"Sonbaharda ağacını terk eden bir yaprak gibi süzüldüm sanki havada. Uçtum, uçtum ve uçtum... Bir şekilde dayandım ayrılığa. Sana olan sevgimle dayandım. Fakat sen nişanlandın, ve ben yere çakıldım. Şimdi ise nasıl yeniden havalanacağım, bilmiyorum...
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
"Sadece bana ait olmanı istiyorum."
❅ ❅ ❅
Akashi elindeki havluyla saçlarını kuruluyorken, oda denecek kadar geniş olan banyoda duş almış, şimdiyse saçlarını kurutuyordu. Aklında bugün olan her şey dönüyorken aynanın karşısına geçmesiyle duraksadı.
'Tanrım, bu saçmalık.'
Bakışları kendisinde geziyorken havluyu başından boynuna astı ve kızıl gözlerine baktı dikkatlice.
'Ne istiyorum ondan? Bu eskisi gibi değil, gönül eğlendirdiğimi düşünmüştüm fakat...'
Kızıl saçlı oğlan bakışlarını kaçırıp beline bağladığı havluyla odasına geçti ve yatağına oturmadan önce eline telefonunu aldı. Öylece bir süre bakıp önemli bir şey olmadığına karar verip telefonunu bırakacakken duyduğu bildirim sesiyle bir kere daha ekrana baktı.
- Tetsuya: "Parkın oradayım, gelir misin?"
Akashi ekrana bir süre baktıktan sonra bildirime tıklayıp uygulamayı açtı ve on dakikaya orada olacağını belirten bir mesaj yazıp telefonu kapadıktan sonra üzerine kırmızı bir tişört, siyah bir kot giydi. Ardından hırkasını da üzerine geçirdi ve hizmetlilerden birine haber vererek dışarıya çıktı. Fazlasıyla geniş olan evinden çıkması zaten birkaç dakikasını almıştı. Adımlarını hızlandırıp zaten çok uzak olmayan parka gecikmeden varabilmişti. Karanlık olduğundan etrafı görmesi oldukça zordu fakat onun mavi saçları göz alıcı bir şekilde rüzgârla dalgalanırken görmemek imkansızdı. Zaten bu saate parkta kimse yoktu. Akashi adımlarını banklardan birine oturmuş olan Kuroko'ya yöneltti. Yanına gelip başında dikildiğinde Kuroko onu fark ettiği gibi ayaklandı ve bedenini kızıl saçlıya çevirdi.
"Akashi-kun."
"Ne oldu Tetsuya?"
Kuroko bakışlarını kaçırıp başka bir yöne bakmaya başladı. Aomine'lerden yaklaşık iki saat önce ayrılmıştı ve o zamandan beri ne söyleyeceğini düşünüyordu fakat bir türlü ne diyeceğini bilemedi. Sonunda kendisini toparlayıp kaşlarını hafifçe çattı ve kendinden emin gibi gözüken gökyüzü mavisi gözlerini kaldırıp Akashi'nin kızıl gözlerine çevirdi.
"Benden tam olarak ne istiyorsun?"
Akashi aniden gelen soruyla afalladığından her zamanki düz bakışları bozuldu ve dudakları hafifçe aralanırken gözbebekleri büyüdü.
'Bende aynısını soruyorum. Senden ne istiyorum Tetsuya?'
