"Evet hocam sizi dinliyorum, dediğiniz gibi 'sorular oldukça kolay' "
Fizik, kimyadan sonra gelen en gereksiz dersti bana göre. Sıkıntı ile tüm dikkatimi bana konu anlatan yaşlı adama yönelttim. Son bir saat kalmıştı sabredebilirdim. En azından dinleyerek kendime birşeyler katardım. Kel adam son paragraftaki formülüde anlattığında derin bir nefes aldım. Bu sefer tekte halledecektim önümdeki soruyu.
On dördüncü sorumuzu çözüyorduk ve benim ezberleyemediğim formül yüzünden beşi yanlıştı. Adam tekrar ve tekrar formülü ve temelini anlatıyor ardından bıkkınlık ile yapamadığım soruyu tekrar çözmeye çalışıyordum.
Saat on ikiye yaklaşıyordu ve saat dokuzdan beri girdiğim dördüncü dersti. Sabah sabah iki saat biyoloji çekmiş ardınada mezarıma toprak niyeti ile konulan fizik ile sıkıntıdan ölüyordum.
On beş dakika sonrasında anladığım yanlışlar ile içimden kendime 'son kırk beş dakika sabret' diyerek telkinler veriyordum. Şuan tek olumlu şey bu kel adamın soruları net ve hızlı anlatmasıydı.
Dakikalar dakikaları kovalarken sonunda ders bitmişti. Hemen üzerimdeki siyah akşamdan kalma tişörtü çıkarıp yerine renkli birçok desene sahip kısa kollu gömleğimi giydim. Altına açık mavi pantolonumu giyip converslerimin bağcıklarını bağladım. Gitmeden kolylerimi takıp odadan çıktım. (Anladık kanki Deniz için hazırlamıyorsun kdgbksgkbgdjstbkts)
Meltem Hanıma dersim bittiğinde taşınmalarına yardım edeceğime dair söz vermiştim.
Merdivenlerden inip kapıya yöneldim. Annem evde yoktu, polikliniğe bir müşerisi gelmişti ve izinli olmasına rağmen gitmişti.
Ellerim cebimde ıslık çalarak yedi - sekiz dakikalık yolu tamamlayıp gri çitlerin önünde durdum. Sarmaşıkların arasında zar zor görünen zile uzandım ve bastım. Birkaç dakika ardından saçları karman çorman olmuş, kolunun altında tuttuğu kutu ile bana baka kalan bir çocukla göz göze geldim. Bu doğal haline gülümseyip açtığı kapıdan içeri girdim. Yüzündeki şaşkın ifadeyi sildi ve ânın etkisinde olacak ki suskunluğunu devam ettirip kapıyı kapattı.
Çekebildiği kadar yukarı çektiği rengârenk çorapları, açık mavi dizleri üzerinde biten pantolon şortu ve şortunun içine kattığı sarı tişörtü ile oldukça şirindi.
"Merhaba"
Yanıma gelirken yutkundu ve konuştu. Yüzünde yine o güzel gülümsemelerden oluşmuştu.
"Merhaba, dersin erken bitti sanırım. Annem bir iki gibi geleceğini söylemişti"
Ona erken gelebilmek için hocalarıma ısrar ettiğimi söyleyemezdim. Durumu çaktırmadan konuştum.
"Aynen. Erken bitti. Benim mükemmel bir ögrenci olduğumu söyleyip erken bitirdiler"
Dediğime kıkırdayıp mavi evin ahşap ikili kapısını açtı. Önden girip kolilerin arasında gezinirken konuşmaya başladı.
"Şimdi sen geldiğine göre yerleştirme daha çabuk biter. Biz zaten üst katı hallettik. Kişisel odalar benimki haricinde tamamlandı. Bir salon ve benim odam kaldı. Ah tabi mutfakta var ancak onu Annem halledecek"
Konuşmasını bitirip önünde duran kolileri üzerinde yazana göre ayırmaya başladığında gözlerim evdeydi. Bu eve ilk kez giriyordum ancak o güzel havası beni hemen sarıp sarmalamıştı. Bakışlarım duvarlara asılan tablolardayken konuştum.
"Önce nereden başlayalım?"
"Benim odam uyar mı?"
"Uyar"
Medya, Kayra'nın giydikleri :D
Ya günde dört bölüm falan yazmam normal mi? Ben bu kurguya kalbimi vereceğim sanırımmmm ♡.,.♡
Bir bana mı hızlı gelişen ilişkileri çok güzel geldi?????
Alttaki de Denizin giyimi (sizi mahrum etmiyim dedim kfbslbgdkgdbk)👇🔻
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
