Sweet Lies |Minsung|

14

"Bu gece maskeli baloya katılacağız."

—————————————————

Jisung aşağı indiği sırada Minho yine yoktu. Onun şu anda yanında olup onu koruması gerekiyordu ama ortalarda yoktu. Bu durum Jisung'u çok kızdırıyordu.

Asansöre bindiğinde birkaç kişi daha onunla birlikte bindi. Herkes otelde yapılacak maskeli balo için hazırlanmıştı. Jisung sarı saçlarını düzelttiği sırada asansörün aynasından kendini son kez kontrol etti. Siyah, oldukça şık bir takım giymişti. Yüzündeki maskeye bir bakış attı. İçinde anlamlandıramadığı bir heyecan vardı. İlk defa bir baloya katılıyordu. İlk defa bunca insanla aynı ortamda bulunacaktı ve ilk defa bu kadar şık giyinmişti.

"Sakin ol." Diye fısıldadı kendi kendine.

O sırada arkasında hissettiği nefesle irkildi.

"Büyüleyici görünüyorsun."

Jisung yutkundu. Beline sarılan ellerle nefesini tuttu. Daha sonra asansörün kapısı açıldı ve insanlar dışarı çıktı. Jisung ise yerinde donmuş bir şekilde durdu.

"Ne oldu?"

Belindeki eller sıkılaştı.

"Neden birdenbire utangaç bir sincap oldun?"

Ensesindeki nefes beynini uyuşturduğu sırada anıları tekrar canlandı.

•

"Bu onları uzak tutacaktır."

Adam öfkeyle doktorlara baktı.

"Bundan emin misiniz?"

"Elbette."

Adam onları izleyen küçük çocuğa doğru hızla yürüdü.

"Seni küçük velet! Gizli gizli bizi mi dinliyorsun?"

Çocuk korkuyla kaçtı.

"Ona da yapacak mısınız?"

"Buna gerek yok. Sadece Lee Know'a yapsak yeterli."

Adam başıyla onayladı.

"Lee Know gibi başka birileri varsa ne olacak?"

"Bu durumda yapabileceğimiz hiçbir şey yok. Bildiğimiz tek kişi o. Ayrıca bu durum çok nadir görülür. Bu yüzden endişelenmeye gerek yok."

"Öyle olsun doktor. Sen de hemen odana git velet!"

.

Jisung acıyla kendisini arkasındaki bedene bıraktı. Güçlü kollar onu düşmemesi için sıkıca tuttu.

"Neler oluyor?"

"Anılar.."

Minho onu yavaşça yere oturttu.