fight for what?

34 3 0
                                    


Sabah zor kalktık ve kahvaltı yaptık. Çok hevesli şekilde yemedim açıkçası. Sabah kalkıp direkt beni götürdü Shawn. Normalde çok oyalanırım ama kucakladı ve arabaya bindirdi. "Biraz daha al." elindeki böreği bana uzattı. "Tokum Shawn, yeter." neredeyse uyuklayacaktım. 

"Az yiyorsun ama olmaz ki." dedi. "Tamam söz sonra yemeğe gideriz." dedim. Saçımı okşadı. "Tamam öyle olsun." 

"Yat o zaman. Ben kaldırırım seni." dedi. Başımı salladım. Biraz sonra da gözlerim otomatik kapandı. 


Shawn'den

Onu çok zorlamak istemedim. Gözlerini kapattı. Bende saçı ile oynarken öğretmem geldi. Üstüne montumu attım.  Derste çok yazı yazmam ama onun için not tutuyordum. "Yazdıysanız geçiyorum." dedi. Bayan Collins. "Ben yazıyorum Bayan Collins, bir dakika." dedim. Sınıftakiler bana baktı. "Vay canına Shawn, yazmayı biliyorsun." dedi. Ha ve ha. "Tamamdır, yazdım. Teşekkürler." diyerek kısa kestim.  

"Maya da uyuyor sanırım. Anlaşıldı neden yazdığın." dedi. Evet, tabii ki onun için.

"Neyse geçelim diğer sayfaya." Ben tekrar ona baktım. Notlarımı alıp ders bitiminde onun çantasına koydum. Yanından ayrılmadan yatıp ona baktım. Normalde kaldıracaktım ama bu teneffüslük de uysun. "Hey, Shawn." 

"Ne var Liam?" dedim. "Burada yapıştın kaldın. Sevgilinin yanından ayrılmıyorsun." dedi ve güldü. "Oturacağım yeri sıkıntı mı yaptın Liam? Ayrıca sevgilim olmadığını biliyorsun. Çeneni kapat yoksa ben yapacağım." dedim. 

"Sakin ol dostum. Sadece yolumdan çekil. Maya ile aramıza girme o zaman." dedi. Bana dedi. Kendini ne anıyordu bu çocuk? Aramızda girebileceğini mi sanıyordu? Güldüm. "Komik mi geldi Shawn? Hala bana kızgın mısın? Biz arkadaştık ve sen-"

"Buna inanman cidden komikmiş. Ayrıca bir daha o sikik ağzınla Maya adını alırsan sonu kötü olur. Senin için. Sana sinirli de değilim. Umurumda değilsin." dedim.

"Bak sen. Beni tehdit ediyor duydunuz mu çocuklar? Ne yaparsın?" dedi. İşte gel ağzımı yüzümü dağıt diyordu. "Sen kaşınıyorsun." ona bir yumruk indirdiğimde sesler yükseldi. "Orospu çocuğu." bana küfür etmesi ile daha da sinirlenirken bir tane daha yumruk indirdim. Diğerleri bizi ayırmaya çalışırken içeri Bay. Jeffords girdi. "Hey! Ne oluyor orda?" 



Dağıldık ve müdürün yanına gittik. Maya'yı ise görmediğimden merak ediyordum. En son seslere kalktı ama bu sefer de biz çıkmıştık.

Müdür ile konuşup geri gidecektik ama evimize. İlk başta onu gönderdi sonra ise beni. Kapıyı çalıp içeri girdim. "Eşyalarımı alacağım." dedim. Bay. Jeffords başını salladı. Maya ise şakınca bana bakıyordu. Yanına oturdum. "Ne yaptınız siz?!" dedi sessizce. "Oldu bir şeyler." dedim kısaca. 

"Shawn dedikleri doğru mu? Ona saldırdın mı? Durduk yere." dedi. Hoca bize dönünce sustuk. "Tabii ki boşa değildi." dedim. "Ne lan o zaman?" dedi biraz bağırarak. "Sessizlik." Bay. Jeffords zaten kovacak birazdan. "Sonra Maya, sonra. Akşam bize gel." dedim ve kalktım. "Shawn-" 

"İyi dersler Bay. Jeffords." dedim ve çıktım. Kapıda Liam ve arkadaşlarını gördüm. Gülüyorlardı. Piç. Daha fazla bakmadan arabama bindim. 

Eve gittim. Aaliyah bana baktı ve şaşırmış gibi ifade takındı. "Ne işin var bu saatte evde?" dedi. Montumu çıkarıp astım. "Biraz sıkıntı çıktı da neyse hallettim." dedim. Başını salladı. "Kavgaya mı karıştın?" bir şey demedim. "Kavga çıkardın değil mi?" dedi heyecanla. 

friends : s.mHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin