[ASKIDA]
Bu kitabı okumak için lazım olan seyler;
1-50 kuruşunuz olması.
2-Uzaylı olmanız.
3-Bekleyin...Hala bu maddeleri okuyor musunuz?
Bir uzaylının...Evet gerçek bir uzaylının,zengin kekosu ile tanışması nasıl olabilirdi?
Hayır amına koyayım...
Hoshi'nin alakasız yerlerde iyi niyetle söylediği şeyler ,o kalabalıkta büyük bir sessizlik oluşturmuştu. Neyseki bu garip çocuğu ,bizim piyadeler hariç diğerleri kız sanıyordu.
Renas'ın takımındaki çocuklar arsız sırıtışlar ile dehşete kapılmış sarışının omzunu pat patlayarak "Ooo" lamaya başlarken Renas sinirle elini kaldırıp "Kesin lan laga lugayı! " Diye kükredi bununla beraber sırıtışlar solarken, rakip takımdaki Caner onları alkışlayarak yanlarına geldi. "Güzel maçtı..Galibiyetinizi kutlarım,eh anlaştığımız üzere baklava ödülü bizden. "
☆
Baklavaları görmüyor,bir yandan avazları çıktığı kadar bağırarak bir şeyler konuşuyor, bütün restoranı inletecek derece yüksek kahkahalar atıyorlardı ama biri vardı ki-O da Hoshi'ydi sessizce tabağındaki değişik tatlıyı inceliyordu.
Yanında oturan Emre'nin omzunu dürtmesi ile bakışlarını ona çevirdi."Oğlum yesene."Diyerek bakışları ile tatlıyı gösterdi Emre karşılığında Hoshi'den minik bir gülümseme almıştı. Başını iki yana sallarken içinden 'Ne garip çocuk aq! ' Diye geçirdi tabii sonradan garip çocuğun ,uzaylı olduğunu hatırlayınca ürpermişti.
Hoshi mor gözlerini tekrardan tatlıya çevirecekti ki karşısında oturan sarışının, gülümseyerek karşı masadakilere laf atmasına takılı kaldı.. O kadar güzeldi ki gülümsemesi, maç sırasında hissettiği sıcaklığı tekrardan hissederken farkında olmadan titrek bir nefes almıştı.
Renas üzerindeki bakışları hissederek, yanakları kızarmış olan minik bedene döndü ve göz kırparak başını salladı 'Hayırdır? ' Anlamında..Ah! zavallı Hoshi bu hareketi anlamamış heyecanlanarak Renas gibi gözünü kırpmış ve başını sallamıştı karşılık olarak. Renas ilk başta afalladı ardından gülerek kolunu uzattı ve siyah saçları karıştırdı ardından küfürlü muhabbetle geri döndü.
Bir süre sonra Hoshi çatalını tatlıya batırdı o sırada Ayhan'ın birden sinirlenerek "YA BİR SİKTİR GİT, BUNLAR DA HER BOKU ÇALIYORLAR! YER Mİ LAN ANADOLU ÇOCUĞU? LAN SÖYLE STAR TİRREK, BAKLAVA NERENİN? " Diye bağırası ile herkes susmuş, bir köşede tatlıyı yemek üzere olan şaşkın bedene bakmışı.
Baklava.. Evet, şuan yedikleri tatlıyı.Kendi gezegeninde duymuştu, hatta kitapta okumuştu ama nerenin olduğunu hatırlamıyordu! Biraz düşündükten sonra çekingence "Yunan-" Diye fısıldadı lakin yarısında Emre, Ayhan ve Renas aynı anda "YUH AMA EBENİN AMINAKOYAYIM! " diye bağırmıştı.
Hoshi ani tepkiyle oturduğu yerde sıçarken korkuyla gözleri doldu o sırada Emre elini kaldırarak ısrar eden, hep bir ağızdan bir şey anlatmaya çalışan adamları susturdu. "Tamam lan gitmeyin üstüne! Buralardan değil o, yabancı." Demesi ile hep bir ağızdan "Haaa tamam. " Nidaları dökülürken eski muhabbete geri dönülmüştü..Tabii Renas gözlerini, önünde dudaklarını dişleyen bedenden çekmemişti.
Öne doğru eğilerek "Pşşt.. Asma güzel yüzünü. " Diye fısıldadı. Hoshi dolu gözlerini ,siyahlar ile buluşturdu ve burnunu çekerek "Bana çok mu kızdın? " Diye sordu. Sarışın bu tatlı görüntü ile dayanamayarak ayağa kalktı ve dudaklarını kıkırdatarak "Benimle gel. " Dedi. Hoshi hemen gözyaşlarını silerek ayağa kalktı, sarışın takip ederken "Nereye gidiyonuz lan? " Sorularına Renas, aşırı nazik bir şekilde "Sanane lan yarrağımın başı? " Diye cevaplıyordu.
En sonunda restoranın tuvaletine girdiklerinde Renas minik bedenin kolundan tuttu ve en sondaki kabine sürükleyerek kapıyı kitledi. Dar kabinde iki beden dip dibe dururken Renas, uzaylının çenesini tutarak kendisine bakmasını sağladı. "Sana kızar mıyım hiç? "
"Hayır ama.. Birden bağırınca-" Hoshi utanarak ellerini önünde birleştirdi parmakları ile oynarken, yanağından dudağına kadar konan öpücükler ile titrek nefesler verdi.
"Şaşırdım sadece güzelim, sonradan hatırladım buralardan olmadığını. " Renas siyah aralarında pembe, mor, mavi olan saç tutamlarını nazikçe okşayarak tekrardan dudaklarını pembe dudaklara bastırdı.
"Dur.. Yapma. " Hoshi minik ellerini yapılı göğüse koyarak, iri bedenin ittirmeye çalıştı bu sırada utandığı için kızaran yanaklarını saklamak için başını eğmişti.Renas arsızca "Ne yapmayayım bebeğim? " Diye fısıldayarak ,sıcak nefesini Hoshi'nin kulağına doğru üfledi lakin minik bedenin kıpırdanması ile aletine sürtünmesi bir olurken durumlar daha zora girmişti.
"B-böyle öpme.. Yıldızlar gibi alev alacağım." Hoshi utanarak mırıldanırken Renas'a sunduğu dayanılmaz görüntünün farkında bile değildi! Sarışın başını kaldırarak derin bir nefes aldı ,yoksa bu çocuğun buradan sağ çıkmasına imkân yoktu.
"Yanarsan söndürürüz güzelim. " Diyerek göz kırptı...İçindeki kekoyu daha fazla tutamamıştı maalesef!Hoshi anlamayarak gözlerini kırpıştırdığında dudağına bir anda konan sert öpücükle afalladı.
"Hadi gidelim, bu dalyarraklar iki saniye sonra nerede kaldınız diye biterler dibimizde. " Renas kapıyı açarak dışarıya çıktı ,doğrudan lavaboya ilerleyerek soğuk suyu yüzüne çarpmaya başladı.. Çok kötü bir haldeydi! Ah.. Hoshi'ninde ondan pek bir farkı yoktu aslında, o sadece ne olduğunu çözemiyordu!
"Gel hadi. " Renas'ın kendisini çağırması ile sırtını dayadığı duvardan ayırarak yanına gitti. Sarışın, çocuğun kızarmış yüzüne soğuk sudan çarparak serinlemesini sağladıktan sonra havlu kağıtla önce uzaylının ardından kendi yüzünü kuruladı ve tuvaletten çıktılar.
☆
"Ayhan ebeni aya yollatma bana! Çocuk benimle yatacak dedim bitti. SORGULAMA! " Renas'ın sinirli sesi kulaklarına dolarken Hoshi lacivert üzerinde gezegenlerin desenleri olan üstünün askısını düzelterek,altında sadece siyah eşofmanla içeriye dalan sarışın baktı.
