Let's play a game | Nomin

'ep.19: prisoner'

Gözlerini açtığında boynundaki acı yüzünden kuru boğazından çıkan çığlık diğer odadaki alfayı harekete geçirirken Jeno evden hızla çıkmış, ikiliyi yalnız bırakmıştı büyük villada.

"Yapılması gerekeni yap Sungchan, merhamet gösterme."

"Bana ne yapacağımı söyleme Jeno."

Sungchan kapıyı kapatmadan önce sırıtarak gülmüş, kilidi çevirir çevirmez de bağlı omega ile göz göze gelmiş bir halde bulmuştu kendini.

"Osaki Shotaro..." dedi alfa attığı ufak ama kararlı adımlarla omegaya yaklaşırken. Hareleri koyu kırmızı bir haldeyken omega üzerinde geziniyor, plana sadık kalmak ve feramon yaymamak için üstün bir çaba sarf ediyordu.

"Se-sen-"

"Ben kötü biri değilim, amacım sana zarar vermek de değil."

Gülümseyerek önünde diz çöken ve dirseğine elini koyan alfaya dolu gözlerle baktı Shotaro.

"Boynum acıyor..."

"Normal, ilişkiye girmeden mühürlendin."

Sungchan sakin ses tonuyla dediklerine karşılık olarak Shotaro donakalmış, tepki verememişti ilk başta. Eli boynundaki mühüre giderken parmaklarının üzerinde alfanın uzun parmakları da yer edinmişti.

"Mührümü taşımayı kabul ettiğin için mutluyum..." Sungchan'ın sesi kulağını yalayıp geçerken Shotaro gözlerini kırpıştırdı şaşkınlıkla, o mu kabul etmişti mühürlenmeyi?

"Sungchan, canım yanıyor."

"İlişkiye girmedik çünkü omegam."

Sungchan'ın dedikleriyle gözlerini kapattı ve sessizce alfanın yaydığı feramonu kokladı. Onu rahatlatıyor, mayıştırıyor, içindeki bazı arzuların ortaya çıkmasını sağlıyordu. İçindeki kurdun acıyla uluduğunu hissetti Shotaro, yanıp kavruluyordu şimdi bedeni.

"Beni tam omegan yapmamışken nasıl 'omegam' diyorsun alfa?"

Shotaro'nun mavi gözlerine gülümseyerek baktı Sungchan, Shotaro mühürlenme esnasında olanları hatırlamıyor olmalıydı ki, böylesi daha iyiydi. Plan tıkırında işliyordu.

"Seni omegam yapmama izin veriyor musun Osaki Shotaro?"

Dişlerini çıkarıp hırlayarak sorduğu soru, aslında soru falan değildi. Uyarı niteliği taşıyan bu cümle Shotaro'nun yaydığı feramonlarla cevaplanmış, Jung Sungchan omeganın güzel kokusuyla kendini onu öperken bulmuştu. Yumuşak ten üzerinde gezindi parmakları, dudakları asla bırakmadı omeganın dudaklarını.

"Siktir, bu kadar zevk vereceğini tahmin etmemiştim."

Kıyafetler yerle buluştu, vücutlar tek bir beden oldu ve o vıcık vıcık ses tüm villada yankılandı. Osaki Shotaro Jung Sungchan'ın omegası oldu, Jung Sungchan Osaki Shotaro'nun alfası.

***

Taşlı yollarda arabanın oluşturduğu tıkırtılar kesik kesik kulağına ulaşan omega zorlukla gözlerini açtı. Başı cama doğru dönük, bedeni kaskatıydı. Halihazırda göz kapakları hariç hiçbir uzvunu hareket ettiremiyordu. Hareleri dağdan ve yeşillikten başka bir şey görmüyor, oynatmaya çalıştığı eli ve çevirmeye çalıştığı başı ufak santim dahi olsa kıpırdamıyordu. Buğulu gözleri usulca kapanmaya zorlanırken yutkunmaya çalıştı Jaemin lakin kuru boğazı sanki daha fazla susuz kalmıştı.