10

1K 138 51
                                    

"Bana zaman ayırdığın için teşekkür ederim

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.



"Bana zaman ayırdığın için teşekkür ederim." dedi Segah ifadesiz yüzüyle. Yaklaşık bir yıldır aklında dönüp duran kararı ertelemekten vazgeçtiği bir sabaha uyanmış, bir daha da sorgulamamıştı. Aynı önemli bir anlaşmaya gider gibi hazırlanmıştı. Üzerindeki lacivert takım elbise genç kadının iş giysilerinden biriydi.

"Ne demek Segah," dedi Samet kahve fincanını tabağına bırakırken. "Her şeyden önce yıllardır arkadaşız biz. Elbette ki zaman ayıracağım ama seni iyi görmedim. Bir şey mi oldu?"

Genç kadının dudaklarına yayılan buruk gülüş söyleyeceklerini destekler gibiydi. "Bir şeyler oldu Samet... Beş yıl içinde çok şey oldu."

Segah'ın söylemek istediklerini anlayan adamın koruduğu sakinliği sadece kadına üzüldüğünü belli etmemek içindi. "Konu Taylan sanırım."

"Birazdan Dilara gelecek fakat öncesinde seninle yalnız görüşmek istedim. Akşam Taylan'ın ailesini ziyaret edeceğim. Gitmeden önce her şeyden emin olmam lazım. Taylan'la mali ortaklıklarımız ne durumda?" Muhasebecinin tam da tahmin ettiği gibi konu Taylan'dı. Genç kadının verdiği kararı net olarak anlamıştı ve destekliyordu.

Çantasından çıkardığı dosyayı açmadan bile söyleyebileceği birçok şey vardı. "Başını ağrıtacak kadar ortak işiniz yok Segah. Taylan'ın hukuk bürosu babasının yönetiminde. İstiklal'de aldığınız galeriye ortak olarak başlamıştınız ama Taylan ortadan kaybolduktan sonra orası da öylece kaldı. Şu an yaşadığın ev Taylan'ın üzerine. Başka bir mali birleşiminiz yok." dediği sırada avukat kafeye girip ikilinin oturduğu masaya geldi.

"Merhaba Segah, Samet." Genç ve tecrübeli avukatlardan biri olan Dilara, her zamanki gibi çok şıktı. Segah'ın ne kadar asil ve şık bir kadın olduğunu bildiği için her zamankinden daha özenli davranmıştı.

"Hoş geldin Dilara, tam zamanında geldin." Ajandasını çıkarıp garsona sade bir Türk kahvesi içmek istediğini söyledikten sonra tamamen onlara odaklandı Dilara. Kısa bir selamlaşma, hal hatır faslından sonra ortam tekrar ciddileşti.

"Beni aradığında niyetini tahmin etmiştim Segah." derken uzanıp kadının masanın üzerindeki elini tuttu. "Her zaman yanındayım." Segah kibarca gülümsediğinde Samet ve Dilara, kadının düşündükleri kadar kırgın olmadığını fark etti.

"Merak etmeyin, iyiyim. Sadece,"derken ne diyeceğini bir an için bilemedi. "Beş yıl öncesinde böyle bir anın geleceğini tahmin bile edemezdim. Hiçbir şey artık aynı değil, geride bırakmak lazım. Taylan'ın tarafından hiçbir şey talep etmiyorum, işlemleri başlatalım Dilara. Boşanmak istiyorum."

Ağzından kelimeler çıktığında kadının gözleri irice açıldı. Bu kararı uygularken ya da bundan böylece bahsederken daha kötü hissedeceğini düşünmüştü fakat hiç de öyle değildi. Aksine, yılların beklentisi binmiş omuzları şaşırtıcı bir şekilde hafiflerken hissettiği rahatlık onu tekrar söylemeye teşvik ediyordu. "Evet, boşanmak istiyorum." Gözlerinin içi ışıl ışıl parlıyordu.

Tablo GezginleriHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin