıkta yasaktı. Bir erkeğin kılıç kullanması onun isyancı olduğunu gösterirdi. Erkekler buldukları taş ve sopalarlada isyancıları yavaşlatabilirdi.
Ama Bai buna tepki gösterdi
"Hepsinin kılıçları var biz ise sopalarla mı onları durduracağız ? Bizi öldürürler"
Bai giysilerini giymeye çalışınca Raegna öfkelendi
"Bunun için vaktimiz yok. Çık artık"
Bai itoraz edecekti ama karısının fikrini değistiremeyeceğini bildiği için dışarı çıktı ve köy erkeklerini toplamaya başladı.
Raegna ise gizlice annesinin evine doğru ilerlemeye başladı. Ama durum çok kötüydü. İsyancılar çok kalabalık ve güçlüydü. Köylü erkekler ise savaşmayı bilmediklerinden isyancılar için tehdit oluşturamıyorlardı. Raegna annesinin evine yaklaştıkça köydeki kadınların infaz edilmelerini izliyordu. Annesinin evine vardığında gözlerine inanamadı. Axesas elinde bir baltayla köylü erkekleri infaz ediyordu.
"Ne yapıyorsun anne ?! Onları bırakta savaşsınlar."
"Hayır kızım onları olabildiğince azaltmalıyım. Köy meydenında hiçbir erkeği öldürmediler sadece yaralıyorlar. Muhtemelen beyinlerinı yıkayıp kendi aralarına alacaklar. Buna kesinlikle müsadele edemem."
Raegna ordaki erkekleri takdir etmişti. Hepsi liderlerine olan itaatkarlıklarından diz çökmuş ve ölümü bekliyorlardı. Annesi Raegna'ya son kez baktı.
"Raegna dışarıda bir meşale var. Kapıyı kilitle ve bu evi ateşe ver. Ardından bu köyden kaç !"
"Hayır seni almadan hiçbir yere gitmiyorum anne !"
"Ben cok yaşlandım seni yavaşlatırım. Beni onların öldürmesindense kendi irademle ölürüm daha iyi dedi."
Raegna annesinin istağini yerine getirdi. Kapıyı kilitledi ve ahşap evi ateşe verdi. Evin yanması isyancıların dikkatini çekti ve birçoğu evin etrafına geldi. Onlar evle ilgilenirken Raegna hızlıca ahıra doğru gitmeye başladı. Köy merkezindeki erkekler çok çabuk etkisizleşmişti. Raegna ahıra vardığında ahır kapısında üç isyancı erkeğin olduğunu gördü. Üçüde hiç yerlerinden kımıldamıyordu; açıkça orda beklemeleri için emir almışlardı. Raegna onlarlar savaşması gerektiğini hissetti. Çocukluğunda bunun hayalini kuruyordu şimdi eline o fırsat gelmişti. Kızı Adabelleye baktı ve onun için savaşması gerektiğini düşündü. Çalılardan gizlice erkeklere yaklaştı ve kılıcını kınından çıkardı. Hızlıca çalılardan fırladı ve kendisine en yakın olan erkeğe kılıcını saplayarak öldürdü.  Diğer ikisi afalladı ancak kılıçlarını Raegnaya salladılar. Raegna iki kılıcıda blokladı ve sertçe erkeklere karşılık verdi. Raegna onlardan daha hızlıydı ikisinunde hamlelerinden sıyrılıp hemen karşılık veriyordu. Adamlardan biri kılıcını yukarı kaldırınca Raegna onun karnına sertçe tekme atıp onu yuvarladı ve öbür adama saldırdı. Raegnanın saldırılarına çok dayanamayan erkeğin gardı düştü ve öldürüldü. O sırada öbür erkek yerinden kalkıp Raegnaya saldırdı. Onlar savaşırken adamın kafasına bur kaya fırlatıldı. Raegna taşı kimin attığını başta fark edemedi ve sarsılan adamı öldürdü. O ölünce çalılardan biri ortaya çıktı. Bu kişi Bai'ydi.
"Bir kirkak gibi ben savaşırken çalılarda mı saklanıyordun ?"
" Sana yardım ettim."
Raegna savaş konusunda bir erkeğin kendisine yardım edebileceğini tabiki düşünemezdi.
"Bilgin olsun o taşı atmasanda onu öldürebilirdim."
Bai'nin söyleyebilecek birşeyi yoktu. Açıkça kadınlar onlardan daha iyi savaşıyirlardı ve karısıda şaşırtcı bir şekilde çok iyi iş çıkarmıştı.
Hızlıca ahıra girdiler. Raegna en hızlı atı aldı Adabelleyi bindirdi ve hızlıca kendisi bindi. Tam atı hareket ettirecekken Bai Raegnanın kolunu tuttu.
"Beni almıyormusun ?"
"Hayır köyün dışına çıkıyorum ve bu yollarda aptal bir çocukla uğraşamam üzgünüm. Çık ve savaş onlarla."
Bir anda Raegna atı kosturmaya başladı ve hızlıca köyden ayrıldı. Sabaha doğru köyün az ilerisindeki bir tepeye vardı ve orada dinlenmeye başladı. Olanlara anlam verememişti. Köye gelen erkek çok fazlaydı. Ayrıca zırh giyiyor ve büyük kılıçlar kullanıyorlardı. Bu kadar güçlü bir grubun nasıl kurulabildiğine anlam verememişti. Derken davetsiz bir misafir tepeye doğru yaklaşmıştı. Bai Raegna'dan azar işitmeyi bekliyordu ama Raegna daha çok şaşkın gibiydi.
"Sen bir erkeksin. Erkekler at kullananamaz ki. En azından isyancı olmayanlar."
"Neden kullanamayım ki ?"
"Çünkü anneler oğullarına bunu öğretmez. Köyden çıkmanız yasak değil mi ?"
"Ben köylü değilim ki. Sarayda bana öğretmişlerdi. Ama yinede kale dışında ata binmem yasaktı."
Bai'nin ata binmesi Raegna'yı rahatsız etmişti ama içinde bulundukları durumdan dolayı o an birşey demedi. Bu isyancıları en yakın köye haber vermesi gerektiğini düşündü. İsyancılar fazlaydı evet ama bir grup bakirenin yenemeyeceği kadar da büyük değillerdi. Raegna'nın bilmediği şey ise gelenlerin sadece isyanın ufak bir gurubu olduğuydu. Yakında tüm krallığı sarsacak olan isyan kesinlikle erkeklerin simdiye kadar kurduğu en büyük orduydu.

Beyler(okuyucularımın çoğunun erkek olduğunu varsayarak) bu klasik bir bdsm öyküsü fln değil. Eğer niyetiniz o tarz şeyler ise internette bunlardan bir hayli çok var. Çat pat ingilizceniz varsa onları rahatlıkla anlayabilirsiniz. Ben farklı tarz şeyler yazmak istiyorum. Birkaç sene önce (ki yaklaşık 16 yaşında fln) hep bu tarz sadece cinsel hikayeler yazıp bunu yabancı sitelerde paylaşıyordum ama artık sıkıldım. Yazdığım ve yazacağım hikayelerde hep kadın hakimiyeti konusunu merkeze alarak onun çevresinde hikayeler anlatıcam. Yani amacınız kücük aletinizle ilgilenmekse sizi başka sitelere alayım çünkü ben farklı işler yapmak istiyorum teşekkürler.🥲