22

736 95 119
                                    

soğuk bir fırtına esiyor havada

yavaşça bana fısıldıyor bana, gitmiş olduğunu

bir gün gidebileceğin hiç aklıma gelmemişti sadece


22

22

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.


"ben..." diyerek seslice ağlamaya devam etti jieun, "ben böyle olacağını bilemedim bay park. çok özür dilerim." 

jimin kucağındaki oğlunu sıkıca tutarken karşısında ağlayan kadına ters bir bakış atmasını engelleyemedi, omegasın bu kadının yanındayken tamamen tetikte olması bu akşamı onun için daha da zorlaştırıyordu.

onun ağlamaklı özürlerini görmezden gelen jimin soğukça konuştu, "başın nasıl?"

"daha iyi." dedi kadın, elindeki peçeteyle yüzünü silerken. "bir süre daha baş ağrısı yapabileceğini söyledi doktor, düzenli olarak kontrole gideceğim."

beta kadının kafasındaki sargıya bakarken içini çekti jimin, birkaç saat önce jieun hastaneden çıkar çıkmaz evlerine gelmiş ve bitmek bilmeyen özürleri sıralamaya başlamıştı. bu hatayı bir daha yapmayacağını iddia ediyor ve sürekli af diliyordu - ama jimin'in kararı kesindi. bu kadını daha fazla evlerinde istemiyordu. onda tuhaf bir şeyler olduğunu biliyordu; jieun'a baktıkça içini karartan ve onu nefessiz bırakan kötü bir his kaplıyordu tüm bedenini. 

"senin için sevindim."

"beni affedecek misiniz?"

"bak..." diyerek geriye yaslandı jimin ve yanında her an kadının boğazına atlamaya hazır duran jungkook'un kollarına uzattı oğlunu. "sen, dışarıda bize zarar vermek üzere olan kişilerin varlığını biliyorsun. sana işe başlarken en başta bundan bahsettik. evdeki korumalar, siz dışarı çıkarken yanınızda olan diğer korumalar - her zaman olacak dedik. peki sen ne yaptın? onlardan uzaklaştın, en ufak hatanda az kalsın oğlumu kaybediyorduk. hem de sen daha kötü zarar görebilirdin."

kadının utanç içindeki yüzüne bakarken ifadesizdi jimin,  "birileri oğlumun ağlayışını duyup ihbar etmesiydi ne olacaktı? onu bir ara sokakta çöplerin arasına bırakmışlar... ya ona bir şey olsaydı? minjun daha küçücük bir bebek. böyle bir sonu hak eder miydi? böyle bir şey yaşansaydı karşıma geçip özür dileyebilir miydin? senin boğazını kendi ellerimde sıkardım."

tekrar gözyaşlarına boğulan kadına bakarken sadece tiksinti hissediyordu jimin, tek görebildiği oğlunu kaybedebilecek olmasıydı. taehyung'un nasıl çöktüğünü ve öylece bayıldığını görmüştü, ulu bir ağaç gibi güçlü olan deltasının nasıl kendisini kaybedebildiğini anlayınca artık kimsenin önemi yoktu. bir daha ailelerini böyle yıkabilecek bir şeye izin vermeyecekti.

gönülçelen; vminHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin