Okulda fazla bir şey yapmadık. Yani Liam'da yanıma gelmedi. Bilmiyorum neden ama bana bakmadı bile. Kırılmıştı bence. Ki o kadar haksız da sayılmazdı.
Aradan birkaç gün geçti. Ben mesajlarla Liam'ın önlünü almaya çalışıyordum. Ama o pek bir naz yapıyordu. En son benimle çıkmak istediğini söylediğinde reddetmiştim. O kadar da değil yani. Tamam, kırdım ama bunu yapmak zorunda değilim. Küs kalmak istemiyorum. O da yani baya naz yapmıştı. Ve vicdanımı rahatsız ediyordu.
Bunu da bildiği için kullanıyordu işte aklı sıra. Biliyorum saçma ama bir kere onunla dışarı çıkmayı düşündüm. Ama Shawn kesin fark ederdi.
Shawn meselesi de ayrı bir konu. Ondan nefret ediyor olabilir. Ki öyle zaten. Ne yaptıysam olmadı. Bir türlü aynı tarafa geçmiyorlar. Ve bir şey olsa onu tercih edeceğim açık ara farkla belli. Sadece o benim en yakınım. Her şeyim. Ve onunla aramda kötü bir şey çocukluktan yana hiçbir şey olmadı. Yani onun da gerçekten sevmediği biri ile neden olayım?
Empati yapmaya çalışıyorum. Ama Liam kötü biri değil. Sadece aralarında düşmanlık olmasın istiyorum.
Neyse. Şimdi ise yine okula gitmiştik. İlk ders. Matematik. Harika. Ben dersi dinlerken Shawn uyukluyordu. Liam'a baktım. Not alıyordu. Biraz uzun süre ona bakınca geri bana döndü. Bende bakışlarımı hemen çektim. O da kıkırdadı. Önüme döndüm ve not almaya devam ettim.
Ders bitiminde Shawn hala uyuyordu. Ben aşağı indim. Yiyecek almak için gittim ama hiçbir şey yoktu. Geri dönerken bahçeden sırtımda hissettiğim el ile kim ise eline vurdum. "Hey, yavaş." Liam, başka kim olacak? "O zaman sessizce yaklaşma." dedim.
"Affedersin, haklısın. Seni görmek istedim." dedi. İlerledik. "Tamam buradayım işte. Ne oldu?" dedim. İlerleyip arka bahçeye gittik. "Sınıfta konuşamadığımız için malum yasak, burada konuşuruz diye düşündüm." dedi.
"Üzgünüm, defalarca söyledim." dedim. Saçlarımı kulağımın arkasına sıkıştırdı. "Biliyorum, ama imkanlar işte. Keşke böyle olmasa. Ben sana cidden değer veriyorum." dedi.
"Anlıyorum, sana çok hak veriyorum. Sadece beni de anla. O benim için çok değerli." dedim. Başını salladı. Ve yüzünü astı.
Elimi yanağına uzatım. "Yapma böyle. Kendimi körü hissediyorum." Yanağındaki elini tuttu. İki elinin arasına aldı. "Sen üzülme. Sadece bana şans vermedi istedim. Benimle vakit geçirmeni. Ama-" derken lafı kesildi.
"Liam!" Shawn ve onun hiddetli sesi. Kendimi geri çekince ona döndüm. "Ne demek bu? Artık anlam veremiyorum bu ilişkinizi. Ne oluyor lan size? Ne?" Bağırdı.
"Söyleyin en azından. Doğru düzgün ne varsa söyleyin." diye de ekledi. "Shawn, sakin ol. Konuşuyorduk. Tek yaptığımız bu." dedim.
"Bu mu konuşmak?" Shawn beni kolumdan tutup çekti. "Shawn, kendine gel. Ona öyle davranamazsın." dedi Liam.
''Liam, çekil.'' Ben ona baktım ve bir şey yapmamasını umdum. "Liam, dur lütfen." dedim. Shawn bana baktı ve başını eğdi. "Maya, sen buradan git. Buna karışma. Bu iş bitsin artık. " dedi Shawn. Liam da gülümsedi ve "Evet Maya, git sen."
''O zaman her şeyi açıkça konuşalım. Mesela neden benden bu kadar nefret ediyorsun?" dedi. Evet, keşke etmese. ''Senden nefret etmek istemezdim Liam. Ama nedenini biliyorsun. Ondan uzak dur.'' dedi Shawn. Beni göstererek.
''Shawn, beni rahatsız etmiyor. Sadece konuşuyorduk.'' dedim. Bana baktı. Suratında biraz hüzün vardı. ''Maya, yapma.'' dedi.
''Shawn seninle arkadaştık. Düzeltemeye çalıştım. Bu artık çok uzadı. Beni dövmek mi istiyorsun? Döv. Ama bu durum bitsin.'' dedi. Shawn tam bir şey diyecekken Liam tekrar konuştu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
friends : s.m
FanfictionArkadaşlıklar güzeldir, devamlıdır bir rüya gibidir birlikte olup eğlenince.. Ama yalanlar karışırsa da öyle olur mu? Devam edilir mi dostluğa? Her şekilde, sorgunuz bir sevgi bağı ile... Sadece arkadaş olunur mu?