Bugün okula geç kalmadım... Çünkü bütün bir gece boyunca uyumamış ve Alex'in planını düşünmüştüm. Audrey ile uzaklaşmayı istemiyordum... Bu sadece ondan hoşlandığım için değildi. Onunla geçirdiğim her dakika dünya daha renkli gelmeye başlıyordu gözüme. Ve ben bugün hepsini silip atacaktım... Tek sebebi abimdi. Ona ihanet edemezdim. Ama kendime edebilirdim.
"Ne düşünüyorsun?"
"Moralimi bozan her şeyi..." dedim Daniel'ın elinden kahveyi alırken. Uykusuz olacağımı tahmin etmesi çok ince ve anlamlıydı.
"Denizdeki tek balık o-"
"Şimdi senin dizilerden çaldığın felsefeyi çekebilecek kafada olduğumu mu düşünüyorsun?" diyerek bahçeye çıktım ve bankta oturmaya başladım. Dün Audrey iyi olup olmadığımı merak ettiği için mesaj atmış üstüne üstlük gece yarısından sonra su parkına gitmeyi teklif etmişti fakat Alex ve Daniel telefonu hemen elimden alıp mesaj atmamam konusunda konferans vermişlerdi. Bugün çok zor geçecek...
"Ders başlayacak." dedi Daniel saçını düzeltirken. Kafamı salladım ve ayağa kalkıp içeriye doğru yürümeye başladım. Daniel sınıfa geçti fakat benim dolaptan alacak birkaç kitabım vardı.
"İyi misin?" kolumu okşayan elin sahibine baktım. Audrey...
"Aa..."
"Ne o insanları mı önemsemeye başladın?" dedi Alex yüzündeki kışkırtıcı gülümsemeyle. O nereden gelmişti anlamamıştım fakat anında yetişmişti...
"Pardon?" dedi Audrey kollarını önün de birleştirirken. Alex bir şey demeyip gülümsemeye devam etti.
"Akşam seni fenerin önünde bekliyor olacağım Dream."
"O konuya gelirsek..." dedi Alex kolunu belime atıp beni kendisine çekerken. Tanrım başlıyoruz...
"Buluşmalarınızdan rahatsız oluyorum."
"Buluşmaların seni ilgilendirdiğini düşünmüyorum." demişti Audrey... Korkuyla ikisini izlerken Audrey bana sertçe bir bakış atıp yanımızdan uzaklaşmıştı.
"Tahminimden daha iyi geçti ben o da sana aşık sanmıştım." dedi Alex. Bana mı aşık? Ve şimdi değil mi?
Alex ile vedalaştıktan sonra kafam bir milyonken derse girdim ve hiçbir şey anlayamadan dersten çıkıp bahçeye indim. Bahçeye indikten kısa bir süre sonra yanıma Alex gelmişti...
"Oyuna başlamaya hazır mısın?" dedi eliyle çenemi okşayarak.
"Çünkü seninkiler ikimizi dikizliyor şu an."
"Tanrım..." dedim ve Alex'i belinden tutup kendime çekerek dudaklarına küçük bir öpücük kondurdum. İkimizde sebepsizce gülümsüyorduk...
"Abim için asla böyle bir şey yapmazdım... Tebrik ederim Dream."
"Kes sesini zaten bana da vazgeçmek için bahane lazım."
"Tamam susuyorum."
Arkamı dönemiyordum bu yüzden Audrey ve Louis'in hala bize bakıp bakmadığını merak etmiştim.
"Bize bakmayı bıraktılar mı?"
"Hem evet hem hayır."
Kafamı geriye çekerek Alex'e baktım.
"O ne demek?"
"Audrey hala bize bakıyor. Bu kız sana abayı yakmış olmasın..."
Bunu bende düşünmüştüm. Ama neden o akşam Louis'in onu herkesle tanıştırmasına izin vermişti ki?
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Karışık (gxg)
Roman pour AdolescentsAÇIKLAMA YAZMAK ÇOK ZOR 😭 Öncelikle homofobikler ve akşam evde lez/gay p*rnosu izleyip sabahına ıy erkek erkeğe mi öğ diyenler kitaba giremez aksi takdirde yanlışlıkla boğazınıza yapışanlar falan olabilir sorumluluk kabul etmiyorum thx 31.03.21