Gözlerimi araladığımda odamda olduğumu farkettim. Dün koltukta uyumuştuk. Ege getirdi galiba beni buraya. Yanımda kokusuna hasta olduğum Ege yatıyordu. Yavaşça yataktan kalktım. Ege'nin açılan üstünü örttüm. Kaşlarını çatmış gülümsüyordu. Kİmbilir ne görüyordu rüyasında. Önce gidip perdeleri açtım. Sonra banyoya gittim Önce sıcak bir duş alayım ondan sonra kahvaltı hazırlarız Burcu'yla. Banyomu da ettim. Saçlarımı kurutmakla uğraşamam şimdi topuz yapayım. Çamaşırlarımı giydim. Ondan sonraen sevdiğim siyah taytımı ve onun üstüne beyaz bol olan tuniğimi giydim. Banyodan çıktım aşağı ineyim derken bizim kapının üstünde bir not buldum.
" Ceylincim bizim dersimiz sabahtan başlıyor. Akşam da geç geleceğiz keyfinize bakın. Burcu.."
Bu fırsattan istifade Ege ile güzel bir kahvaltı yapalım. Mutfağa gittim. Mutfak önlüğünü aldım. Küçüklükten beri çok severim mutfak önlüğünü giymeyi. Önce buzdolabına baktım. Yapabileceğim şeyler aklımdan geçirdim. Yufkayı çıkardım önce, sigara böreği yapacaktım. Aklıma müzik dinlemek geldi. Telefonumu çıkardım. Müzik listemden Bbahadır sağlam gidiyor gibiyim şarkısını açtım.
Kapanan kapılar arkasına kazanmış
Kilitlenmiş ve saklanmış boş bir hayat kabininde
Varsayım içinde sonsuz zaman diliminde
Bilinmese doğru gidiyor gibiyim.
(Ya bir gün ayrılırsak korkusuyla yaşıyorum her gün. Ya Ege benden sıkılırsa?)
Her yanım sarılmış çıkışlarım yok artık
Yapmayı istediğim hayallerin peşinde.
Anlamsız kararlanmış bir kaç bozuk cümleyle
Hayatıma nokta koyuyor gibiyim.
Gibisi fazla şimdi kesilir sesim.
(İçim hiç rahat değil. Korkuyorum.)
Sırtımda eski bir gitarım uçmayı hazır kanatlarım
Kararmış gökyüzü benide aldı bak içine
Ben bugün gidiyorum
Yağmurlu bir pazar gününde kumdan kalelerim var yine
Topladım tüm umutlarımı bir bulut içine ben bugün yağıyorum.
(Karanlık korkuyu temsil eder ki ben zaten korkuyorum. İçim sıkıntılı.)
Kalkmaya mecalim yok açmak için kapıları
Kırılan bu aynalar hepte benim tarafımda
Yanımda ve arkamda yere düşmüş şarkılarım
Dinlemeden henüz gidiyor gibiyim.
Beklenen vakit geldi odalar boş
Üstümde dünden kalan yağmur yemiş bir ceketle
Şikayet etmeden kabullenmiş içimde
Aramızdan artık çekilir gibiyim.
Gibisi fazla şimdi kesilir sesim.
Şarkının sözlerini mırıldandım kendi kendime. Konservatuar okumak istiyorum. Sesim güzeldir yani öyle olduğunu söylerler. Kafamı kaldırdığımda irkildim bir an. Ege kapıya yaslanmış beni izliyor. Yeni uyanmış halini çok tatlıydı. O olmazsa bende olmam, yaşayamam gibi geliyor bana.
"Ege? Ne yapıyorsun orda, niye sessiz duruyorsun korktum ya." dedikten sonra yanıma gelip doğradığım salatalıklardan bir tane ağzına attı. Sonra öptü beni. Şuan yanaklarımın kızardığını eminim.
"Ne yapayım çok tatlıydın aşkım. Yeni sen şarkı söylerken büyülendim resmen. Sesin çok güzelmiş neden daha önce söylemedin bana?" dedikten sonra farkettim Ege'nin yanında daha önce hiç şarkı söylemediğimi.
