~2.BÖLÜM

1.5K 42 1
                                    

2.BÖLÜM - MK

"Meyra, annecim benim" ~Annem

Kapıdakinin annem olduğunu öğrendiğimde sessizce oturduğum yerden kalkıp önce kilidi sonra da kapıyı açtım annemi kolundan içeri çekip geri kapıyı kilitledim. Annem hemen bana sarılmış ve ağlamaya başlamıştı bende anneme sarılarak karşılık verdim. Bir süre sarıldıktan sonra yatağımın üstüne karşılıklı oturduk, annem giyinme odamın önündeki valizi gördüğümde sorar gözlerle bana baktı.

"Meyra, kızım nereye gidiyorsun?"

"Anne bak sakın karşı çıkma, ya babamı vazgeçirmem lazım yada burdan gitmem lazım. Babamı 2 günde vazgeçirmem imkansız, mecbur gitmek zorundayım. Sakın üzülme sürekli ararım seni konuşuruz hem gittiğim yerde hemen iş bulur çalışmaya başlarım kendime bakarım. Başka çarem yok"

Annem dolu gözlerle bana baktı.

"Tamam annecim ama sürekli konuşacağız, nereye gideceksin peki"

"Bilmiyorum ki annem, ayaklarım beni nereye götürürse oraya gideceğim"

Annemle birbirimize sıkı sıkı sarıldık. Annem bir süre sonra ağlamayı bıraktığında bana doğru döndü.

"Annecim, babanın seni görmemesi lazım. Şöyle yapalım ben buradan çıkınca kapıyı kilitle baban uyuyunca sana mesaj atacağım sessizce evden çık tamam mı? Birde baban kartları gittiğini öğrendiği anda iptal eder o yüzden evden çıkar çıkmaz ATM'ye git bütün nakitleri çek hesabından. Benim kartlarımı da la yanına şifreleri zaten biliyorsun. Kartlar büyük giyinme odasındaki benim kasamın içinde kasanın şifresi senin doğum tarihin"

Annem alnımdan öpüp hemen ayağa kalktı. Son kez sarılırmışcasına sıkı sıkı sarıldım anneme. Bir süre sonra ayrıldık, annemin arkasından kapıyı tekrar kilitledim. Yatağıma oturdum telefonumu yanımdaki prize şarja takıp annemden mesaj beklemeye başladım. Bu sırada da müzik dinliyordum. Sırayla çalarken birden Karadeniz türküsü çalmaya başlamıştı. Evet tam bir Karadeniz aşığıyım, tabii ya neden olmasın.

Karadenize gidecektim, hatta Trabzona. Karar vermiştim, Trabzona gidiyorum. Zaten sevdiğim bir yer ve az çok da biliyorum oraları bir kaç kere gitmiştim turla gezerken.

Annemden mesaj gelmişti.

Gönderen: ANNEM
Mesaj: Annecim baban uyudu, iyice daldı. Olanlardan abinin haberi yok sende gidene kadar söyleme.

Gönderilen :ANNEM
Mesaj : Tamam annecim, çıkıyorum şimdi.

Annemin dediği yerden kredi kartlarını da alıp sessizce valizimle aşağı indim, hemen bir taksi çağırdım. Saate baktığımda 23.34 'ü gösteriyordu. Umarım bu saatte Trabzona otobüs bulurum umuduyla gelen taksiye bindim. Uçakla gidemedim çünkü hem yer bulamazdım hem de tek başıma binmekten korkuyordum ayrıca otobüs yolculuklarını daha çok seviyordum.

Terminale geldiğimiz de taksi ücretini ödeyip indim. Hemen bilet almaya gittim.

"Kolay gelsin abi, Trabzona bir tane bilet alabilir miyim?"

"Tabii ki ablacım, saat kaça istersin?"

"En erken saat kaça var?"

"yarım saat sonraya var olur mu?"

