𝙻𝙰𝙽𝚂𝙼𝙰𝙽

1.6K 147 324
                                    

Merhaba herkese.

Bölüme başlamadan önce oy vermeyi unutmayın.

Not: Namjoon hoseok'dan büyük. Jimin ve Hoseok yaşıtlar. Söylemeyi unuttum.

Yorum yapın lütfeen💜


-"Haru, 1 saatimiz kaldı biraz hızlanın lütfen."

-"Hyunjin mankenler ne durumda?"

-"Jonghyun ışıklandırmaları kontrol ettin mi?"

-"Seong ba-"

-"Jin, jin dur bir soluklan dur."

Sabahtan beri önünde oradan oraya koşuşturup, her şeyin kusursuz olması için uğraşan Jin'i kolundan çekerek yanı başındaki sandalyeye oturttu namjoon.

Her sene aynısı olurdu. Jin telaş yapıp aksilik çıkmaması için kendini yırtarken, namjoon gelir birkaç dakikalığına da olsa onun dinlenmesini sağlayıp moral verirdi.

Oturttuğu adamın yanaklarına ellerini koyup yüzüne bakmasını sağladı.

-"Kendini çok fazla yoruyorsun jin. Biraz sakin ol, bak herşey yolunda. Hm?"

Namjoon'un ona olan temâsından dolayı yanakları çoktan alev almaya başlayan jin, namjoona belli etmemeye çalışarak başını salladı.

-"Şey...nam- Bay Kim, su verir misiniz?"

-"Tabii."

Arkasındaki masadan suyu kapıp oturan adama uzattı.

Jin çoktan dinlendiğini hissediyordu. Buna ihtiyacı varmış gibiydi. Hayır hayır, buna değil, karşısındaki kalbini çarptıran adama ihtiyacı vardı Jin'in.

Ne zaman yorulsa; çıkmaza girse, bunalsa, namjoon farkında olmadan iyileştiriverirdi tüm kötü duygularını.

Aşk; kalp kırdığı gibi, o kalbi iyileştirmeyi de bilirdi. Yara açtığı gibi, o yaraları sarmayı da bilirdi. Kalbi durdurduğu gibi, yerinden fırlayıp çıkacakmış gibi hızlı attırmasını da bilirdi. Bu yaptıkları kalbi yorsa da, mutlu olup üzülmesine sebep olsa da, herşey onun sayesinde oluverirdi nihayetinde. Ama her şeye rağmen, aşk güzeldi. Her şeye rağmen...

Namjoon da da durumlar çok farklı değildi. Jin'e olan hislerini itiraf edemese de farkındaydı. Birbirlerinin gözlerine baktıklarında, ışıldamaları görüyorlardı lâkin ikisinin de bunu somutlaştıracak cesareti yoktu.

-"Teşekkürler Namjoon. Güveninizi boşa çıkarmamak için çabalıyorum."

-"Görüyorum Jin. Emin ol yoongi de ben de, hatta herkes biliyor ve görüyor. Bu lansman için en önemli kişilerden biri de sensin. Şimdi bu önemli kişinin biraz dinlenmeye ihtiyacı var. Sen otur, ben kontrol ederim."

Jin'in yanağını okşayarak doğruldu ve arkasına dönerek derin bir nefes aldı.

Saatine bakıp etrafta göz gezdirdi ve konuştu.

-"Tamı tamına 45 dakikamız var. Son durum nedir?"

-"Neredeyse hazırız Bay Kim. Son 3 mankenimizin makyajını da yaptıktan sonra her şey halloluyor."

-"Peki, içerisi? Barı kontrol ettiniz mi. Masalarda eksik var mı?"

-"Yok Bay Kim. Her şey hazır, defilenin başlamasını bekliyoruz."

-"Tamamdır. Teşekkürler."

Jin'e döndü gülümseyerek.

-"Bak gördün mü? Her şey yolunda."

𝔽𝔸𝕂𝔼 𝕃𝕆𝕍𝔼 ❥︎YᴏᴏɴSᴇᴏᴋ (sᴏᴘᴇ)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin