Ceo, yurttan çıktıktan sonra San ve Woo birbirine dönüp aynı anda;
+Ne zamandır?
-Aynı ev?
....
+İlk önce sen soruma cevap ver.
-O olay olduğu günden beri arada sırada.. Şimdi sen, hangi aynı ev? Sende mi ayrı eve çıkıyorsun?
+Şirket her yıl "yılın öğrencisi"ne debuta kadar ev veriyor, geçen yıl ki öğrenci de evi istememiş o yüzden bana verildi.
-Neden istememiş?
+Bilmiyorum..
-Yanii.. biz... artık aynı evde mi kalacağız?
+İstemezsen, yarın Ceo'ya söyleyebilirsin.
-Hayır istiyorum. Sadece garipsedim bir anda olunca.
+Pek garip değil aslında.. Önceden birlikte kalmışlığımız var sonuçta..
-Aynı şey değil ki.. Neyse. Yarın ne zaman gideriz şirkete?
+Öğle arasında yada derslerden sonra gideriz olur mu?
-Derslerden sonra gidelim senin içinde uygunsa.. Öğle arasında Suho'ya sözüm var da yemek yiyeceğiz..
"Yine mi Suho? Şimdiden sıkıldım şu heriften.." diye içinden geçirdi San..
+Tamam yarın konuşuruz, iyi geceler.
-Sanada.
Odalarına dağıldılar.
San ile aynı evde nasıl yaşayabilirim ki? İstemiyorum diyemiyorum ama kendime ondan uzak duracağımı söyledim, peki şimdi bu yaptığım ne? Ondan uzak kalamıyorum.. Ama San'da çok tuhaf davranıyor... Daha dün beni yanında istemediğini söyledi, bugün ise Ceo'ya aynı evde kalabileceğimizi söylüyor.. Ben gerçekten onu anlamıyorum..
Sabah yine San beni uyandırmaya gelmişti.
+Kalk hadi uykucu.
-Uykucu değilim ben
+Tabi tabi.. Derse geç kalacaksın hadiii
-Saat kaç?
+10
Birden doğruldum..
-10 mu? Geç kaldım.. Çabuk hazırlanmam lazım
+Bende onu diyorum ya
Kalkıp hazırlanmaya başladım, telefona baktığımda saat daha 8'di.
-8 mi? Dalga mı geçiyorsun benle?
+Başka türlü kalkmayacaktın ne yapayım?
Yatağa doğru yürüyüp kendimi tam yatağa atacakken San son anda arkamdan belimi tutup kendi çekti.. Nefesini boynumda hissettim..
+Yine uyumak yok, dans pratiği yapalım hadi
Bir adım ileri adım atıp ellerini belimden çektirdim.
-Olur, sen git ben geliyorum..
+Tekrar uyuma bak.
-Tamam
Odadan çıktı, nefesimi kontrol altına almaya çalıştım.. Bana bu kadar yakın olması kalbimi hızlandırmıştı.. Birkaç dakika sonra bende pratik odasına gittim. Kalbim hâlâ normal hızında değildi ama idare ettim.
2 saate yakın bir süre birlikte pratik yaptık. Daha sonra ikimizde derslerimize girdik.. Öğle aramda Suho yurdun önüne gelmişti onun yanına gittim. Birlikte yemek yiyip geri döndük. Kalan derslerime de girdikten sonra San'la şirkete gitmek için buluştuk.
Yolda giderken;
+Benimle aynı evde kalmak istiyor musun gerçekten? Yoksa sana ayrı evde tutabilirler.
-İstiyorum, neden istemeyeyim ki?
+Bilmem, sanki zorla seni yanıma alıyormuşum gibi hissettim.
-Yok öyle bir şey.. İnan.
+Öyle diyorsan..
Konuşurken şirkete varmıştık bile. İçeri girip Ceo'nun odasına çıktık.
+Hoşgeldiniz çocuklar
-Hoşbulduk efendim
+Nasılsınız?
-İyiyiz siz?
+İyiyim bende, konuştunuz mu dün? Birlikte mi kalacaksınız? Ayrı evde mi?
-Birlikte kalabiliriz
+İkiniz aynı anda konuşmak zorunda değilsiniz (gülümseyerek)
-Kusura bakmayın
+Size evinizi göstermeye gidelim o zaman..
Üçümüz birlikte yola çıktık yaklaşık yarım saat yol gittikten sonra vardık. Ev biraz eski gözüküyordu ama pek fena sayılmazdı. İçeri girdik ama içerisi de çok pisti San'a dönüp sessizce;
-Burada mı kalacağız?
+Burayı temizledikten sonra çok güzel olur, böyle pis gözüktüğüne bakma.
-Sen öyle diyorsan tamam.
Birden Ceo arkasını dönüp;
+Ee kalıyor musunuz burada?
-Evet efendim
-Ne zaman taşınabiliriz?
+İstediğiniz zaman.
-Bize yarın izin verseniz, bugün burayı temizleyip burada kalsak olmaz mı?
+Tamam, ama sadece yarın için.
-Tamam efendim
+Size eşya almanız için bir miktar para vereceğim, eşyalar eski yenilerini alırsınız
-(ikimiz birlikte) Teşekkürler
Ceo, çıktıktan sonra San'la birlikte etrafı temizlemeye başladık.. 3-4 saat sonra San markete gidip en azından bu gece için bir şişme yatak almamı söyledi. Alıp geldim. Yaklaşık 6 saat temizlikten sonra yorgunluktan bitkin düştük.. İkimizinde kolunu kaldıracak hâli yoktu.
+Woo, sen yatakta yat bende koltukta yatarım
-Yatak zaten çift kişilik birlikte yatabiliriz, zaten ikimizde çok yorulduk iyi bir uyku çekmemiz lazım
+Peki madem.. Ben bir lavaboya gidip geliyorum
-Tamam.
San, lavaboya gidip gelene kadar Woo çoktan uyuyakalmıştı bile. San etrafta bir örtü bulup onun üzerini örttü.. Onu hep uyurken görsede hiç dikkat etmemişti... Şimdi ise yine yanında öylece uyuyordu ama o Woo'nun o halini izliyordu.. 5-10 dakika öylece onu izledi, daha sonra yanına yattı.. San istemsizce elini Woo'nun saçlarına daha sonra yavaşça yüzüne götürdü.. Alnı, burnu, yanakları ve dudakları... Eğer biraz daha ona bakarsa öpecekti.. Ellerini geri çekti arkasını dönüp uyumaya çalıştı..
Telefona baktı, saat gece 3'tü. Gözlerini kapattı.. Tam o sırada Woo'nun elleri San'ın belindeydi.. San, hızlı hızlı nefes almaya başladı.. Çok heyecanlanmıştı.. Yavaşça Woo'nun ellerini tutup geri çekti.. Ama sonra yine Woo'nun elleri San'ın belindeydi.. San başka çaresi olmadığı için zorda olsa kendini sakinleştirip uyumaya çalıştı..
