Burak Evrim'den özür dileyerek Deniz'e onu okulun önünde bekleyeceklerini söylemişti. Burak yanlarından ayrıldığında Evrim soyunma odasına girerek kapıyı kapattı ve bir banka oturdu. Gözlerini bir saniye bile ayırmadan Deniz'e bakıyordu. Deniz üzerini giyinmeliydi ama Evrim'in bakışları altında çok gergin hissediyordu. Ona sorunun ne olduğunu sormak istiyordu ama bu bakışlar altında bunu yapabileceğinden şüpheliydi.
Deniz dolaptan kıyafetlerini çıkarttığında arkasından gelen yoğun omega feromonuyla elindekileri aldığı yere geri bırakarak arkasını döndü. Evrim tam önünde duruyordu ve oldukça yoğun bir şekilde omega feromonu salgılıyordu. Deniz kaşlarını çattı. Evrim kızgınlık döneminde değildi. Daha iki hafta olmuştu. Neden bu kadar yoğun feromon salgılıyordu?
"Sanırım soyunma odalarını seviyorsun, ha." Deniz anlamadığını belirten bir şekilde kaşlarını kaldırdığında Evrim devam etti. "Yoksa burada yaşadıklarımızı hatırlamıyor musun?"
Deniz aklına gören görüntülerle yutkundu. Karşısındaki kız ona aynı o zaman baktığı gibi bakıyordu. Tek farkı ağlamıyor olmasıydı. Evrim elini Deniz'in sütyeninin askısında gezdirerek mırıldandı.
"O çocuğun karşısına neden böyle çıktın?" Ellerini Deniz'in karın kaslarına indirerek devam etti. "Birisinin sana böyle dokunmasına mı ihtiyacın vardı? Her soyunma odasına girdiğinde birisini kendisine böyle çekiyor musun?"
Deniz kızgınlık döneminde tetiklenen şeylerin sinirleri ve azgınlığı olduğunu biliyordu. Peki bunlar bir omega da kızgınlık döneminin dışında tetiklenirse ne mi olurdu? Yalancı kızgınlık oluşurdu ve Deniz'in önünde olan şey de tam olarak buydu. Deniz onu kıskanmış ve sinirlenmişti. Ama onu azdıran şey mi? Deniz bunun karın kasları olduğunu düşünüyordu. Eğer bu omega bu kadar çabuk kızgınlık dönemine girecekse Deniz'in onunla işi zordu.
Deniz derin bir nefes alarak Evrim'e arkasını döndü ve dolapta Ceren'in haplarını aradı. Ceren'in buraya yenilerini koymuş olduğunu umuyordu. Hapları bulduğunda içinden bir tanesini çıkartarak avcuna aldı. Kalçasında hissettiği Evrim'in kasıklarıyla küfrederek yerinden sıçradı ve kendisini Evrim'den uzaklaştırdı. Bu garip hissettirmişti. Hoş değildi demiyordu. Sadece garipti.
Evrim gülümseyerek tekrar Deniz'e yaklaştı. Ellerini Deniz'in kalçalarına yerleştirerek sıktığında Deniz kendisini "Sapık var!" diye bağırarak dışarı atmamak için zor tutuyordu.
"Hoşuna gitmedi mi? Doğru yapamıyor muyum? Nasıl yapıldığını göstermek ister misin?"
Deniz nefesini tutarak avcunu Evrim'e doğru açtı. Evrim, Deniz'in elindeki hapa bir saniyeliğine bakarak gülümsedi. Vücudunu Deniz'in göğsüne yaslayarak tüm yükünü üzerine verdi.
"O hapı almamı istiyorsan beni ikna etmelisin."
Deniz kucağında ona bir kedi gibi sırnaşan kıza baktı. Oh, kesinlikle onu ikna edecekti.
Deniz elindeki hapı avucunun içine usulca hapsederek arkasındaki bankın üzerine oturdu. Evrim hemen kucağına yerleşmişti. Deniz kızı kendisine doğru biraz daha çekerek kulağına fısıldadı.
"Önce durumları eşitlemeliyiz."
Evrim'in tişörtünü eteklerinden tutarak çekiştirdi. Ne kadar güç uyguladığının farkında değildi ve güzelce kafasından çıkartmak istediği tişört Evrim'in kollarını bir saniye geç kaldırmasıyla bir engele takılmış ve Deniz'in tuttuğu yerlerden büyükçe yırtılmıştı. Deniz bir süre elindeki kumaş parçalarına baktıktan sonra umursamayarak alt kısmı yırtılan tişörtü Evrim'in üstünden çıkartma işlemine devam etti. Tişört Evrim'in bedeninden ayrıldığında onu bir kenara fırlattı. Dudaklarını kızın köprücük kemiklerine bastırarak aşağılara inmeye başladı. Öpücükleri kızın sütyeninin açıkta bıraktığı kısımlara geldiğinde Deniz Evrim'i oturmakta olduğu banka yatırdı. Kendisi de kızın bacaklarının arasındaki yerini aldığında eli okul eteğinin altından Evrim'in çıplak bacaklarını okşuyordu. Kızın vücudunda dudaklarını gezdirme işine kaldığı yerden devam etmek için Evrim'in üzerine eğileceği sırada Evrim'in avcuna uzanmasıyla duraksadı. Evrim Deniz'in avcunu açarak hapı parmaklarının arasına aldı. Bir elini Deniz'in ensesine atarak Deniz'in yüzünü kendi yüzüne yaklaştırdı. Hapı dilinin altına yerleştirerek Deniz'in dudaklarına doğru mırıldandı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
İradesiz Aptal Bir Alfa (GXG) (Tamamlandı)
Fantasy"Bana yardım et. Ben... Ben... ilacımı evde unutmuşum." Deniz kızın sıcak nefesini her kelimesinde boynunda hissetmişti ve bu durumda düşünmek onun için oldukça zordu. Bu omega şu an onu elinde istediği gibi oynatabilecek kadar çok feromon salgılıyo...