Birkaç gün sonra Woo taburcu oldu. Hepsi birlikte Woo ve San'ın evine gittiler.
(Anne):Birlikte yaşadığınızı bilmiyordum.
(Woo): İki ayrı ev aldırmak yerine şirkete aynı evde kalabileceğimizi söylemiştik.
(Anne): Ne zamandır böyle yaşıyorsunuz? Hiç bahsetmedin oğlum.
(Woo): ...
(San): Yaklaşık 4 ay.
(Anne): San, Woo biraz dağınıktır zorlanmadın mı onunla yaşarken?
(San): Dağınık mı? Ben o yönünü pek görmedim. Hatta kahvaltıyı bile hazırlıyor.
Woo utanıp kafasını öne eğdi.
(Anne): Yaa öyle mi?
(Woo): Anne, babam için anma törenini evde yapamaz mıyız?
(Anne): Olur, öyle yapalım o zaman. Hazırlık yapmalıyız. Ben bir kaç kişiyi arayıp haber vereyim.
(Woo,San): Peki.
Woo'nun annesi başka odaya gidip telefonla konuşmaya başladı.
+Woo, iyi misin?
-İyiyim, ağrılarım için ilaç verdiler çıkmadan önce.
+Kalbin?
-Nasıl yani?
+Baban için..
-O şimdi beni izliyor. Üzüldüğümü görmemeli ki mutlu olsun. Öyle değil mi?
(Bunu söylerken gözleri dolmuştu)
+Öyle
San, Woo'nun yanına gidip sarıldı. Akşam için hepsi hazırlık yapmıştı. Onlar dışında 4-5 akraba törene geldi. Herkes gittikten sonra;
(Anne): Çocuklar ben çok yoruldum dinlenmeye gidiyorum, iyi geceler.
(Woo): İyi geceler anne
(San): İyi geceler.
(Anne): Etrafı yarın sabah toplarız, sizde yatın dinlenin.
(San): Biz hallederiz, merak etmeyin.
Woo'nun annesi odalardan birine girdi.
+Woo, annenin yanına gitsen iyi olur.
-Dinleneceğini söyledi ya, bırakalım dinlensin.
+İyi hissetmediği için öyle dedi. Sen bu gece onun yanında kal. Ben buraları toparlar yatarım.
-Tamam o zaman. İyi geceler
+İyi geceler
Birbirlerini öptükten sonra Woo, annesinin yanına gitti. San'ın söylediği gibi, öylece camdan dışarıya bakıyordu. Woo, annesine yaklaştı, yaklaştıkça gözlerindeki yaşları gördü. Annesi fark ettiğinde hemen gözlerindeki yaşları sildi;
+Ne oldu oğlum? Neden geldin?
Woo, hiçbir şey söylemeden annesine yanına gidip sarıldı. İkisi birlikte ağladılar. San kapı aralığından bir süre onları izledi daha sonra o da kendi odasına gitti.
Aradan iki hafta geçti.
(Anne): Hadi bugün evi temizleyelim, işiniz var mı?
(Woo, San): Yok
(Anne): Hadi o zaman herkes bir yeri temizlesin
Temizlik sırasında San sürekli Woo'yu izliyordu. Annesi bunu fark etsede onlara gülümsemekten başka bir tepki vermiyordu. San bütün işlerini bitirdikten sonra Woo'nun annesinin yanına gitti;
+Yardım edebileceğim bir şey var mı?
-Benim de işim bitmek üzere ama Woo bulaşıkları yıkıyordu ona yardım edebilirsin.
+Tamam o zaman gideyim ben.
-(gülümseyerek) git bakalım.
San yavaşça Woo'ya yaklaşıp arkasından sarıldı ve ensesinden öptü. Woo önüne dönüp;
-San, ne yapıyorsun annem görecek?
+Bir şey olmaz, seni özledim.
-Bende seni özledim.
+Sana yardım etmeye geldim.
-Çok bir şey kalmadı ama yine de yardıma hayır demem.
Bulaşık yıkarken San bulaşıkları alma bahanesiyle sürekli Woo'nun elini tutuyordu, Woo ise ona gülümseyerek bakıp elini geri çekiyordu. Bunlar olurken her birini Woo'nun annesi görüyordu. İşler bittikten sonra hepsi birlikte salonda oturdular. Woo'da San da annesinin bu ilişkiye bu kadar sıcak bakmasını beklemiyordu, San mutfağa gidip kahve hazırlarken Woo annesine sordu;
-Anne, bir şey soracağım.
+Sor oğlum.
-San'la olan ilişkim.. ne düşünüyorsun?
+(Gülümsedi) birinin seni gerçekten sevdiği sürece cinsiyeti önemli değil. Ve San seni gerçekten seviyor. Bende sevdim. Onun için ilişkinize bir şey demiyorum.
-Teşekkür ederim, yanımda olduğun için.
+Daha da mutlu olun oğlum.