Şekerlerim ben dedim ya size geçen bölüm attığım en uzun bölümdü diye onu unutun şimdi. Şu an attığım en uzun bölüm bu 2000 kelime be daha ne istiyorsunuz.
Şimdi bunu güzel okuyun sonrada bol bol yorum yapın ki benimde daha erken bölüm atasım gelsin😁
Neyse hepinizi seviyorum.
İyi okumalar.... 💜 💜(
Bu arada şekerlerim beni takip ederseniz gelicek bölümleri önceden öğrenebilir siniz.)
VENÜS KORAL
"Eee ne konuşuyoruz? Sustunuz kaldınız." sabahtan beri karşımda bana öküz gibi bakan kişilerin konuşmasını bekliyordum ama hiç biri de ağzını açıp bir kelime etmiyordu.
"Ben Barlas, Arel'in abisiyim. Sanırım Arel' le tuhaf bir tanışma yaşamışsınız. Bir kaza olmuş Arel anlattı, seni hastaneye götürmüş. Bizde bir özür dileyelim istedik senden ailecek. Eğer kabul edersen bu akşam seni yemeğe davet ediyoruz." ne yemeği ya. Benim el alemin evinde yemekte ne işim var.
"Bakın buraya kadar boşuna zahmet etmişsiniz. Ayrıca bir kaza yaşamadık. Ben bayılmışım Arel Bey de sağ olsun beni hastaneye getirmiş yani burada sizin benden özür dilemeniz değil benim size teşekkür etmem gerekir. Yani bir yemeğe gerek yok. Siz kahvenizi içip, istediğiniz kadar oturabilirsiniz ama benim işim var." ayağa kalkmamla Barlas' ın sesi duyuldu.
"O zaman sen bize teşekkür etmek için yemeğe gel." kapak sesi geldi mi size de?
"Ha?" ağzımdan istemsiz çıkan nidayla Barlas' ın yanındakiler kıkırdadı. Barlas sadece tebessüm etti.
"Ha değil güzelim 'tamam' demelisin." yine yanlarındaki gerzek konuştu. Bu kim be bir şekerim bir güzelim höst lan.
"Ares düzgün konuş abicim." Barlas' ın uyarmasıyla çocuk ağzına hayali bir fermuar çekti.
"Ade- Yani Venüs gel bizimle yemek ye bize de böyle teşekkür etmiş olursun. Hem annemde görmüş seni hastanede keşke o zaman gelseydi bizimle dedi. En azından annem için gel." anne demek benim için ayrıydı. Annem hiç olmamıştı o yüzden anne kelimesi bende sevgiyi çağrıştırırdı. Baba ve abi kelimesinin aksine.
"Annen isterse gelirim. Bir anneyi kırmak olmaz. Ama yemeğimi yiyip hemen giderim. Sonuçta sizi tanıdığım söylenemez." Bu sefer herkesin yüzünde açık bir gülümseme belirdi.
"Tamam gel bizimle yemek ye annem seni görsün sonrasında istersen seni istediğin yere bırakırım." tamam mantıklı bunu geri çevirmem.
"Tamam anlaştık o zaman." arkamı dönüp mutfağa ilerlerken Arel konuştu hızlıca.
"Nereye gidiyorsun bize gitmiyor muyuz?" Arkamı dönüp onlara baktım herhalde şimdi gideceğiz zannetmişlerdi.
"Sakin olun beyler kabul ettim ama şimdi değil. Ben burada çalışıyorum işimi yarım bırakıp da sizinle gidemem. Eğer gelmemi istiyorsanız beni beklersiniz ya da gidersiniz."
"Tamam tamam biz buradayız sen işine bak bekliyoruz." neyse şimdi gelecek Hasan Amca mahcup olmak istemiyorum adama, zaten benim iyiliğim için bana her türlü yardım da bulunuyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ABİLER VE PRENSES
Literatura Feminina17 yıllık hayatımın sonunda ne mi oldu. Hayatımın elimden alındığı anda yada benim öyle zannettiğim anda hayatıma girip orada yer edinmeyi başaranlar. Beni ezikten prenses yaptılar, yalnız olduğum sanarken koca bir evren yarattılar benim için. Ona r...