11. Mektup

44 4 61
                                    

Selam Barbaros,
Bu sana son mektubum.
Artık yazılarımla sıkmayacağım seni. Zaten gün geçtikçe çirlikleşen el yazımı okumaktan yorulmuşsundur.

Neyse.
Dün gece, son kez seni çizmeyi denedim ve çizemedim Barbaros.
Hafızama ölümüne kazıdığım yüzünü çizemedim.

"Bana kendini unutturma." demiştim Barbaros, "Unutursam ölürüm." demiştim...

Şimdi ölüyorum Kıvırcığım, sensiz ne cennetteyim ne de cehennemde.
Arafında takılıp kaldım Barbaros.

Tanrı beni yokluğunla sınadı Yoloğlu.
Çünkü başka şekilde acı çektiremeyeceğini biliyordu.
Beni senden başkası acıtamaz Yoloğlu.
Senden başkasının acıtamayacağı gibi
Senden başkası da yaşatamaz.

Yoksun Barbaros, yoksun.
Oysaki sana olan güvenim şu yanımdaki cam parçasından daha şeffaftı.

Sen yoksan ben de yokum Barbaros.
     Bil ki seni şu minik kalbimin kaldırabileceğinden daha çok sevdim.

Sevmeye de devam edeceğim cehennemde olsam dahi.

     Hoşça kal Kıvırcığım.
          Kendine çok iyi bak.

Serat
22/07/2015

İlk kesik

Serhat mektubu katladıktan sonda sol tarafında duran cam parçasını eline aldı. Ustalıkla sessizce kırdığı penceresine çevirdi başını.

Aya bakarken, Barbaros'un yüzünü hatırlamaya çalıştı. Onun çehresini Ay'a yerleştirdi hayalinde. Tam olarak yapamadığında içine olan sinirle camı sertçe bileğine sürttü.

Bileğinde açılan kesiğe temas eden oksijenle derin bir nefes aldı acıyla. Gözlerini kapatmayacaktı, Barbaros'un çehresi ile verecekti son nefesini.

İkinci kesik

Akan kanlara bakarken, kıvırcık saçların koluma temas ettiğini düşündü. Sanki kendi elleriyle alıyordu canını. Yavaş yavaş içine çekiyordu.

Üçüncü kesik

Ailesinin yaptığı iğrençlikler aklına geldi. Nefret ile dolarken üç sayısından ne kadar nefret ettiğini düşündü, yine.

Dördüncü kesik

Kan kaybı ve vücuduna yaşattığı travmalar sonucu ağzına gelen kanlar dudaklarından akmaya başladı. Barbaros'un öpüşü gibi yumuşakça okşadı her bir damla kan.

Boynundan varan damlalar, kıvırcığının boynuna gömüldüğü zamanları hatırına getiriyordu.

Beşinci kesik

Burnundan gelen kanlarla başı dönmeye başladı, ruhunun çekildiğini hissedebiliyor ve tanrıya bunun için minnetlerini sunuyordu.

Yere çömerken başının dönmesi yüzünden yere yığılmıştı.

Altıncı kesik

Kanın kokusu Barbaros'un kokusunu hatırlamasını engelliyordu. Bu sinirle son, derin bir kesik attı bileğine.

Yedinci kesik

Kıvırcığının sesi geldi bir anda kulağına

"Yapma, pişman olacaksın bunun için."

"Hayır, sen benim için fazla iyi bir hediye oldun. Şimdi üstüme kalanı verme vakti Yoloğlu."

Son gücüyle cam parçadını tamamen bileğine sapladı. Akan kanlardan oluşan birikinti yanağına gelirken, gözlerini Barbaros'un yanağına değdirdiği dudaklarını düşünerek kapattı.

Bilinci kapandı, defterlerin son sayfası doldu.

Son nefesi ile hayatı şu cümleyle son buldu;

"Seni çok sevdim Yoloğlu."

Başka HayatlardaHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin