40

2.1K 200 16
                                    

🎶 Jungkook - Still With You

"Eğer seninle tekrar karşılaşırsam gözlerine bakacağım ve seni özlediğimi söyleyeceğim..."

Annem saçlarımı okşuyordu

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Annem saçlarımı okşuyordu. Koluma takılı serumun bittiğini belirten alarm çalmaya başladığında yanımdan kalkıp serumu kapattığını anlamıştım. Alarm kesildiğine tekrar yanıma uzandı.

"Seni yalnız bıraktığım için özür dilerim." diye fısıldadı yavaşça. Uyuduğumu sanıyordu ancak gözlerimi kapattığım an yaşadıklarım geliyordu aklıma. Woojin'in korkunç yüzü, Jungkook'un kana bulanmış bedeni. Çıkaramıyordum aklımdan. Tüm bunları yaşayan ben miydim ? Sevdiğim adam ölümün pençesinden son anda kurtulmuştu. Bu düşünce beni yiyip bitiriyordu. Beni terk etseydi, bu dünyayı terk etseydi yaşamaya nasıl devam edebilirdim ? Beni korumaya çalışırken zarar görmesi yeterince canımı yakıyordu. Nasıl gözlerimi kapatıp güzel bir uyku çekebilirdim ki ?

Sonunda yalandan kapattığım göz kapaklarımı aralamış ve annemle göz göze gelmiştim. Yorgun gözüküyordu. Beyaz önlüğünün önü kan damlalarıyla kaplıydı. Henüz yeni ameliyattan çıkmış gibi duruyordu. Hastanede olduğumu duyduğu gibi yanıma geldiği için dinlenmeye ve üstünü değiştirmeye vakti olmamış olmalıydı.

"Anne." diye fısıldadım. "Ben iyiyim, merak etme." Annem yanağımı okşadı ve başını salladı. Kendini ağlamamak için zor tuttuğunu biliyordum.

"Babama bir şey söyleme. İşlerini bırakıp buraya gelemesini istemiyorum." Annem mahçup bir şekilde dudaklarını ısırdı.

"Aslında uçak biletini çoktan aldı." Kaşlarını çattım.

"Anne." Sızlanmama gülümsedi ve ardından elini yanağımdan çekip doğruldu.

"Sana bunu yapan çocuğun peşini bırakmayacağım Chaeyoung. Cezasını çekecek." Başımı salladım. Olması gereken buydu. Miyeon'un hayatını mahvetmişti. Benim ve Jungkook'un ise neredeyse mahvediyordu. Geçte olsa onu engelleyebilmiştik.

"Peki ya o ? O nasıl ? Uyandı mı ?" Annem önce ne demek istediğimi anlamamıştı ancak daha sonra başını salladı.

"Ha ! O mu ? Henüz uyanmadı tatlım. Ama hayati tehlikesi yok. Merak etme." Başımı salladım ancak bu mümkün değildi.

"İşinin başına dönsen iyi olur anne. Ben zaten uyuyacağım. Boşu boşuna başımda bekleme." Gülümseyip konuştuğumda annem biraz tereddüt etse de başını salladı.

"Bir duş alıp geleceğim. Sen uyu tatlım." Başıma bir öpücük kondurup odayı terk ederken yattığım yerden doğruldum. Uyumak gibi bir niyetim yoktu. Onu görmeliydim. Jungkook'u görmeliydim. Ona doya doya bakmalı ve elini tutmalıydım. Ona söylediklerim için, ondan şüphelendiğim için özür dilemeli ve beni affetmesi için elimden geleni yapmalıydım. Artık ne olduğu umrumda bile değildi. Yaşananlar geride kalmıştı ve ben artık sadece bu güne ve geleceğe odaklanacaktım. Gelecekte de benimle olması için her şeyi yapmaya hazırdım.

You Make Me a Sad Girl | RosékookHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin