Shawn n Olivia

10 1 0
                                    

Liam ile o geceden sonra çok fazla konuştuk. Shawn ile de bir o kadar az. Bir hafta kadardır birlikteyiz ve onunla da çok az konuşuyoruz. O da belki Olivia ile konuşuyordur diye kendimi teselli etmeye çalışıyordum.

Evde canım çok sıkıldı. Gece saat ikiydi. Shawn'e mesaj attım ama cevap vermedi. Yalancı. Çevrim içi oldu. Sonra görmedim diyecekti ki imkansız. En üstteydim. Sabitli. Ama böyle olmaz.

Aklıma gelen fikir ile terliklerimi giydim. Anahtarımı ve telefonumu alıp aşağı indim. Kapıdan sessizce çıktım. Hava esiyordu. Kollarımı sıvazladım. Evine girecektim. Ve tabii ki anahtarları bende vardı. Kapıya gelip sessizce kapıyı açtım. Kendimi hırsız gibi hissetmem normal mi?

Neyse. İçeri gerip yine en sessizinden kapıyı örttüm. Minik adımlarla yukarı çıktım. Shawn'ın odasından konuşma sesleri geliyordu. Kendinden beni bile duymaz.

"Bir haftadır ne kadar zor durumdayım haberin var mı?" dedi en son. Ne oldu acaba? Bana da söylemedi ki. 

Biraz anlamaya ve tabii bunun için de dinlemeye karar verdim. "Bak hayır- ben-ben bilmiyorum." Derin bir nefes verdi. "Bunun için çok teşekkür ederim. Aramızda kalmasından dolayı çok mutluyum." dedi. 

Kapı kolunu hareket ettirdiğimde hemen kapıyı açar gibi yaptım. "Siktir! Maya?" dedi. Telefondan birkaç ses geldi. "Sonra konuşuruz." dedi Shawn ve kapattı. Kim olduğunu anlamadım.

Gözleri şaşkınlıkla açıldı. "Senin burada ne işin var?" dedi. Elimle ağzını kapattım. "Biraz sessiz ol!" Başını salladı. "Aferin." Elimi geri çektim.

"Seni görmeye geldim. Özledim." dedim. Ona sarıldım. O da bana karşılık verdi. Sağ olsun. "Hey, saat çok oldu. Sizinkiler endişelensin istemem." Beni de düşünürmüş. Başımı salladım. "Beraber yatalım." dedim. 

Başıyla onayladı. "Tamam, gel bakalım güzelim." Beni kendine çekip ilerledi. "Sen kimle tartışıyorsun?" dedim yatağa otururken.

"Önemli değil ya işlerle alakalı." Bu saatte. "Üstümü değişeyim." dedi. Kıyafet alıp banyoya girdi. Yine bir yalan...

Kısa sürede geldi. Yanıma yattı. "Bu saate ne işi?" diye sordum. Kendimi tutamadım. "Biraz olumsuz şeyler. Bunu konuşmayalım. Gel." dedi. Başımı sallamakla yetindim. "Tamam." Kötü bir şeyse zaten üstelemem. En azından şimdilik.

Yatakta iyice yerleştik. Beni kendine çekip sarılacakken ben onu tuttum. "Ben istiyorum." Cevap veremeden. Ona sımsıkı sarıldım. Gülümsedim. "Tamam o zaman." dedi. O da gülümsedi.



Shawn'den devam-

Maya bana sıkı sıkı sarılmıştı. Böyle çok tatlı şekilde göğsüme yatıp kokusunu içime çekme fırsatım oluyordu. Neyse neyse.

Ah, yine başlıyoruz.. ''İyi geceler Shawniem." dedi ve iyice yerleşti. "İyi geceler bebeğim." Şimdi Shawn saki ol ve uyu. Sonrasında biraz kıpırdandı ve mırıldandı. "Shawn?" 

"Efendim?" dedim. Soru geliyordu. "Daha önce de sorduğumu biliyorum. Neden kalbin çok hızlı atıyor?" Yani sadece uyusak keşke. "Bazen sıkı sarılıyorsun ya. Demiştim. Evet ama kal." dedim. Kafasını yuları kaldırıp bana baktı. "Anladım, tamam." dedi. 

Neyse ki çok uzun sürmedi bu konuşma. Yoksa başka bir şey diyemezdim. Demek isterim ama diyemem. 

İyi ki geldi aslında. Çünkü cidden onu özlemiştim. Pek vakit ayıramıyor aptal aptal şeyler söylüyordum. Liam ile olmasına dayanamasam da o mutlu görünüyordu ve onun mutluluğu benim için her şeydi.

Onun Liam ile olması pek bir şey değiştirmeyecek. Tamam belki bu kavrama alışmak uzun sürecek ama o zaten benimleydi. Onu kaybetmeyecektim.

Tek üzüldüğüm bu olmasa da yapacak bir şey yok. Onu çok değer veriyorum. Bunu bozamam. Olmaz.

friends : s.mHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin