9.

222 19 20
                                    

"Ne hakkında konuşmak istiyorsun Marinette?"

Marinette'den;

Luka'ya Adrien'la sakladıkları ya da öyle olduğunu düşündüğüm şeyi sormam gerekiyordu, ama bunu nasıl yapacağım hakkında bir fikrim yok.

Bu dolaylı bir şekilde nasıl sorulur ki?

"Aaa...şey Adrien'la aranızda ne var?"

"Na-nasıl yani?"

"Yani bazılarından arkadaş olduğunuzu duydum, bu doğru mu?"

"Evet. Buraya bunu konuşmak için mi geldik?"

"Aslında tam olarak değil. Anlayamadığım şeyler var, örneğin madem Adrien'ın arkadaşısın o zaman neden bana iyi davranıyorsun? Ya da Adrien neden bana karşı böyle?"

"Hadi, ama. Adrien'ın arkadaşı olmam sana kötü davranmamı gerektirmez. Neden sana karşı böyle olduğuna gelirsek...şey seninle bir gece bankta tanıştığını söylemişti bana, sanırım ailelerinizle ilgili konuşmuşsunuz. Adrien'ın aile meselelerini arkadaşları hariç kimse bilmiyor, belki de başkalarına söyleyeceğinden korkmuştur."

"Anladım."

"Başka birşey yoksa?.."

Başımı salladım o da arkasını dönüp uzaklaştı.

Açıkçası söylediklerine inanmamıştım. Hem zaten o kavgadan sonra arkadaş olmadıkları barizdi. Ama neden? Neden arkadaş değiller ki? Aralarında ne olmuş olabilir?

Ayrıca Adrien'ın ona yaşadıklarını anlatmadığına adım gibi emindim, ama o zaman Luka bunları nereden biliyordu?

Herşey çok karışmıştı, kafam allak bullak oldu. Ne yapacağımı bilmiyordum, ama bu işin peşini bırakmayacağım.

...

Okul bitmişti, bende işim gücüm yokmuş gibi Adrien Beyi arıyordum. Onunla düzgün bir konuşma yapma zamanımız geldi.

En sonunda onu çıkış kapısının yanında diğer öğrencilerle beklerken bulmuştum. Neyi bekledikleri hakkında gerçekten bir fikrim yok.

Yanına ilerledim ve her ne kadar bunun onu rahatsız edeceğini bilsem de konuşmaya başladım.

"Birşey konuşmamız gerekiyor...lütfen."

"Ne konuşacakmışız?"

"Burada söylememi mi istersin, çünkü benim için sorun olmaz."

Yanındaki insanlara mahçup gibi görünen gözlerle baktı, sonrada hızla koridorun sonundaki sınıfa doğru ilerledi. (Çok iyi rol yapıyor, kendisi aktör olmalıymış)

Arkasından sınıfa girdim ve onun öfke dolu suratıyla karşılaştım.

"YİNE NE VAR?"

"Üzgünüm seni rahatsız etmek ya da canını sıkmak istemedim. Sadece kafamda o kadar çok soru işareti var ki, artık bazılarına bir cevap bulmam gerekiyor."

"İyi, benden ne istiyorsun?"

"Sadece bir cevap, sonra söz veriyorum bir daha seni rahatsız etmeyeceğim."

"Dinliyorum."

"Benimle bankta tanıştığın zamanı birilerine anlattın mı?"

"Hayır, saçmalama. Neden birine anlatayım ki. Canıma susamadım ben."

"Emin misin?"

"O gece dışarıda olduğumu babama bile söylemedim."

"Peki beni neden bir tehdit olarak görüyorsun anlayamıyorum, ama sorun değil. Cevap verdiğin için teşekkürler."

Bunları söyledikten sonra çıkışa doğru ilerledim. Öğrenciler hala çıkış kapısında bekliyordu. Biraz daha yaklaştıktan sonra neden beklediklerini anladım. Yağmurdan...

Aralarında geçip, dışarı çıktım. Herkes şaşkınca bana bakıyordu.

"Merak etmeyin, yağmur insan yemiyor."

Neden bilmiyorum, ama sinirli ya da kırgın hissetmediğim halde bir anda atarlanmıştım.

Hırkamın şapkasını başımdan çektim ve eve doğru yürümeye başladım. Yağmur damlaları açık duran saçıma düşerken kendimi hiç olmadığım kadar huzurlu hissediyordum.

Evin önüne geldiğimde birini gördüm ve yavaşça oraya doğru yürümeye başladım. Benim varlığımı hissedince yüzünü bana doğru döndü. Yine mi o kız?

"Bilmen gereken şeyler var."

"Nedir onlar?"

"Bana daha önce karşılaşıp, karşılaşmadığımızı sormuştun. Evet, daha önce karşılaştık. Deprem olduğunda..."

"O, sen miydin?"

Kız başını aşağı yukarı salladı.

"Ve bir şey daha var. Ben, senin...üvey kardeşinim."

"E-efendim?"

"Doğru duydun, ama endişelenme annenin senden haberi yok."

"Buraya neden geldin?"

"Sadece bilmeye hakkın olduğunu düşündüm. Bunu kimseye söylemeyeceğime de emin olabilirsin. İyi akşamlar."

Kız giderken ona bakmakla yetinmiştim. Ne yapacağımı bilemiyordum, herşey o kadar ani gelişti ki.

Adrien ve Luka'nın arasındakiler, bana gizlice yardım eden kişi ve şimdi de üvey kardeş meselesi çıkmıştı başıma. Yine de bununla sonra ilgilenecektim, şimdi daha önemli şeyler vardı.

Eve girdim ve pencerenin yanına ilerledim. Sonra öylece aya baktım.

Eğer Adrien Luka'ya anlatmadıysa o halde, Luka'nın o gece orada olması gerekirdi.

Peki mektup meselesi?.. Adrien'la aynı okulda olmam bir tesadüf müydü yoksa bilerek mi yapılmıştı? Kim Adrien'la aynı okula gitmemi sağlardı, kimin bundan bir çıkarı olurdu?

Flashback

"Melek numarası yapma Luka, ikimizde senin ne mal olduğunu biliyoruz."

"Hadi ama Adrien, sadece ona yardım etmeye çalışıyordum."

"Yeme beni Luka, bunu neden yaptığını anlamadığımı mı sanıyorsun? Amacın canımı yakmak, ama ne var biliyor musun asıl acı çekmesi gereken sensin. Ben yapmış olabilirim, ama sen yaptırdın!"

"Kendi becerisizliklerini başkalarına yükleme Adrien."

Flashback end

Yoksa Luka o gece oradaydı ve Adrien'la arasındaki meseleden dolayı beni okula mı kaydettirdi?

İyi de neden? Olay hangi açıdan benimle ilgili olabilir ki? Onları hala doğru düzgün tanımıyorum bile.

Bir dakika eğer mektup Luka'dan ise o halde yiyecekler ve çanta da mı?

Bunların doğru olup olmadığını nasıl öğrenicem peki?..

Yaşama Arzum [TAMAMLANDI]Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin