Yan yana oturuyorduk, tam solumda kalıyordu. Teyzesi karşımda, annem de onun karşısındaydı. Onlar sohbet ederken biz sessiz bir şekilde yemek yiyorduk. O çorbasını iştahla içerken ben sadece karıştırmakla yetiniyordum, iştahım yok gibiydi. Ancak annemin sert bakışları çorbam ve ben arasında gitmeye başladığında hemen elimdeki kaşığı çorbaya daldırdım ve bir kaşık içtim. Mercimek çorbasını hiç sevmezdim ancak annem her misafir geldiğinde yapmaktan çekinmezdi. Sonuç olarak ise kabalık olmaması için zar zor birkaç yudum alır çekilirdim. Tadından nefret ettiğim tek çorba türü olabilirdi.
Çorbalar bittiğinde gelen ana yemek ile yüzüm gülerken bakışlarım Deniz'e kaydı. Önündeki karnıyarığın patlıcan kısımlarına çatalını batırıp uzaklaştırmaya çalışıyordu. Patlıcan sevmediği yüzünden belliydi ancak anneme yemek hakkında iltifat etmekten de geri kalmıyordu. Bu haline kıkırdayıp tabağıma döndüm. Bakışları beni bulurken göz göze geldik. Kulağına eğilip keyifli sesim ile fısdadım.
"Patlıcanla iyi imtihanlar, anneme desen birşey demez"
Gözlerini kocaman açıp kulağıma fısıldadı.
"Mercimek çorbasını yemediğin için sana nasıl baktığını gördüm, saçmalama"
Gülmek ve öksürmek arası bir krize girdiğimde yüzüm kızararak öksürüyordum. Hızla bir bardak suyu bana uzattı ve endişe ile sırtıma vurmaya başladı. Sırtıma vurduğu eli tutup bir yudum su içtim ve kendime gelene kadar derin nefesler aldım. Endişeli bakışlar ile bana peçete uzatan annem ve Meltem hanıma gülmemi saklamaya çalışarak döndüm.
"Afedersiniz, boğazıma takıldı da"
Meltem hanım gülümseyerek konuştu.
"İyisin değil mi Kayra'cım?"
Başımı evet anlamında salladım ve anneme de sorun yok manasında kaş göz işareti yaptım. Annem gil sohbetlerine dönerken bakışlarım tuttuğum ele kaydı. Küçük eli avucuma hapsetmiştim. Sıcak eli hissedebiliyordum, baş parmağım avucuna tutunmuş iki sevgiliye ait bir görüntü çıkarmıştı. Bakışlarım sıcak elin sahibine kaydığında onunda bakışlarının birleşmiş ellerimizde olduğunu gördüm. Fazlasıyla rahatsız gözüküyordu ve elini sımsıkı tuttuğum için çekememeside cabasıydı. Elimi yavaş yavaş açtım ve sıcak el kendini hemen çekti. Elimi kucağıma çekip bakışlarımı ondan uzaklaştırdım.
Herkes yemeklerine devam ederken ikimizde sessizdik. Arada göz göze geliyor birbirmize gülümsüyor yemeklerimize geri dönüyorduk. Gerisi gelmiyordu, ne bir konuşma ne bir sohbet.
Yemek bittiğinde annem ve Meltem hanım içeri geçmişti. Ben ve Deniz ise asma salıncakların orada karşı karşıya konuşmadan oturuyorduk. O gökyüzünü seyrediyor ben de onu seyrediyordum. Gözleri gökyüzünü turlarken elleri yanlarında salıncağı tutuyordu. Onunla konuşmayı seviyordum, daha bir gün geçmemesine rağmen ona ısınmıştım. Bu sıkıcı sessizliği bozmak için oturduğum yerden kalktım ve tam karşısında durdum. Bir elimi uzatıp merakla beni izleyen çocuğa konuştum.
"Deniz kenarına yürüyelim mi?"
Yeşil gözleri parıl parıl parlarken olur manasında başını salladı. Elimi tutup oturduğu yerden kalktı.
"Annen birşey der mi?"
Başımı hayır manasında salladım ve içeride oturan ikiliye sahile doğru yürüyeceğimize dair seslenip bahçe kapısına ilerledim. Arkamdan gelen çocuğa kapıyı tutup geçmesini bekledim.
Bölüm yazmaya doyamıyorummm. Ben bu ikiliyi çok sevdim. Keşke her aşk tutkudan ırak ve yazacağım şekilde masum olsa 💕
Şimdi sorarsınız 'smut sahneler yok mu?' Diye ancak şunu söylemeliyim o kadar fazla olmayacak. Size tutkudan çok saf ve temiz bir aşk sunacağım. Sizde sıkılmadınız mı iki bölüm sonrası s*kişen ikililerden? Ben sıkıldım. Ve ayrıca bunlardan sıkıldığım için böyle bir kurgu yazıyorum. Herneyse kaçtım bennn
Medya: Kayra ♡_♡
Hepinizi öpüyorum 🏳️🌈🖤
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Karahindiba BxB
General FictionTAMAMLANDI .18 Mart 2021 başlangıç. .7 Nisan 2021 Bitiş. (Daha düzenlemedim) "Gülümse" Uzandığım çimlerden doğrularak güneşten kısılmış gözlerim ile anlamazca yüzüne baktım. "Ne?" Bana gülümseyerek elindeki kamerayı yüzüne çıkardı. Aniden patlayan...