"Olur abim çok güzel olur"

"Buyrun biletiniz, ücret 140 lira"

Bileti de alıp otobüse doğru ilerledim. Otobüsün muavini valizimi bagaja koyarken bende önce tuvalete gittim. Daha sonra da orda ki küçük marketten kendime su ve atıştırmalık bir şeyler aldım. Otobüse geçip yerime oturduğum da yanıma önce selam verip sonra benimle aynı yaşta olduğunu öğrendiğim bir kız oturdu.

Kız benim gibi neşeli ve deli dolu birine benziyordu. Adının Ela olduğunu öğrendikten sonra konuşmaya başlamıştık. Aynı yaşta olduğumuzu öğrenmiştik ve bayağı sohbet sarıyordu.

"Trabzonlusun galiba sen"

"Aaa evet evet, şükürler olsun ki Trabzonluyum. İstanbullulara çok üzülüyorum ve kendime de şükrediyorum Trabzonlu olduğum için çünkü bu şehirde yaşamak gerçekten zor. Sonunda bitti de üniversite dönüyorum canım memleketime. Sende Trabzonlusun o zaman herhalde? "~Ela

" Yok ben Trabzonlu olmayı çok isterdim ama maalesef İstanbulluyum"

"O zaman akraba ziyareti için falan geliyorsun Trabzona?" ~Ela

"Yok akraba ziyareti için de değil. Biraz karışık bir durumdayım ben dinlemek istersen anlatabilirim"

"Tabii ki dinlemek isterim yoksa bu yol çekilmez saatlerce. Aaaa dur dur ben yanıma termosa çay almıştım malum Trabzonlu olunca çaydan vazgeçmiyorsun sende içersin değil mi? Hem konuşur hem içeriz" ~Ela

"Olur valla Ela, ben de atıştırmalık bir şeyler almıştım onları da yeriz çayla"

"Olur olur, hadi anlat sen" ~Ela

"................"

"Ula , babaya bak sen. Bu nasıl babadır yaa. Bak Meyra ben seni sevdim iyi kızsın sen. En iyisini yapıyorsun, Trabzon güzel yerdir. Rahat edersin orda, yan gözle bakan olmaz korkma. Peki nerede kalacaksın iş bulana kadar var mı bir yer kalabileceğin?" ~Ela

" Yani şuan da yok, büyük ihtimalle otel de falan kalırım "

" Tamam da kızım paran var mı o kadar, evden apar topar çıkmışsın "~Ela

" Var, var. Dediğim gibi varlıklı bir aileyiz. Kendi kartlarım vardı bide hesabımda birikmiş biraz param vardı. Annem de ne olur ne olmaz babam benim kartlarımı iptal ettirir diye kendi kartlarından da verdi. Yani para sorunum yok ama Trabzonu pek bilmiyorum ben, o biraz sıkıntı olacak"

"Kızım bu da dert mi, Defne ile ben sana her yeri öğretiriz" ~Ela

"Defne kim ki?"

"Defne, benim çocukluk arkadaşım hala çok yakın arkadaşız. Beni sabah terminalden o alacak. Trabzonun köyünde yaşıyor ailesi ama o üniversite okuduğu için merkezde ev açmıştı kendine. Hatta bir kaç gün Orda da kalabilirsin Defne çok iyi kız sorun etmez" ~Ela

"Yok ben rahatsızlık vermeyeyim arkadaşına. Ama bana Trabzonu öğretirseniz çok mutlu olurum"

"Öğretiriz kızım dert etme kendine, o babanı görürsem yüzüne söyleyecek 2 çift lafım var. Dengesiz adam" ~Ela

Ela'ya sıkıca sarıldım.

"Kızım sen çok iyi bir arkadaşsın, çok sevdim ben seni"

"Bende çok sevdim vallahi, Aaaa unutmadan numaralarımızı kaydedelim. Lazım olur hemde sen bizi ararsın biz sana öğretiriz her yeri" ~Ela

Numaraları da kaydettikten sonra ikimizde daha fazla dayanamadık ve kafalarımızı birbirimize yaslayıp uykuya daldık.

_______________________________________

Arkadaşlar bölümü nasıl buldunuz?

Umarım beğenmişsinizdir...

Oy verip yorum yapmayı unutmayın 🌱

~Meftun KaradenizHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin