Merhaba herkese, oy ve yorum yapmayı unutmayın lütfen.
-"Bay Kim ben..."
-"Hemen cevap vermek zorunda değilsin Hoseok. Bu sadece teklifti."
Başını hızla iki yana salladı genç olan yüzündeki gülümsemeyle.
-"Hayır Bay Kim düşünmeme gerek yok. Bunu; hem buraya kadar gelip benden istediğiniz için, hem de bu benim için ele geçmez bir fırsat olduğu için kabul ediyorum. Bunu kaçıramam. Size borcumu nasıl öderim inanın bilmiyorum."
-"Aramızda borç morç yok hoseok. Ama illaki birşey yapmak istiyorsan işleri başımdan alarak başlayabilirsin."
Hoş kahkahaları mahalleyi doldururken ayağa kalktı namjoon.
-"O zaman yarın ilk önce yoongi'nin evine gel. Oradan birlikte şirkete geçeriz olur mu."
-"Tabi Bay Kim. Nasıl isterseniz. Teşekkür ederim."
-"İyi günler hoseok. Ayrıca çıkart bakalım şu önlüğü..."
Önlüğünün iplerini çözüp genç oğlanın ince boynundan çıkardı namjoon.
Hafifçe havada sallayıp arkasına attı. Ellerini çırparak devam etti sözüne;
-"Artık buna ihtiyacımız yok. O müdür olacak adamı da kafenin sahibi arkadaşıma şikayet edeceğim. İnsanlara hizmet etmek için önce kendisinin bunu öğrenmesi gerekiyor. Kimseye böyle muamele yapmaya hakkı yok. Hadi gidelim artık."
Hoseok hayranlık dolu bakışlarla bakıyordu karşısındaki adama.
Daha falza düşünmeden evin yolunu tuttu. İçi rahattı artık.
✵
Arabayı park edip Yoongi'nin evine girdi namjoon.
Yoongi'nin Hoseok'u neden bu kadar çok istediğini hala anlayamamıştı namjoon. Ama dostunun ilk defa birisi için bu kadar uğraşması onu mutlu ediyordu.
Hoseok Yoongi'ye iyi gelmişti. Şu kısacık sürede yoongiyi değiştirmeye yetmişti.
Ama sorun şu ki; Yoongi, Tae ve Hoseok'u sevgili sanıyordu.
Namjoon kızdı kendine. Onları görür görmez Yoongi'ye söylememeliydi. Onları yanlış anlamışlardı ve namjoon'un tek dileği Yoongi'nin yanlış bir şey söylememesiydi.
Çünkü şu sıralar yoongi diline hakim olamıyordu. Durduk yere Hoseok'u üzmesini ikisi de istemiyordu.
Onu kapıda karşılayan hizmetliye Yoongi'nin nerede olduğunu sormuş, aldığı cevapla çalışma odasına çıkmıştı.
Kapıyı tıklatıp onay bekledi içeri girmek için.
Gelen konuşma seslerinden Yoongi'nin telefonda konuştuğunu düşünüp içeri girdi.
-"Tamam jimin. Sen onlarla konuş. Gününü bana haber verirsin."
İçeri giren Namjoon'a oturmasını işaret ederek sonlandırdı konuşmayı.
-"Hoşgeldin. Ne oldu konuştun mu Hoseok Beyle? Söyleseydin de sevgilisinden izin alsaydı."
-"Yoongi tam olarak öyle de-"
-"Umrumda değil namjoon. Teklifi kabul etti mi etmedi mi?"
-"Etti am-"
-"Tamam. O halde. Sen ne yapması gerektiğini ona anlattın mı?"
Durup Yoongi'nin gözlerine baktı namjoon. Onu dinlemediği için sinir olmuştu. Yoongi cidden inatçıydı ve huysuzun tekiydi.
Pişman olacaklarını bilse de anlatmadı yoongiye. Hoş, yoongi de dinleyecek gibi görünmüyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
𝔽𝔸𝕂𝔼 𝕃𝕆𝕍𝔼 ❥︎YᴏᴏɴSᴇᴏᴋ (sᴏᴘᴇ)
أدب الهواة"Sevgilim?" dedi tanımadığım adam elini belime koyarak. Ne yaptığını kavramaya çalışırken kulağıma eğilip fısıldadı. "Seni rahatsız ettiğinin farkındayım. Bozma ve bana ayak uydur." Her şey bir oyunla başladı... #1-yoonseok🥇 #1- sope 🥇 #1- realsh...