Tam her şey yoluna girmiş derken yeniden aramıza derin sular giriyor, üzüyorum çabalıyorum hiçbir şekilde ulaşamıyorum Sera ya .Bu sefer ondan uzak durmaya karar verdim, ne yaparsa yapsın umursamayacak, onun hareketlerini kafama takmayacağım. Bir süreliğine böyle olmaya karar verdim. Odama çekilip biraz uzandım. Hiçbir şeyi kafaya takmamak için uyumak en iyisi diye düşünürken, telefonum çaldı ve arayan Berk ti .
"Efendim ."
"Bundan haberin var mıydı.?"
" Neyden haberin var mıydı? ."
"Bak eğer haberin varsa söyle."
" Anlamıyorum Berk ne söylüyorsun "
"Tamam kusura bakma ,rahatsız ettim İyi akşamlar ."
diyerek telefonu kapattı. Ne söylemişti şimdi bu .Benim neden haberim var mıydı. Sera yine ne karıştırıyor, yine başını belaya sokacak diye çok korkuyorum. Ben onu uzaklaştırmaya çalıştıkça o bela'nın içine giriyor resmen. Bela onu çağırıyor, tam Savaş bitti her şey yoluna girecek diye düşünürken, şimdi de babalarımız meydana çıktı .Esin kapıyı tıklayarak içeri girdi
"Müsait misin."
" Evet buyur ."
"Sen de fark ettin mi, Sera'nın donukluğu nu."
" Evet farkettim ama her zamanki Sera işte biliyorsun."
" Hayır bu seferki değişikti, sanki korkmuş gibi davranıyordu."
Evet ama Sera bu sonuçta .Her zaman nasıl davranacağını bilmiyor, küçük çocuk gibi davranıyor ."
"Aslında daha küçük biliyorsun değil mi bunu Poyraz."
" Evet fazla genç ondandır,bizim gibi olğun davranmasını bekleyemeyiz."
" Koskoca savaşı yönetti, her şeyi yaptı ama böyle davranması için normal değil."
" Sen endişe etme, ben Sera yı çok iyi tanıyorum arada yapıyor böyle şeyler."
" Haklısın ben fazla endişe ettim ."
"Ne düşünüyorsun peki."
" Her şey olacağına varır, herkes cezasını çekmeli."
" bu konuda çok haklısın kesinlikle, ailemin kanı yerde kalmasını istemiyorum."
diyerek odasına gitti. Sabah uyandığımda Sera hala uyuyordu. Bu aralar çok fazla uyuduğunu fark ettim, uzun saatler uyuyordu ve hiç uyanmıyordu. Top patlasa duymaz duruma gelmişti. Odasına girdim beni farketmedi. Sonra geri çıktım aradan saatler geçtikten sonra biz kahvaltımızı yapmış, öğle yemeği için hazırlık yaparken Sera kalktı. Esin yanına giderek iyi olup olmadığını sordu.
İyi olduğunu, sadece kafasının karışık olduğunu söyleyerek eline bir bardak çay aldı ve yanıma oturdu .Ondan biraz uzağa oturarak uzaklaştım. Sera hiçbir şekilde tepki vermedi .
"Ben de uzanacakcaktım zaten .Teşekkür ederim ."
diyerek çayı sehpaya koydu.Bu kız trip atmaktan da anlamıyor. Çayını içtikten sonra tekrar odasına gidip kapıyı kilitledi . Ya uyuyor ya da telefonla konuşuyor hiçbir şekilde bizimle iletişime girmemeye başladı. Bizim iletişimini tamamen kesti diyebilirim. Doğru düzgün hiçbir şey yemedi, gün içerisinde çok endişeli duruyor ,oradan oraya geziniyordu. Yanımıza geliyor su içiyor, kahve içiyor sonra tekrar odasına gidip uyuyordu .
Sıkıntısı vardı ama daha önce hiç bu kadar uyuduğunu fark etmemiştim ya da büyük bir yorgunluğun vardı .Sonuçta yarı baglet. Esin ile konuşurken bir yandan da yeni yardımcıyı ve çocukları geldi.Bize kaç gündür neden gelemediğini açıklamasını yaptıktan sonra yemekleri yapmaya başladı. Çok güzel kokular evin içinde koku, çocuk seslerine rağmen Sera hala odasındaydı.. Odasına gidip artık kalkması gerektiğini söyledim .Gözleri yarı açık bir şekilde.