Bölüm 14

1.4K 120 13
                                    

Evrim uzun bir süredir Deniz'in peşinden koşuyor ve kendini affettirmek için gerçekten çabalıyordu. Deniz onun ne kadar pişman olduğunu gözlerinden görebiliyordu ve aslında onu affetmiş sayılırdı.

Görkem ve Kaan kasabadan ayrılmışlardı ve Deniz'in kafası oldukça rahatlamıştı. Yarın kızgınlık dönemine girecekti ve o dönemden çıktığında Evrim'i affettiğini söyleyecekti. Burnunu sürtmek ne kadar hoşuna gitse de artık onunla birlikte bir şeyler yapmak istediğini biliyordu.

Deniz evden okula döndüğünde Evrim'e kızgınlığa gireceğine dair bir mesaj attı. Geçen sefer haber vermemişti ve sonrasında bunun için pişman olmuştu. Bu sefer ona haber vermek istiyordu. Hem böylece ona doğru bir adım da atmış olurdu.

Akşam yemeğinden sonra Deniz çalan kapıyı açmak için aşağı inmiş karşısında annesiyle konuşan Evrim'i görmesiyle oldukça afallamıştı. Evrim'i odasına çekiştirerek kapıyı arkalarından kapattı.

"Burada ne işin var?"

"Kızgınlık dönemine gireceğini söyleyince ben bu dönemde yanında olmak istedim." diye çekinerek yanıtladı Deniz'in sorusunu Evrim.

Deniz kafasını hızla iki yana sallamıştı.

"Hayır, hayır. Yanımda olamazsın." Evrim'in düşen yüzünü gördüğünde devam etti. "Bu çok tehlikeli Evrim. Sen kızgınlık dönemindeyken kontrol bendeydi ve sorun olmadı ama ben kızgınlık dönemine girdiğimde kontrol ne bende olur ne de sende."

Evrim iç çekerek çatallaşmış sesiyle konuştu.

"Kabul etmeyeceğini biliyordum zaten." Deniz onun ağlamak üzere olduğunu anladığında afalladı. Evrim yüzünü Deniz'den saklayarak devam etti. "Beni affedemiyorsun değil mi?"

Deniz Evrim'e yaklaşarak onu kendisine bakmaya zorladı. Evrim gerçekten ağlamak üzereydi. Gözleri dolmuştu.

"Evrim konu o değil. Ne kadar pişman olduğunu biliyorum. Ne kadar çabaladığını biliyorum. Sadece bu dönemde yanımda olman çok tehlikeli. Sana neler yapabileceğimi hayal bile edemezsin."

Evrim çenesini Deniz'in ellerinden kurtararak Deniz'in gözlerine baktı.

"O zaman neden bu dönemi birisiyle birlikte geçirirsen rahat edeceğini söylüyorlar?" Evrim kendisini toparlayarak gözlerinde akmak üzere toparlanan yaşları geri gönderdi. "İstemiyorsan bahane uydurmana gerek yok Deniz. Ben eve gitsem iyi olacak."

Deniz bir an Evrim'e hak verdi. Evrim yanında olduğunda bu dönemi farklı geçirecek olmalıydı. Yoksa bu dönemde nasıl bir omeganın alfanın yanında kalması mantıklı olabilirdi? Deniz yanından geçmekte olan kızın kolunu tuttu.

"Tamam. Yanımda kalabilirsin." Evrim kaşlarını kaldırarak bu ani fikir değişikliğini anlamaya çalıştı. "Ama söylediğim ve yaptığım hiçbir şeyden kızgınlığım bittiğinde beni sorumlu tutmayacaksın."

Evrim hevesle Deniz'i onaylayarak gülümsedi. İstediğini almıştı.

***

Deniz az önce Arda'dan aldığı anahtarla evin kapısını açarak içeri girdi.

"Beni zapt edebileceğine emin misin? Dışarı çıkarak millete zarar vermek istemiyorum."

Evrim çantasından bir kavanoz ot çıkartarak Deniz'in önünde salladı.

"Bunları pencerelerin önüne ve kapının önüne koyacağım. Ben seni zapt edemesem bile evden çıkamayacaksın."

Deniz dudaklarını bükerek kurt boğanlara baktı. Ardından omzunu silkerek bir süre önce Evrim'le kalmış oldukları odaya yöneldi. Evrim de kurt boğanları söylediği yerlere yerleştirdikten sonra Deniz'in yanına gelmişti. Deniz Evrim'in elinde tuttuğu kavanozun dibinde az miktarda kalmış olan kurt boğana baktı.

İradesiz Aptal Bir Alfa (GXG) (Tamamlandı)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin