Sessizliğin Tutkusu

'Tanışma'

YORUMLARINIZI DİKKATE ALIYORUM. O YÜZDEN BOL BOL OY VERİP YORUM YAPMAYI UNUTMAYALIM :)))

Toprak Demirkaya

Mekan'ın yerini öğrendiğim an hızla arabaya atlayıp son sürat sürdüm.

Mehmet Bey zamanında kardeşimin canını kurtarmıştı. Şimdi Mehmet Bey'in kızı kaçırılmış. Yardım elimi tabiki de uzattım. Bize iyiliği dokunanı geri çevirmek yakışmazdı bize.

Telefonun zil sesiyle Burak'ın aradığını gördüm.

"Söyle!"

"Mekanın etrafı kolaçan ettik. Ama garip bir şeyler var"

Kaşlarım çatıldı hemen.
"Ne demek gariplik var?!"

"Oğlum bende anlamadım ki. Sessiz her yer. Geldiğimizden beri böyle. Sende girmeyin diyince bekliyoruz"

"Kızı görmediniz mi hiç?"

"Ne kızı oğlum? Etrafta tek bir adam yok."

İyice kaşlarım çatıldı.
"Sizi fark etmiş olmasınlar!"

"Sanmam. Çok iyi gizlendik."

"10 dkya ordayım"

Kapatıp telefonu hızımı mümkünmüş gibi daha da arttırdım. Ne demek oluyordu şimdi bu? Acaba yalnış yer miydi? Mehmet bey'i de ümitlendirmemek için bir şey dememiştim. Neyse nasıl olsa yaklaştım.

Arabayı dikkat çekmesin diye biraz geri de bıraktım. Adamların yanına gelince bir kaçını arka tarafa diye işaret ettim.

"Tuzak olmasın?" dediğim de Burak hızla bana dönüp

"Saçmalama benim ekip biliyor sadece. Bizde de yalnış olmaz! Ayrıca geldiğimizden beri hareketlilik yok."

"Dediğin gibi olsun! Hadi o zaman giriyoruz" adamlara da Burak işaret edince yavaş yavaş ilerledik. Kapıya gelince, tekme attım. Arka tarafın kapısı da açılınca içeri daldık.

Uzun bir koridor vardı kapıları tek tek açıyorduk. En son da büyük bir alan vardı. Oraya yavaş yavaş temkinli bir şekilde ilerledik.

Kapıyı tekmeliyip açtım. İçeri girmemizle gördüğüm manzarayla kalakaldım.

5 tane adam, yerde bağlanmış. Debeleniyorlar. 2 tanesi de yerde öylece yatıyor. Bir tane kız da geniş koltuğa yayılarak oturmuş. Ayaklarını önündeki sehbaya yaslamış. Kafasını geriye yaslanış, gözleri kapalı duruyor.

"Geç kaldınız?" anlam veremedim. 7 tane adamı bu çıtı pıtı kız mı bu hale getirdi? Üstelik ukalaca geç kaldınız diyor.

"Havalara bak havalara! Madem hallettin çıksana kızım dışarı! Kaç saattir ağaç olduk dışarıda!" Burağın bağırmasıyla ona baktım. Sonra yine kıza döndüm. Seslice nefes alıp verdi ilk. Sonra aynı şekilde gözlerini açmadan cevap verdi.

"Bende seni özledim Burak! Çenen hariç tabi!"
İmalı söylediği şeyle garipsedim. Sevgilisi miydi Burağın?
Burak arkadaşım ama sevgilisi olduğundan bahsetmemişti. Mehmet bey'in kızı üniversitesini yurt dışında okuyup gelmişti. Bugün sabah kaçırıldığını söyleyince bende yardımcı olmak için adamları harakete sokmuştum. Burakta kızı tanıdığını söylemişti. Ama yakın olduklarını bilmiyordum.