JUNGKOOK'TAN
Hatalarında bedelinin olması, her şey gibi zordu. Birçok şeyin yaşattığı zorluklar, bizi güçlendirdikçe daha zorlarıyla karşılaşıyorduk. Her şey gibi zordu işte.
Neden aynı şeyleri tekrarladığımı bilmiyorum. Ama hayatın sadece zorluklarla başa çıkabilecek kadar sabırlı olup, olmadığımızı test etmeye çalıştığını biliyordum.
Zor zamanların ardından vereceği ödülü, sabrımızın sonunda alacağımız karşılığı hiçbirimiz tahmin edemezdik.
Önümüze hangi zorlukları çıkarabileceğini tahmin edemeyeceğimiz gibi...
~~~~~
Geçen dört ayın...
Hayır.
Aradan geçen altı ayın sonunda, yurda alışma sürecini aşaraktan pratik odasında can vermeye devam ediyorduk.
- Pekala, bu kadar zorlatacağını tahmin etmemiştim.
Yoongi hyungun mırıldanmasına karşı hepimiz desteklercesine iki üç bir şey söylediğimizde, Jimin hyungun baygın bakışlarını fark ettim.
- Hyung, iyi misin?
Başını belli belirsiz sallarken, kaşlarımı çattım. Herkes Jimin hyunga baktığında iyice gerilmiştim. Ne oluyordu ona?
- Ya! Sana söylediklerimi dinlemeyip, diyete devam ettiğini söylersen seni gebertirim, şerefsiz herif!
Seokjin hyungun hızlı konuşmasına karşı yutkunmuştu.
- Jimin-ah! Kafayı mı yedin sen?! Sana o kötü yorumları takmaman gerektiğini söylemiştim!
Taehyung hyungun ani çıkışmasıyla, korku içinde Jimin hyunga bakmıştım.
Tanrım, lütfen bir şey olmasın!
- Taehyung zamanı değil.
Namjoon hyung, onu kolundan tutup, geri çektiğinde Hoseok hyung çoktan yere çömelmiş Jimin hyungla konuşmaya çalışıyordu.
- İyi misin?
- Gözlerim kararıyor.
Kısılan sesiyle birlikte Hobi hyunga doğru yığıldığında hepimiz başına toplanmıştık.
- Taehyung, doktoru çağır!
~~~~~
- Sen hangi mantıkla diyet yapıyorsun?! Zaten incecik duruyorsun, iki salak saçma yorum yüzünden kendini nasıl tehlikeye atarsın?! Saatlerce pratik yapıyoruz, yesek bile anında sindiriyoruz zaten! Neyin diyeti bu Jimin?!
Taehyung hyungun tekrar tekrar bağırmasıyla derin bir nefes verdik. Haklıydı, ancak Jimin hyungun da psikolojik olarak etkilendiğini anlaması lazımdı.
Sinir nelere kadir işte...
- Tamam hyung. Üstüne gitme, adam bu sefer üzüntüden bayılacak.
Jimin hyungun kafama patlatmasıyla kaşlsrımı çattım.
- Ulan sen gel, üzülmesin diye koru adamı! O gelsin kafana çaksın! Konuş hyung! Sakın susma! Geberene kadar azarla onu!
Herkes gülerken başımı ovuşturup, göz devirdim.
- Ha ha ve ha! Öldüm gülmekten.
- Her neyse. Jimin, şu diyet işine hemen bir son veriyorsun ve yurda gittiğimiz gibi anneni arıyorum.
Namjoon hyunga korkulu gözlerle baktığında, itiraz istemezce kaşlarını kaldırdı.
- Bu yaptığın, kendi sağlığını tehlikeye atmak. Korkma diyet yaptığını söylemeyeceğim. Hasta olduğunu söyleyeceğim. Git dinlen. Kendine çeki düzen ver. Destekçilerimiz olan insanları bu şekilde üzmen doğru değil.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Engel/JJK
FanfictionHayalim belliydi. Ya benimle beraber bir ömür paylaşacaktı. Ya da bir daha yanıma bile yaklaşamayacaktı... [Zorluk sıralaması içinde 1] [JJK sıralaması içinde 8]