Lisa;
Alkol kullanmayan biri değildim. Aksine fazlasıyla kullanırdım. Dozu birazcık arttırsam bağımlı olabilecek bir durumdaydım. Hatta belki de çoktan bağımlı olmuşumdur bile. Ama ne kadar içersem içeyim hiçbir zaman bu kadar keskin bir baş ağrısıyla gözlerimi açmamıştım. Uzay görünümlü tavanımdan anladığım kadarıyla kendi odamdaydım. Birinin evinde sızıp kalmadığım için mutluydum. Eve nasıl geldiğim de şüpheliydi ama evimdeydim işte.
"Cass?"
"Günaydın,patron. Bugün tatil olduğu için şanslısın. Yoksa geç kalırdın. Saat çoktan 14:30 oldu bile."
"Siktir...kaç saattir uyuyorum ben?" Homurtular eşliğinde doğrulmayı başarmıştım. Yorganı üzerimden attığımda pijamalarımı giydiğimi fark etmiştim. İyi de ben bu pijamaları ne ara giymiştim? Hiçbir şey hatırlamıyordum. Hiçbir şey. Genelde kesik kesik olsa bile hatırlardım ama şu an tek bir saniyeyi bile hatırlayamıyordum.
"Patron, Bay Hogan kapıda ve oldukça sinirli görünüyor."
"Kapıyı açmayacağımı söyle."
Happy kesinlikle beni öldürecekti. Peter'ın gidip beni ispiyonladığına emindim. Küçük böcek!
"Tony'nin öğrettiği bir iki numara ile beni devre dışı bırakacağını söylüyor. Açmak zorundayım."
"Blöf yapıyor Cass."
Yine de kapının açılmasına engel olamamıştım. Kendimi banyoya mı kitlesem? Belki o zaman Happy'nin gazabından kurtulurdum.
"Elisa Janet Stark!"
Gür sesi kulaklarımda çınladığında küfretmiştim. Niye bu kadar sinirliydi ki? Korkunun ecele faydasının olmadığını bilerek odamdan çıktım. Yavaş yavaş merdivenlerden indikten sonra suratı beş karış olan Happy'i gördüm.
"Adı Happy olan birine göre fazla somurtkansın."
"Zevzeklik yapma küçük hanım. Dün gece senden haber alamadım. Ne hissettiğimi tahmin edebiliyor musun?! Peter'a da ulaşamadık ve May kafayı yedi. İkiniz... bu sorumsuzluğu nasıl yapabilirsiniz?"
Peter'a da mı ulaşamadık? Peter eve gitmemiş miydi? Ve beni ispiyonlamamış mıydı?
"Peter mı? Peter eve gelmedi mi?"
Happy kaşlarını kaldırarak bana baktığında sıkıntıyla içimi çektim.
"Birbirinizden de mi haberiniz yok sizin?! Senin yanında sanıyorduk!"
Peter benim yanımda değildi, eve de gitmemişti o halde neredeydi bu çocuk?
"Cass, Bay Parker'ın yerini tespit edebilir misin?"
"Telefonundan sinyal alamıyorum."
Elimle yüzümü sıvazladım. Happy'nin endişesi ve siniri artmışa benziyordu.
"May'i aramam gerek."
"Hayır! Du-dur... nerede olduğunu bulabilirim."
Happy tek kaşını kaldırdığında gülümsemeye çalıştım.
"Cass, PPkoruma'yı aktive et."
"Anlaşıldı patron."
PPkoruma nedir diye merak etmiş olmalısınız. Kendisi bir çeşit GPS sistemi. Peter kahramancılık oynamayı sevdiği ve her an başına büyük bir bela alabileceği için ortadan kaybolduğunda onu bulmamızı sağlayacak bir çip tasarladım. Ve çipi ona taktım. Bundan haberi yok tabii ve olmayacak da. Haberi olsa eminim bunu ortadan kaldırırdı. Çünkü babamın kostümüne de bunu yapmıştı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
D.R.E.A.M
FanfictionElisa Stark & Peter Parker'ın hikayesine hoş geldiniz. Tony'nin defalarca kez hayal kırıklığına uğrattığı kızı Lisa, Peter'ın uzattığı eli ile hayata dönüyor. Hikayenin başrolleri Lisa ve Peter gibi gözükse de asıl başrol hepimizin kalbindeki Anthon...