we will never forget

1.5K 143 82
                                    

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.







Lisa;

Valizimi bagaja yerleştirdikten sonra dönüp kapıyı kilitleyen Happy'e baktım. Bizi havaalanına bırakma konusunda çok ısrarcı olmuştu. Bunu yapmasına gerek olmadığını söylesem de itiraz kabul etmemişti. Benim için endişelendiğini biliyordum ve bu birazcık hoşuma gidiyordu. Anahtarları bana uzattığında alıp çantama attım. Eve anahtarla girdiğim söylenemezdi ama yine de bir anahtarım vardı işte.

"Valizini nasıl taşıdın bakayım sen? Belinin inciteceksin."

"Beni düşünmen çok tatlı, Göbekli ama zaten valiz ağır değildi. Artık gidebilir miyiz? Böceğimi çok özledim."

Gözlerini devirdiğinde kıkırdayarak göbeğine vurdum ve sonra kendimi arabaya attım. Önce gidip Peter'ı alacaktık sonra da diğerlerini. Happy şoför koltuğunda yerini aldığında emniyet kemerlerimizi taktık ve arabayı sürmeye başladı.

"Dikkatli olacağına dair bana söz vermeni istiyorum, Lisa."

Kafamı çevirip ona baktığımda çok ciddi olduğunu gördüm. Bu benim ilk tatilimdi ve gözünün önünden ilk kez ayrılışımdı. Bu yüzden çok endişeliydi.

"Happy, bu bir okul gezisi. Başımızda öğretmenler olacak. Bizi korurlar. Hem beni tanımıyor musun sen? Son derece dikkatliyimdir."

"Seni tanıdığım için uyarıyorum ya zaten. Uslu duracağına inanmak istiyorum. Gece otelden kaçmayacağına, başında öğretmenlerin olmadan bir yere gitmeyeceğine ve daha birçok şeye."

"Happy Hogan, ben Elisa Janet Stark... söz veriyorum uslu duracağım. Çizburger sözü."

Happy verdiğim sözü duyunca frene basmıştı. "Çizburger sözü mü verdin sen?"

Kulağa tuhaf geldiğini biliyorum ama bu Happy ile benim aramda olan son derece ciddi bir söz. Küçükken Happy ve ben bir şeylere söz verdiğimizde hep "Çizburger sözü" derdik. Sözümüzü de tutardık çünkü tutmazsak ömrümüzün kalanında çizburger yiyemezdik. Çocukluğumda olan bir şeydi ve en son on iki yaşımda bu sözü vermiştim.

"Evet, aldın sözünü işte artık rahatlayabilir misin?"

"Hah! İşte şimdi rahatladım, sen çizburger sözünü asla bozmazsın. Aferin Lisa."

Suratındaki sırıtmadan ve radyoda çalan şarkıya eşlik etmeye başlamasından nihayet rahatladığını anlamıştım. Yolculuğumuz gayet neşeli geçmişti ve sonunda Parker'ların evine ulaşmıştık. Happy arabayı durdurduğu an kapıyı açıp dışarı atladım ve merdivenlerde valiziyle bekleyen erkek arkadaşıma sarıldım. Sendelese de hemen toparladı ve kollarını belime sardı.

"Beni özlediğini bilmek güzel."

"Sen beni özlemedin galiba?" tek kaşımı kaldırarak ona baktığımda gülümseyip yanağımı öptü.

D.R.E.A.MHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin