Arkadaşlar normalde bölüm atacak halim yoktu. Bırakın bugün iki bölümü bir bölüm nike atamadım. Ama sadece gelen güzel bir yorum bile beni gaza getirdi. Lütfen düşüncelerinizi ve oylarınızı esirgemeyin. Beni çok mutlu edersiniz şekerlerim sizi seviyorum.
Bu arada bir iki bölüm daha geçiş bölümü olabilir ama sonra konu abili kardeşi tamamen başlar. Neyse iyi okumalar şekerler. 💜💜Kadının gözleri benim gözlerime aşırı benziyordu. Ve gözlerinde açık bir korku belli oluyordu. Arel' e bir şey oldu diye çok endişelenmişti demek. Arel' in duygularını merak ediyordum doğrusu. Annesini endişelendirdiği için üzülmüş müydü. Yoksa onu merak eden bir annesi var diye mutlu muydu. Ben bilemezdim ama bilmek isterdim. Neyse ben beni ilgilendirmeyen konulara burnumu sokmayayım. Yeniden arkamı dönüp civcive bakıp yürümeye başladım.
Şimdi nereye gitmeliyim onu düşünmeliydim. Çalıştığım kafeye gidip bir kaç gece arkada idare edebilirdim. Aynı zamanda para kazanmaya devam da ederdim. Hasan Amca nın bir şey demeyeceğine emindim. İyi kalpliydi, hatta şu hayatta beni en çok düşünen o diyebilirim. Benim durumumu da bilen biriydi. Kafeye doğru gitmeye başladım buraya yakın bir yerdi zaten.
Tabelada gördüğüm 'Alkım Kafe' yazısıyla kapıya yöneldim. İçeride bir kaç garson vardı ve kasada da Hasan Amca. İçeri girip kasaya yürüdüm.
"Hasan Amca." kafasını kaldırıp hemen bana baktı."Venüs, kızım neredesin sen kaç gündür." beni de merak eden varmış demek ki bu neden değişik bir şekilde hoş gelmişti.
"Üzgünüm Hasan Amca seni zor durumda bırakmak istemezdim ama müsait değildim."
"Yine bir şey mi yaptı o şerefsiz baban."
"Yok Hasan Amca sen merak etme iyiyim ben ama okulda falan birkaç olay oldu da ben senin kafanı şişirmeyim şimdi. Eğer müsait isen seninle bir konu hakkında konuşmak istiyorum. işin varsa akşamı bekleyebilirim."
"Tabi kızım söyle müsait im ben zaten bugün pek gelen yok."
"Şey amca ben evden ayrıldım da bir kaç gün arkada kalsam olur mu. Eğer sorun olur dersen maaşımdan kesebilir-"
"O nasıl söz öyle deli kız tabi kal. İyi olmuş zaten o evden ayrıldığın. Çalışmaya da devam et maaşı da düşünme zaten arkası pek iyi değil birde ora için senden para mı kesicem, duymamış olayım." pamuk kalpli amcam benim be. Cennetlik adamsın valla.
"Sağol amcam hakkını nasıl öderim bilemem. Allah başımızdan eksik etmesin."
"Amin kızım amin hadi senin önlük arkada eşyalarını bırak ta önlüğünü alıp gel." kafamı sallayıp hemen arkaya geçtim. Burada çalışmak bile güzeldi. Sanki küçük birazda soğuk ama aile gibiydik. Normalde diğer çalışanlar birbirine arkadaş olurlardı ama ben pek aralarına girmezdim. Daha çok kulaklığım, ben ve telefonum takılırdık. Severdik biz birbirimizi. Nefes alan varlıklarla pek bir aram yoktur.
Önlüğümü bağlayıp hemen mutfak tarafına geçtim siparişleri alıp masalara dağıttım. İşler her zamanki gibi yetişmez değildi. Hepimiz beraber olunca hemen bitiyordu.
"Pardon, bakar mısınız?" hemen gülümseyip orta yaşlarda olan adamın yanına gittim."Buyrun ne istemiştiniz."
"Ne istersin kızım?" yanındaki kızıydı galiba aşırı tatlıydılar.
"Çitolalı pasta istiyorum lütfen." ya yerim seni konuşmalara bak.
"Tamam kızım ama çok yemek yok eve gidince anne bize kızmasın sonra."
"Tamam babişş." tam bir baba kız gibiydiler babasının prensesi bir kız.
"Pardon hanım efendi beni duyuyor musunuz?"
"Ah pardon dalmışım. dinliyorum." salak kafam işine odaklan düşünme böyle şeyleri.
"Bize bir dilim çikolatalı pasta yanına da çikolatalı süt. Bana Da bir tane sadece filtre kahve lütfen."
"Hemen." hızlıca mutfağa geçip sipariş kağıdını tezgaha bıraktım. Kenardaki sandalyeye oturup siparişleri bekledim. İkisinin mükemmel bir ilişkisi vardı. Her zaman merak etmiştim Babamın bana beslediği kinin nedenini. İlk başlarda annemden kaynaklanan bir şey sanmıştım ama sonradan anladım ki alakası bile yokmuş. O kadın babamı terk etmiş. Babam abi demeye bile utandığım şahısı çok severdi ne yazık ki bunu çok kötü bir şekilde öğrenmiştim. Mutfaktan gelen sesle hazırlanan tepsiyi alıp masaya yöneldim tabakları masaya bırakıp onlara döndüm.
"Afiyet olsun." tam arkaya geçeceğim sırada başka bir masadan ses geldi.
"Pardon küçük hanım bakar mısınız?" ee ama bunlar hastanedeki adam ve yanında iki tane daha çocuk vardı. Biri ondan büyük diğeriyse küçük gibiydi.
"Senin ne işin var burada."
"Bildiğim kadarı ile burası bir kafe ve ben kahve içmek istiyorum. Gelemez miyim?"
"Şaşırdım sadece beyefendi tanımadığım bir insanla günde iki defa karşılaşmak pek sık başıma gelmiyor." tam ağzını açıp cevap verecekken ondan büyük olan konuştu.
"Yeter Arel uzatma. Siparişlerinizi verin kızı da rahat bırakın." işte kırk yılın başı akıllı insan geliyor karşıma. Bu seferde diğer küçük olan konuştu.
"Sen bana bir adet bütün çikolatalı pasta getir şekerim." şekerim ne lan. Ben yine konuşamadan zekasını sevdiğim büyük adam konuştu.
"Ares düzgün konuş lan şekerim ne. Sıç-severim ağzını." ay be bunu yerim bu ben varım diye küfür mü etmedi. Gözüm tuttu seni büyük adam. Sende ışık var.
"Sen bize iki kahve bir tanede şu gerzeğin istediği şeyden getir yeter." bu adamın her kelimesine katılmam peki. Kesinlikle bir gerzeksin küçük adam. Başımı sallayıp yanlarından ayrıldım. Allah bana hepsini bir günde gönderiyor işte. Günün sonunda bir yerden cesedimi toplamazlarsa ben bir daha ölmezdim.
Siparişlerin hazırlandığını duyunca tepsiyle beraber onlara döndüm onlarda beni izliyordu. Onlarda bir iş vardı ama yakında çıkar kokusu bakalım."Buyurun pasta ve kahveler. Afiyet olsun." arkamı dönemeden büyük adam kolumdan tuttu. Ne oluyoruz lan. Hemen elimi çektim. Bırakmıyor aksine daha çok çekmişti ve moraran bileklerim daha çok acıyordu.
"Bıraksana be bileğimi. Canımı yakıyorsun." hemen elini ateşe deymiş gibi çekmişti. Arkamı dönemeden konuşmaya başladı.
"Konuşmamız lazım Venüs lütfen, çok önemli." korkuyorum arkadaşlar. Dedim ben size bu işte bir bokluk var ama umarım bana patlamaz.
Evet şekerlerim bunuda burada bitirdik. Şimdi yıldıza basıp diğer bölümü bekleyebiliriz. Sizi kocaman öpüyorum şekerlerim🍭
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ABİLER VE PRENSES
Chick-Lit17 yıllık hayatımın sonunda ne mi oldu. Hayatımın elimden alındığı anda yada benim öyle zannettiğim anda hayatıma girip orada yer edinmeyi başaranlar. Beni ezikten prenses yaptılar, yalnız olduğum sanarken koca bir evren yarattılar benim için. Ona r...