"Merhaba Jisung. Ben Yeji."
—————————————————
Yaklaşık bir saattir oturuyorlardı. Jisung artık sıkılmaya başlamıştı. Üstelik sürekli kendi aralarında konuşuyorlardı. Hyunjin arada ona imayla bakıp sırıtıyor, bu da Jisung'un gülümsemesine sebep oluyordu.
"Esas konuya gelelim Junsang. Yeji ve Jisung artık evlenecek yaşa geldiler." Dediğinde herkes pür dikkat onları dinliyordu. Jisung öfkeyle yumruklarını sıktı ve karşısındaki güzel kıza bir bakış attı. Kız da ona bakıyordu.
"En azından nişanlı olmalılar. Önümüzdeki günlerde yüzük takmaya ne dersin Bill?"
"Hemen mi?" Yeji aniden lafa dalınca tüm gözler ona çevrildi.
"Bir sakıncası mı var Yeji?" Junsang tereddütle Bill'e baktı.
"Evet var. Bize bu konuda seçim şansı vermediniz. Bari bırakın da zamanı biz seçelim." Jisung şaşırmıştı. Ondan karşı çıkmasını beklemiyordu.
"Evlilik konusunu uzatabiliriz ancak nişan olmak zorunda Yeji. Bu konuda itiraz kabul etmiyorum." Yeji çatalı masaya çarpıp kalktığında masada sessizlik hakimdi.
"Onunla konuşayım." Yeji'nin annesi kızının peşinden gitmek için kalktığında Bill onu durdurdu.
"Biraz yalnız kalsın Jiwoo."
Jisung kimseden beklenmeyecek bir şey yaparak masadan kalktı.
"Ben bakarım."
Hyunjin dahil herkes ona şaşkın şaşkın bakarken hızla ilerledi ve kızı aramaya başladı.
Sahil boyunca yürüdü ve en sonunda kumlara uzanmış gökyüzünü seyreden kızı gördü. Sessizce yanına gitti.
"Mükemmel derecede huzurlu anını bölmek istemem ama hava soğuk ve titrediğini görebiliyorum." Yeji onun sesiyle şaşkınca doğruldu.
"Sen?"
"Evet ben. Tek başına üzülmek kötü hissettirir diye düşündüm. Birlikte üzülebiliriz."
Yeji gülümsedi ve gözyaşlarını sildi.
"Teşekkürler ama seni tanımıyorum."
Jisung yavaşça yanına oturdu.
"Birbirimizi tanıyalım o halde. Ben Jisung." Jisung kıza elini uzattı. Yeji hafifçe gülümseyerek elini sıktı.
"Ben de Yeji."
"Anladığım kadarıyla benimle evlenmek istemiyorsun Yeji."
Yeji iç çekerek karşısındaki denize baktı.
"Hayatım boyunca isteklerimin hiçbir önemi olmadı ne yazıkki." Jisung hüzünle gülümsedi. Bu duyguyu en iyi kendisi bilirdi.
"Benim de."
"Peki sen istiyor musun?"
Jisung iç çekti.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Sweet Lies |Minsung|
FantasyBazen gerçekler yalanlardan daha çok acıtır. Genç adam bunu çok iyi biliyordu. Gerçeğe sırtını döndü. İncinmekten öylesine korktu ki gerçeği bilmek için çabalamadı, sorgulamadı. İntikam istemedi. Öfkelenmedi. Sadece kaçmak istedi. Kaçıp her şeyi unu...