" Gerçekten patlıcanı közleyince tadı çok güzel oluyormuş."
Dördümüz masa da oturmuş akşam yemeği yiyorduk. Seungmin çatalındaki makarnayı Felix'e yediriyormuş gibi yapıp kendi yediğinde gülmeye başladım.
" Sana demiştim."
" Bugün Hyunjin, Jisung'un yanına gelerek senin başrol seçileceğinden eminim dedi. "
Jeongin şaşkınca yemek dolu ağzını araladığında ona iğrenerek bakarak elimle çenesine vurdum.
" Neden böyle yaptığını bilmiyorum ama iyi anlaştığımız için mutluyum. Daha Minho'yu hiç görmedim bile. "
Felix ve Jeongin gözlerini kısarak birbirlerine gülerek baktıklarında yaptıkları imayı anlayarak gözlerimi devirdim.
" Bugün ki asıl buluşma nedenimizi masayı topladıktan sonra konuşacağız. Hadi herkes bir şeyi mutfağa götürsün. "
Sessizce masayı toplayıp bulaşıkları makineye dizdikten sonra salondaki koltuklara oturduk.
Başımı Jeongin'in omzuna koyup rahat bir pozisyon aldığımda kısa bir süre birbirimize bakıştık.
Seungmin boğazını temizleyerek yanında oturan Felix'in omzunu sıktı hafif bir şekilde.
" Seni dinliyoruz."
Felix tedirgin bir şekilde kucağındaki yastığa sarılarak konuşmaya başladı.
" Bence o kadar önemli değil."
Üçümzde hadi diye ısrar ettiğimizde ama kızmak yok diye sormuştu. Ona söz verdikten sonra anlatmaya başladı
" Aslında sadece kısa filmi çekmek isteyen kişiyi merak etmiştim. Bu yüzden kulüp başkanını görmeye gittim."
Jeongin kalbini tutarak geriye doğru yaslandı.
" Tuvalete diye çıkıp bensiz aşık olmaya mı gidiyordun?"
Felix kafasıyla onayladığında Jeongin 'kalbim' diyerek gözlerini kapatmıştı. Onun bu haline gülerken Felix'in konuşmasıyla dikkatimi ona verdim.
" Alt kattaki kulüp için ayrılmış sınıfa girdiğimde onu yalnız başına bir şeyler yazarken buldum. Kapıyı tıklayarak içeri girdiğimde bakışlarını bana çevirdi. Göz göze geldiğimizde ne diyeceğimi unutarak başımı öne eğdim. İstemsizce heyecanlanmıştım. "
Merakla devam etmesini beklerken Felix üzgün bir şekilde bana baktı. Ne olduğunu anlamayarak ona baktığımda anlatmaya devam etti.
" Ben de aklıma gelen ilk yalanı söyledim. "
Bir kez daha kirpiklerinin ardından bana baktığında başıma kötü bir şeylerin geldiğini anladım. Ama bir şey demeden devam etmesini bekledim.
" Bilirsin heyecan yapmıştım ve bir şeyler söylemem gerekiyordu. Bende dedim ki
' Seneryo hakkında bir şey sorabilir miyim?'
Chan hyung da beni onayladığında seni kullanmam gerekti."Bana döndüğünde rezil olduğumu anlayıp gözlerimi kapadım.
" Sadece devam et. "
" İşte ben de dedim ki
' Seneryo da birbirlerini öpme sahnesi var mı, dudaktan? Çünkü Jisung ilk öpücüğü olacağı için utanıyor.'
Tam Chan hyung bir şey söyleyecekken arkadan birisi 'Utanıyor mu? Sevimli' diyerek sınıfa girmişti."Ellerimle yüzümü kapatarak kendimi geriye doğru bırkatım. Seungmin benim halime gülmeye başlarken Jeongin de kim olduğunu soruyordu.
" Minho hyung, Chan hyungu çağırmak için gelmiş ve bizim konuşmalarımızı duymuş. Özür dilerim Jisung, sadece aklıma gelen ilk yalan buydu."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kısa Film / Hyunsung
Fanfic"Neden mi ağlıyorum? Çünkü senarist kimi isterse onun sevgisi karşılıklı olur. "