Sabah yatağımdan kalktım ardından kahvaltı yapmaya mutfağa indim kendime omlet hazırlayıp yedikten sonra hazırlanmaya başladım kot pantolonumu ve siyah kazağımı,siyah spor ayakkabılarımı giydim anneme kapıdan "Anne ben okula gidiyorum ve seni çok seviyorum" dedim ve ardından evden ayrıldım.
Kapıda Melek ile karşılaştım beraber otobüs durağına kadar yürüdük.
"Melek biliyor musun? O Tuna denilen çocuk okulda bana sataşıp duruyor durduk yere."
"Ee kızım rektörlüğe şikayet etsene o zaman.
"Boşver kızım başıma dert almak istemiyorum "
Otobüse bindik yarım saat sonra okula vardık,kapıda gene Tuna denen çocukla karşılaştım.
"Merhaba Ada" Saçımla uğraşmaya başladı.
" Benden uzak dur yoksa seni rektörlüğe şikayet ederim."
"Uzak durmazsam ne olacak Ada"
Benim adımı nerden öğrendi acaba diye düşünürken suratın da bir yumruk gördüm arkamı döndüğümde ona yumruk atanın Rüzgar olduğunu fark ettim.
Okulun kapısının önünde kavga etmeye başladılar ben ve bir arkadaşı onları ayırmaya çalıştık ama ayrılmadılar bir süre sonra zorla bile olsa onları ayırdık.
Rüzgarı arabasına zorlana bindirdik.
Rüzgar Esentürk:
"Ada arabaya bin."
Ada İzmirli;
"Sen bana emir veremezsin arabana binmeyeceğim Rüzgar."
Rüzgar Esentürk;
"Ada eğer beş dakika içinde arabaya binmezsen iner o Tuna'yı döverim."
Ada İzmirli;
"Tamam biniyorum o zaman , yeter ki gene kavga etmeyin."
Rüzgar Esentürk ;
"Kemerini tak. "
Ada İzmirli ;
Rüzgar bana kemerini tak diye bağırınca bende bana bağırma takmıyorum emniyet kemerini diye çıkıştım
Bir kaç dakika ardından kocaman iki katlı bir evin önünde durduk arabadan Rüzgar zorlana inince elimi omuzuma attım ve yürümeye başladık.
Anahtarı bana verdi bende evin kapısını açtım oturma odasında onu koltuğa yatırdım.
Ada İzmirli ;
"Rüzgar sana pansuman yapmamız lazım acaba ecza dolabı nerede?"
Rüzgar Esentürk ;
"Sana bağırdığım için özür dilerim. Yukarı çık sağa dön orada banyo var sağda ecza dolabını göreceksin."
Yukarı çıktım söylediği gözüme bir oda çarptı herşeyin üstü örtüyle kaplı bir çerçeve vardı.
Söylediği yerden ecza dolabının içinden birkaç pamuk, tentürdiyot ,morlukları için krem aldım yanına aşağıya geri döndüm Rüzgar koltukta uyuyordu.
"Rüzgar uyan sana pansumam lazım"
Rüzgar uyandı onun yaslanması için arkasına yastık koydum.
Biraz pamuğa tentürdiyot sürdükten sonra kanayan kaşına pansuman yapmaya başladım.
Rüzgar Esentürk;
"Ah yandım dikkatli yapar mısın?Ada"
"Tamam sen yap kendi pansumanını o zaman ben gideyim."
"Tamam Tamam birşey demedim."
"Tişörtünü çıkartta ve sırtına morluk kremi süreyim."
Rüzgar Esentürk ;
"Tamam çıkartıyorum Ada hanım yeterki kızmayın." dedi ve bana gülümsedi.
Tam ben karnındaki morluklara kremi sürerken bana Ada diye seslendi bende ona baktım ve beni öptü bende ona refleks olarak tokat attım.
Rüzgar özür dilerim bilerek tokat atmadım sen beni öpünce otomatikman tokat attım sana.
Kıpkırmızı olmuştu Rüzgar'ın yanağı bende onun yanından utana sıkıla yanından kalktım kapıya doğru ilerledim.
Rüzgar Esentürk;
"Asıl ben özür dilerim bilseydim seni öpmezdim."
Ada İzmirli;
"Sorun değil "deyip yanından evden ayrıldım.
Taksiye binip eve gittim.
Kapıdan içeri girdiğimde annem bana seslendi.
"Kızım hoş geldin karnın açıktı mı?"
"Hayır anne çok yoruldum odama çıkıp dinleneceğim ben."
Odama döndüğümde makyaj aynamdan suratımı gördüm kıpkırmızı olmuştum utancımdan. Meleği aradım.
"Alo Ada okulda ne oldu öyle nasıl kavga ettiler Rüzgar seni nasıl korudu ama"
"Melek sen ne diyorsun kızım Rüzgar beni öptü bende ona refleks olarak tokat attım."
Melek gülerek "Kızım Rüzgar seni öpüyor sen neden çocuğa gidip tokat atıyorsun".
Biz konuşurken bir anda küt diye ses duydum.
Ne oldu Melek?
"Kızım senin yüzünden gülmekten yataktan düştüm."Sonra konuşmayı bitirdik telefonumdan müzik açıp dinlemeye karar verdim.
Medyadaki şu şarkıyı dinledim;
Derya Yıldırım-Bana öyle bakma
İçimdeki eksik parça
Sendin sanki
O sendin sanki
Ama gözlerindeki ateşle
Yaktın beni
Yaktın
Bi' girdin hayatıma
Karıştın yollarıma
Dolaştın gündüz gece rüyalarımda
Ne istedin benden?
O çocuk gözlerimden?
Yürüdüm bile bile
Tuzağına
Tuzağına
Söyle ne yaptın bana?
Dönmüyor artık dünya
Yapma
Yapma
Kanıyorum her defa
Bitiyorum bir bakışla
Bakma, bakma, bakma
Öyle bana
İçimdeki eksik parça
Sendin sanki
O sendin sanki
Ama gözlerindeki ateşle
Yaktın beni
Yaktın
Bi' girdin hayatıma
Karıştın yollarıma
Dolaştın...
Şarkıyı dinlerken şiir yazmaya başladım.
Mavi gibisin
Mavi gibisin sevgilim,
Taa ki ,
O kadar derin,
O kadar güzel.
Rüzgar Esentürk;
Kendi kendime oğlum sen neden kızı öpüyorsun senin yüzünden utandırdın kızı ,Ada'nın eli amma ağırmış ama yukarı çıktım annemin portresinin olduğu odanın kapısının açık olduğunu fark ettim beyaz örtüyü indirdim.
Babam bana kadınlara güvenme desede ben annemi çok özlüyordum o yüzden onun resmini yaptığım portreyi burada saklıyordum .
"Benim güzel annem, az önce peri kızı bu eve geldi. senin onu görmeni o kadar çok isterdim ki"
"Aynı senin resmindeki gibi sarı saçlı ve mavi gözlü ve beyaz tenli "
"Herkesin dediği doğruymuş kızlar babarına benzeyen erkekler ise annelerine benzeyen kişileri severlermiş."
Zamanla anlayacağım ben onu o da beni sevebilecek mi?
ŞİMDİ OKUDUĞUN
RÜZGARLI ADA
Roman d'amourÜniversitede Ada ve Rüzgârın aşkla ilk tanışmalarını anlatan bir hikayedir. Ben aşkı senden önce bilmiyordum Adam.
