Önceki bölüm
Xiuya xin, çok yorgun olduğunu hissetti ve üstüne rahat bir şeyler giyip yattı.
.
.
.
.
.
.
.
.
Tam 2 hafta...2 hafta boyunca Xiuya xin, hazırladığı karışımı içti. Çok fazla yarası vardı. Hepsinin iyileşmesi uzun sürecekti. Fakat sonunda çoğu iyileşmişti.
Xiuya xin, banyo yaptığı sırada vücudunda bulunan bir çok kesiklerin de iyileşmeye başladığını gördü. Bu kesikleri hem asıl olan açmış hem de zavallı ölümlüler çırpınırken açmıştı. Bu ne kadar değiştiğini ve karardığını da açıklıyordu.
Başına gelen bütün olayları ölümlülere bağlamıştı. Onlardan içtenlikle nefret ediyor ve iğreniyordu. Bu kesiklerin çoğu aslında kendi açtığı kesiklerdi.
Xiuya xin, kaybolmuş bir adamdı. Her yıl, yaralandığı günde kendisini öldürmeye çalışıyordu ama bir şekilde vaz geçiyor ve sadece vücuduna zarar veriyordu. İçgüdüsel olarak yaşamak istiyordu ve bu da onu mahvediyordu.
Xiuya xin, asıl olanın neden öldüğünü bilmiyordu. Belki de çok fazla uyuşturucu kullanmaktandı.Belki de bu kesiklerin neden olduğu kansızlık durumuydu. Bunu bilmiyordu. Fakat artık bu sorun çözülmüştü.
Xiuya xin, bahçesinde kılıç antrenmanı yapıyordu. Eski sahip biraz paslanmış olsa da yetenekliydi. Bu yüzden zamanla alışmıştı. Vücudu daha hafifti. Bir çok büyü ya da teknik kullanabiliyordu. Bunları büyük bir heyecan ve istekle geliştiriyordu. Evin içinde bulunan kitapları da okumuştı. Sahip olduğu anlayış artmıştı. Yetenekleri bilenmişti. Her şey iyi ilerliyordu. Tek sorun hafızasının biraz belirsiz olmasıydı.
Asıl olanın yaralanmadan önce sahip olduğu güç seviyesinin yarısına ulaşmıştı. Şu an iç öğrencilerle aynı güç seviyesine sahipti. Zayıf değildi. Deneyimi vardı. Fakat bir kıdemlinin olması gereken güce sahip de değildi. Bunu ne zaman düzeltirdi bilmiyordu ama yapması gerekiyordu. Zaman geçiyordu ve her gün kahramanın gelme zamanına yaklaşıyordu.
Xiuya xin, kahramanı merakla bekliyordu. Çok gergin olacağından endişe ediyordu. Hala kimse onu görmeye gelmiyordu. Hiç öğrencisi yoktu. Evden pek çıkmıyordu. Xiuya xin, yanlızdı. Hem de çok yanlız. Eski arkadaşları bile onu unutmuş gibiydi. Öğrenciler onu selamlasa da güçlü olduğunu pek düşünmüyorlardı. Sadece sahip olduğu kıdemli kimliğine saygı duyuyorlardı. Çoğu onu tanımıyordu.
Xiuya xin'in bu durumu tam 10 yıldır böyleydi. Şimdi başka biri olsa da kimse değiştiğini fark etmeyecekti. Biraz kırgın hissediyordu. Kendisine verilen kaynaklar her yıl azalıyordu.
Hatta bazen hiç verilmiyordu. Kendisini göstermek istiyor ve kıdemli pozisyonuna hala sahip olmaya layık olduğunu belli etmek istiyordu. Bunu da 2 ay sonra yapılacak ufak dövüş turnuvasında gösterecekti.Kıdemliler arasında yapılan bu ufak turnuva ne kadar geliştiğini göstermenin yoluydu. Bu Kıdemlilerin kibirlerini göstermenin de yoluydu. Tanınmak ve kaynak almak için de iyi bir yoldu. Kaynakları az olsa da biraz birikmişi vardı. Sonuçta kullanmadığı için birikmişti. Fakat artık kullanıyordu. Kaynaklara ihtiyacı vardı.
Xiuya xin, çok sıkı çalışmaya devam etti. Dün yaşlı wu'dan biraz daha karışım malzemesi almıştı. Aldıkları bitmişti. Artık enerjiye sahip olduğu için hap yapma zamanı da gelmişti. Etkisi artacaktı.
Xiuya xin, çalışmayı sonlandırdı ve evin içine girdi. Aldığı malzemeler mutfağa yığılmıştı. Hepsini düzgünce yerleştirdi ve ayıkladı. Daha sonra enerjisi ile içinde ki pislikleri çıkartmaya çalıştı. Bu etkisini arttıracaktı. Onları eskisinden daha yoğun bir ateş ile sardı ve birleştirdi. Enerjisini aktarmaya başladı. Ter damlaları yüzünden akmaya başladı. Çok zorlanıyordu. Ocak yerine kendi enerjisi ile ateş oluşturmuştu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
I do not want to fall into the hands of the devil !!! [BL]
FantasyŞeytanın eline düşmek istemiyorum!!!! Xiuya xin, ismi gibi oldukça yakışıklı ve zarif bir adam. Tabi bu görünüşte. Gerçekte ise içi pislik dolu. Xiuya xin, dün gece okuduğu "Şeytanın yolu"adlı kitabın son bölümünü okudu. Bu kitabı tam 10 yıl boyun...