BABAM İÇİN (Düzenleniyor)

48

"Yine çok güzelsin kadınım"

"Yine çok yakışıklısın adamım.."

*************

Cümlemi bitirir bitirmez kulağımın yanindaki kıkırdamayla kaşlarımı çatıp geri çekildim tamam baya bi garip olmuştu adamım demek ama napıyım repliği devam ettirmesemiydim ve bence oldukçada hoş olmuştu

Elinin birini yüzüne kapatıp gülmesine devam ettiğinde sinirle suratına baktım tamam kabul komikti ama gülmeni bari kapatma be zalımın oğlu zaten ayda yılda bir gülüyordu onuda gözü gibi saklıyordu kel herif

Gülmesini hafif durdurup yüzüme baktığında sırıtarak konuştu
"Geç kalıyoruz"

Onun bu haline bende gülüp kafamı olumlu anlamda salladim biz ruh hastasıydık salak salak gülüyorduk ama niye gülüyorduk?

Hızla ateşten uzaklaşıp banyoya girdim saçımı düzenleyip rujumu yeniden tazeledikten sonra hazırdım hızla dısarıya çıktığimda ateş aynanın karşısında dudağındaki simlerden kurtulmaya çalışıyordu şuan dışardan biri ikimizi görseydi bana ne salak karı bu ya gözüyle bakarlardı

Şahsen ben yolda bi çift görsem kadının dudağında kırmızı ruj varken adamin dudağı parlıyosa kadına acıyarak bakardım

Valizimden makyaj temizleme suyumu çıkartıp pamuğa döktükten sonra ateşin yanına gidip bana dönmesini sağladım hiç beklemeden çenesine kadar yayılmış olan ruju tamamen temizleyip son kez tırnak izimin üzerinden fondotenle geçtim

İkimizde hiç bir şey söylemeden hızlı hızlı hareket ediyorduk oldukça geç kaldığimızın farkındaydık hızla odadan çıkıp aşağıya indiğimizde aynı hızla arabaya atlayıp son hızla gitmeye başladık

Saat 18:47 ydi bizim müşterilerimizdi ve biz adamları bekleticektik ateşte bunun farkında olduğundan dolayı arabayı son hızda sürüyordu

Yaklaşık 15 dakikanın sonunda hızla mekanın önünde durduğumuzda içim çıksada kendimi toparlayip emniyet kemerimi çözdüm açılan kapımdan ve sonrasında önüme uzanan ellerle elimi nazikçe elin üzerine koyup beni çekmesine izin verdim araban çıktığımda ateş tam önümde kolunu uzatmıs girmemi bekliyordu hiç zaman kaybetmeden koluna girip hızla mekana girdik

Garsonlar önümüzden gidip hızla masamıza eşlik ettiklerinde arkalarından ilerlemeye başladık şu yarım sattimiz ne heycanlı geçmişti ama öyle

Garsonlar sessiz sakin loş bir yere girdiklerinde yanlarından yavas yavaş ilerleyip hızla iceriye göz attık zaten ortada sadece bir masa vardı ve masada oturan 3 adam 1 kadın olmak üzere hepsi biz geldiğimizde gülümseyip oturmamızı beklemişlerdi
Hızla yüzüme gülümsememi yerleştirip atesin çektiği sandalyeye oturdum
Böyle çektirtirim işte sandalyemi öküz parçası

Kendide yanımdaki yerini aldığında öncelikle adamlara beklettiği için üzgün olduğunu ve bi kaç uygun cümleyi söylediğinde adamlar anlayışla karşılayıp kendilerininde daha yeni geldiklerini söylemişlerdi

Direk önümdeki menüyü elime alıp göz gezdirmeye başladım açlıktan elim ayağım titriyordu ve oldukça normaldi en son kahvaltı yapmıştım büyük gelişme vardı

Hepimiz istediklerimizi söylediğimizde beyler hiç zaman kaybetmeden iş hakkında konuşmaya başlamışlardı tabi ben pek anlamıyordum bi kere benim branşım bu müthiş sıkıcı meslek değildi