"Evet evet çok iyiyim çıkma teklifi ediyormuş gibi oldu az önceki dediğim yanlış anla lütfen sevgilin falan var mı? Yoksa sana baya yürüyeceğim çünkü"
.
.
.Bana bakıp ciddi olup olmadığımı kontrol ediyordu galiba telefonu çalınca 'hemen geleceğim' deyip ayrılmıştı.
"Sana cidden inanamıyorum derdin ne? Sana 'ondan uzak dur' dedim ama yok bu halin ne İzel beni delirtmek mi istiyorsun?"
Garson gelince sustu. Bense sakince yemeğimi yiyordum.
"Lan kime diyorum cevap versene!"
Derin bir nefes alıp "Sen bunca yıllık arkadaşının üzerine iddiaya giriyorsun. Yüzsüz yüzsüz bana yazıp ondan uzak durmamı istiyorsun. Ben de senin yaptığın bu şerefsizliğe sessiz mi kalayım Hasan?"
"Bir kez... Çok değil ya bir kez istediğimi yapsan ölmezsin. Bir de yürüyeceğim diyor flört ediyor delirttin kızım beni delirttin."
"Umrumda değilsin bundan sonra yakınım bile değilsin delir, kudur istersen saç baş kriz geçir ben sadece yemeğimi yiyeceğim"
Telefonum çalınca açtım. Kayıtlı olmayan bir numaraydı.
-"Merhaba İzel ben Derya dönem sonu ödevi için rahatsız etmiştim."
Ah doğru ya telefonu kapatmadan tarihe baktım. Evet son gün bugündü. Derya profesörün asistanıydı.
"Aklımdan çıkmış ben hemen eve gidip getiririm haber verdiğin için çok sağ ol" deyip kapattım ve hızla masadan kalktım
Zamanım olmadığı için Taksiye bakmaya başladım yakınlarda bir durak olduğu için kolayca buldum. Önce eve sonra okula gittim off of bütün servetim taksi yollarında heba oldu.
Derya'yı bulup ödevi teslim ettim. "Hatırlattığın için tekrar teşekkür ederim"
Gülümsedi "Rica ederim bundan sonra hatırlatıcı falan oluşturmalısın böylece hiç unutamazsın"
"Evet haklısın neyse bu iyiliğini unutmayacağım nota falan ihtiyacın olursa gelirsin yanıma" deyip koluna dostça vurdum . "Neyse gideyim artık ben bay bay"
.
.
.Odamda yeni aldığım romanımı okurken kapının çalması ile rahatımı bozdum.
"Hoş geldin abi de anahtarın varken beni niye yoruyorsun ki"
"Spor olur kardeşim bu aralar yedikçe yiyorsun yanakların aldı göbeğini gidiyor şu haline bak tombiş"
Elimi yanağıma atıp sıktım vücuduma bakıp kendimi sorgularken benim bu halime sesli güldü"Neden öyle diyorsunuz Beyfendi alındım gücendim" anlamamış gibi baktı.
"Ah abicim ah sen de yaşlandın boş ver" dedim elimi gelişi güzel sallarken buna sinirleneceğini biliyordum ama bir kadının kilosu ile dalga geçip rahatça oturmazdı hah...
.
.
.Akşam yemeği için sofrayı kurdum. "Yemekten sonra yürüyüşe mi çıksak? hem spor olur"
"Gün boyunca ayaktaydım kafe fazla yoğundu Ahmet'in de kardeşi rahatsızlanmış koşturup durdum" dedi önündeki pilavdan bir kaşık aldı "yani çok yorgunum kardeşim"
"Bana niye haber vermedin? Bugün dersim yoktu yanına gelebilirdim"
"Zaten hem okul hem kafede yeterince vakit geçiriyorsun belki arkadaşlarınla buluşursun diye düşündüm"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kelebek Etkisi (Yarı Texting) [ARA VERİLDİ...]
Jugendliteratur0531***: Eğer, eğer o gün sokakta koşa koşa gitmeseydin. 0531***: Eğer o siktiğimin alarmı çalmış olup toplantımı kaçırmama neden olmasaydı. 0531***: Seni görmeyecektim. 0531***: Öyle çok isterdim ki Meleğim gülüşünü görmemeyi 0531***: Sikiyim de...