Chan uzun bir süre sonra derin ve huzurlu bir uykuya dalabilmişti, uyandığında karşısında göremediği yüz ile endişelendi.
Changbin'in çok fazla hakim olmadığı bir bölgedelerdi ve Chan'ın aklında şimdiden binbir senaryo dolaşmaya başlamıştı.
Yerinden kalkıp aşağı inmeye başladı. Alt kata indiğinde mutfaktan gelen bardak sesiyle anında mutfağa yöneldi.
Changbin savaş alanına dönen mutfakta yerdeki kırılmış bardağa bakıyordu, neredeyse ağlamak üzereydi.
Chan rahatlamıştı, aşk dolu gözlerle sevgilisine bakarken "Changbin..." dedi yumuşak sesiyle.
Changbin kafasını kaldırıp anında bakışlarını yine yere çevirdi ve "Chan git üzerini giyin." dedi, anlamsız bir şekilde yüzü kızarmıştı.
Chan gülerek "İlk defa görüyormuş gibi davranmana gerek yok bebeğim." dedi alayla.
Changbin kaldırmadığı başıyla "Olsun sen yinede git giyin, hem vücudun çirkin zaten." dedi, söylediğine kendi bile inanmayarak.
Chan kendine bakarken "Cidden mi?" dedi, ifadesi oldukça ciddi gözüküyordu.
Changbin Chan'ın ses tonundan dolayı kafasını kaldırıp "Hayır saçmalama Chan, dalga geçiyorum." dedi. Chan'ın böyle şeylerle üzülebileceğini biliyordu.
Chan gülümseyen ifadesiyle "Peki madem ben üstümü giyineyim." dedi.
Changbin sevgilisinin kırıldığını sanarak hızla yanına gitti ve arkasından sarıldı. "Seni çok seviyorum Chris." dedi.
Chan sevgilisinin ona çok sık Chris demediğinin farkındaydı. Çok nadir söylerdi, onlar için önemli anlarda...
Chan sevgilisinin ona sardığı ellerini tutup dudaklarına götürdü ve uzun uzun öptü. "Seni seviyorum Seo Changbin." dedi.
Changbin hissettiği duyguyu aşk diyerek geçiştiremezdi, o kendini cennette gibi hissediyordu. Hatta ona göre cennet sevgilisinin kollarıydı...
Chan sevgilisine önünü döndüğünde yüzüne yaklaşıp "Seni çok seviyorum Seo Changbin..." diyip dudaklarına ufak bir öpücük bıraktı ardından geri çekilip "Çok fazla." diyip yeniden öptü sevgilisini...
İkili birbirinden ayrıldığında alınlarını birleştirmişlerdi. Changbin sanki yeniden kafasına dank etmiş gibi "Git hadi üstünü giyin." dedi.
Chan sevgilisini kışkırtırcasına ona daha da yaklaşıp "Sen bana kahvaltı mı hazırlıyordun?" dedi elini sevgilisinin saçlarına doğru yönlendirirken.
Changbin saçlarına dolanan ellerle gözlerini kapatıp "Hmm hmm öyle yapıyordum ama bardak düştü." dedi.
Chan alayla "Ha sen kırmadın yani?" dedi.
Changbin kendine gelerek "Hayır ben kırmadım kendisi kırıldı." dedi.
Gitmeye yeltendiğinde Chan kollarını sevgilisine sardı ve "T-shirt seçmeme yardım et sonra beraber iner hallederiz mutfağı." dedi.
Changbin Chan'a çok sık karşı çıkmazdı bu anda o anlardan biriydi. Yumuşak ses tonuyla "Öyle olsun madem." dedi.
Chan elini sevgilisine uzattı Changbin elini tuttuğunda ona dönüp, ışıldayan gözleriyle "Changbin ben seni çok seviyorum." dedi.
Changbin de sevgilisine aynı bakışla bakıyordu diğer elini sevgilisinin yüzüne çıkartarak "Ben de beni çok seviyorum sağol." dedi.
Chan rahat ifadesiyle sevgilisine yaklaşıp "Peki madem son bir öpücük verde ben yeni birini bulmaya gideyim." dedi.
Changbin Chan'ın aksine böyle anlarda yüz ifadelerini gizleyemezdi. Kıskanç ifadesiyle sevgilisine yaklaşıp "O yeni birini işkence bekliyor desene." dedi gülümseyerek.
Chan da gülümsedi ardından sevgilisine yaklaşmaya çalıştı fakat Changbin anında kaçıp yukarı çıkmaya başlamıştı. Chan kahkahasının arasından yumuşak bir biçimde "Seo Changbin..." diye bağırdı.
Hellooooooooooooœ
Nasılsınız baby girls umarım çoook iyisinizdir❤️💛💚💜💙
Kendini iyi hissetmeyenlere kocamaaan sarılma gönderiyorum💙💛💜♥️💚❤️🧡
Medyadaki fotoğraf kadar güzel geçsin gününüz💚Birde bu fic niye bir anda dramaya bağladı ya ben burada eğleniyordum ne güzel oooff : (
Herneyse toplarım bir sonraki bölümde falan xmxmxmmx
ŞİMDİ OKUDUĞUN
APPEAL"SKZ"
Fanfictionİdol olmak onların aşkına engel değil : ) [Tamamlandı] Ships: chanbin, hyunlix, minsung, jeongmin [Gerçek hayatlarından kesitler şeklinde yazılmıştır.] [Düz yazı + text] [Birkaç bölüm dışında full geyik bu arada.]