🌱4🌱

1.4K 120 231
                                    

Önceki bölümde Namjin yoktu umarım buna kızmamışsınızdır;))
Bölüm Namjoon'un ağzından

Üzülerek söylüyorum diğer bölümlerde de farkettim ki çoğunuz oy vermiyorsunuz. Sadece beğenip beğenmediginizi merak ediyordum oysaki. Bu yüzden bu bölüme oy sınırı koydum. Umarım geçer ve mahçup olmam.

Sınır: 25 oy çok değil bence diğer bölümlerin okunmasına göre rahat 25 oy olabilir;))
.
.

Dün gece geç saatlere kadar ayakta kalmıştım. Daha doğrusu uyuyamamıştım. Çokça ağladığım için acıyan gözlerimi ovuşturdum. Yataktan kalkmayı inanın hiç istemiyor akşama kadar uyumak, ve hiçbir şeyden haberdar olmamak istiyordum.

Jin gittikten sonra bir süre arkasından sövmüş daha sonra Sang min'in yanına dönmüştüm. Uyumaya çalıştım fakat yapamadım. Jin'e, kokusuna o kadar alışmıştım ki o olmadan uyuyamıyor kendimi rahatsız hissediyordum.

Birkaç saat sonunda onu aramayı cesaret etmiş fakat aramalarıma bir cevap alamamıştım. O kadar çok ağlamışım ki ne ara uyuyakaldığımı bile hatırlamıyorum.

Tek hatırladığım Sang Min'in bir ara uyanıp gözyaşlarımı silmesiydi. Sang Min demişken.

Sang Min....

Başımı hızla Sang Min'in yattığı tarafa çevirdim, boştu. Aceleyle yataktan kalktım. Bir ara ayağım yatak örtüsüne takıldığı için ufak çaplı bir düşme tehlikesi yaşadım.

Odadan çıkıp lavaboya baktım orda  yoktu. Ne bizim odamızda ne de oyuncaklarının olduğu odada. Bahçede dahi yoktu.

"Sang Min!"

Salona girdiğimde dikkatimi mutfaktan gelen gülüşme sesleri çekti. Adımlarımı oraya yönelttim. Kapıdan başımı uzattığımda karşımda gördüğüm manzara ister istemez gülümsememe sebep oldu.

Sang Min mutfak tezgahına oturmuş hemen yanında ocakta bir şeyler pişiren Yoongi'ye yumurta uzatıyordu. Aynı zamanda ikisi birlikte radyodaki şarkıya eşlik ediyorlardı.

Yoongi benim hem uzun zamandır arkadaşım hemde doktorumdu.

"Baba."

Beni ilk farkeden Sang Min oldu. Tezgahtan Yoongi'nin yardımı ile inip kucağıma koştu.

"Sabah telefonun çaldı bende sen uyanma diye salonda konuştum. Yoongi amcama gece çok ağladığını söyleyince hemen geldi."

Bakışlarımı Yoongi'ye çevirdim. Sonra konuşacağız gibisinden bir şeyler mırıldandı.

"Evet, şef yardımcısı sang min işinizin başına. Sizi de şöyle alalım bay kim."

Sandalyemi çekti ve beni masaya oturtdu. Masa çoktan hazırdı.

"Bugün menümüzde sadece omlet var. Bir tek onu yapmasını biliyorum çünkü."

Bana servis yaptıktan sonra ikiside masada yerini aldı.

"Bugün izin günüm. Bende düşündüm sevgili arkadaşım ve çoook sevimli yeğenimle güzel bir gün geçirmeyeli uzun zaman oldu."

my ex-husbandHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin