Bana Balım Demek İster Misin? [TAMAMLANDI]

|10|

Herkes hazırsa başlayalım? :)

♥♥♥

Ali'yle okula gelirken yaptığımız yürüyüş başlarda bol can sıkıntılı bir pişmanlığa neden olsa da sonu bir hayli keyifli bitmişti. Hatta son iki sokağın nasıl geçtiğini anlamamıştım. Bu oyunu daha önce oynamadığım için üzüleceğimi tahmin edememek bir yana dursun bu kadar keyif almayı hiç beklemiştim. Genel olarak hırslı biri olarak bilinirdim lakin saçma sapan bir oyunda bile bu kadar hırs yapacağımı bende beklemiyordum.

Tahmin sırası yeniden bana geldiğinde okuldan içeri girmiştik ve Ali, 'Tahmin oyunumuzu burada bırakıp okul çıkışı devam ettirmeye ne dersin?" demişti.

Yürüyüşümüz başlangıçta olduğu gibi sessiz ve sinir bozucu devam etseydi bu soruya verebileceğim yanıt kesinlikle bir 'Hayır,' olacaktı fakat bu kadar eğlendikten ve böylesi hırslandıktan sonra bu teklife verebileceğim yanıt kesinlikle evetti.

Zira ben çok eğlenmiştim ve o an bu eğlencenin devam etmesini istiyordum. Tam da bu yüzden onu 'Tamam, okul çıkışı tam burada buluşalım,' diye cevaplamıştım.

Sanmayın ki okul çıkışı beraber gitmek için benden söz almak adına oyunu bahane ettiğini fark etmedim, o olay ayrıyeten cebimdeydi fakat bunu dile getirmeye gerek görmemiştim. Benim için önemli olan oyundu.

Gülümseyerek vedalaştığımızda sınıfımın olduğu sıraya doğru ilerlemeye başlamıştım. Onun hakkında öğrendiğim şeyler iki elin parmağını geçmiyordu. Sıralayacak olursam; kardeşi yoktu, boyu bir yetmişten uzundu, brokoliden nefret etmiyordu -dünyanın en hileli olmaya müsait sorusunu (bence sen brokoliden nefret ediyorsundur.) bilemedin diye yanıtlamıştı, bu konuda hâlâ şaşkınım yani kim kendi isteği ile brokoli yerdi ki- annesi de babası da çalışıyordu ve romantik filmleri sevmiyor değildi, futbol oynamaktan hoşlanmıyordu, geçmişte bir sürü sevgilisi olmamıştı.

Anlayabileceğiniz gibi ona sorduğum çoğu soruya 'Bilemedin, hayır.' Gibi cevaplar almıştım. Esasında Ali; duyduğum, deneyimlediğim ve gözlemlediğim çoğu erkek genellemelerine uymuyordu. Bence bu oyunu devam ettirme isteğimin sebebi de Ali'nin genellemelere uymamasıydı. Belki bir miktar da onu merak etmiş olabilirim, küçücük bir ihtimal tabii ki.

Son iki dersimizin beden olduğu ve pek tabii beden eğitimi derslerimizi 12-A ile ortak yaptığımız gerçeğini hatırladığım an sıraya doğru ilerlemeye başladığımdan andan sonra olmuştu. Bir an 'Aaa bugün beden var.' Desem de sonraki an bunun normal bir şey olduğunu düşünüp devam etmiştim. Asıl eğlence kaknem Aslı'ya bu olanları anlattığımda yaşanacaktı.

Aslı ile rutin dedikoduları tarih dersinde kâğıt üzerinde yaza yaza yapmıştık. Bilenler bilir, ders ortamında bilgi paylaşımı yapmanın en riskli yolu yazışma yöntemidir zira öğretmen fark ederse bütün sırlarınız ortaya dökülebilir ama pek tabii bendeniz Rüya Balım bu tehlikenin de vakti zamanında önüne geçtim. Yöntemime göre bu metodun tek bir kuralı vardı o da 'Kâğıdı teslim alan kişinin ilk işi yazan bilgiyi okur okumaz hunharca karalamaktır. Bu sayede olası bir düşmen saldırısında ellerine geçebilecek tek metin o an yazılan yazıdır, yazışmanın geçmişi ise sonsuza kadar gölgede kalacaktır.