21 - kendine iyi bak ve elveda

432 81 40
                                    

29 Eylül 2020

Jisung ile geçirdiğim rüya gibi bir günün ardından gerçeklere dönme zamanım gelmişti. Güzel bir şeye belli bir süre sahip olduktan sonra onun yokluğu nasıl da belli oluyordu ama. Nasıl da yaşanan hayat acı verici ve kötü geliyordu.

Jisung Jeongin'in bana bir şey bıraktığımdan haberdardı hatta benden fazla şey biliyordu bunun hakkında, her zaman olduğu gibi. Artık yapmam gerektiğini bildiğimden uzatmadan aldım kalın kapaklı günlüğü elime.

İlk sayfada "Mektubu yapıştırdığım yerden başla." yazıyordu ki defterin orta sayfalarından birine bir zarf yapıştırılmıştı. Üzerinde "Başlamadan önce oku lütfen. Lee Minho' ya" diye yazılmıştı. Nedense içimde fazlasıyla huzursuz eden bir his dolaşıyordu, mektubu açtığım zaman daha da büyüyen bir his.

//

Merhaba Minho,

Bunu okuyorsan artık orada değilim. Her zaman böyle bir mektup yazmak istemişimdir o yüzden biraz heyecanlıyım kusuruma bakma.

Aslında mektubun başına bir tarih koymam gerek ama 2020'de olmamız dışında pek aram yok takvimle bu yüzden bu mektubu ölmeden birkaç gün önce yazdığımı söyleyebilirim.

En başta benim için üzülmemeni -ki pek fazla üzülmüyorsundur diye düşünüyorum- isteyeceğim senden. Ölmek işin en kolay kısmıydı, asıl zor olan ölmeye karar vermekti sanırım. Gerçekten hiçbir şeyin bir daha düzelmeyeceğine, artık ne yaparsam yapayım bendeki hiçbir hasarın görmezden geleceğim bir konuma ulaşamayacağına inanıyorum.

Seninle liseden beri görüşmüyoruz ki lisede de pek konuşamadık ama yine de hep sevdiğim biri oldun, bunu söyleyebilirim. Elbette şimdi neden sana bir defter bıraktığımı -ya da neden sadece sana bir şey bıraktığımı- merak ediyorsundur ki cevabı basit : her şeyi öğrenmeni istiyorum. Senden gizlenen her şeyin er ya da geç açığa çıkması tek arzum. O zamanlar korkaktım, ne yapacağımı bilemez haldeyim ve aşıktım yine de her şeyi anlatmak istedim sana. Changbin'in halini görene kadar yapabileceğime inanmıştım... Neyse buna sonra geleceğiz.

Bizimle oynadılar Minho, çok kötü oynadılar. Hepimizin hayatını çaldılar, bunlarla eğlendiler ve kaybeden biz olduk. Ben de pes ettim. Onların kendi takımlarının oynadığı turda hakemlik yaptığı bir maç bu Minho. Kazanma şansım yok, geriye dönme şansım yok, herkes şimdi her şeyin bittiğini,yoluna girdiğini söylüyor ama gece kabuslarımı kim susturacak? Her şeyi yeniden yeniden ve yeniden yaşamamı kim engelleyecek? Bir daha kendimi ne zaman güvende hissedeceğim? Ne zaman iyi olacağım? 'İyi olacaksın, her şey yoluna girecek' diyip duruyorlar ama NE ZAMAN? Artık buna hiç inancım yok. Bu yüzden bu günlüğü sana bırakıyorum.

Bu günlüğü okulun başladığı gün tutmaya başladım ben de. Lise hayatımın heyecanını hiçbir zaman unutmamak için karar vermiştim bunu yapmaya. Çok heyecanlıydım, çok istekliydim... Sanırım gerçekten hedefime ulaştım hatta daha da iyisine çünkü lisedeki anılarımı hatırlamak için bu günlüğe ihtiyaç duymuyorum.

Sen okuldan ayrıldıktan sonra bu günlüğü bir gün sana vereceğime söz verdim kendime. Yani gidiş tarihine kadar olan sayfalar küçük ve aptal Jeongin'in iç dünyasını anlatıyor ondan sonrakiler tamamen sana ithafen yazıldı. Baştan itibaren gerçekleri anlattığım kısımlar onlar. Senden de oradan okumaya başlamanı rica edeceğim, dilersen önceki kısımları da okursun ama lütfen ilk önce her şeyi öğren.

Bu defteri sana vereceğimden Jisung, Seungmin ve Hyunjin'in haberi var. Bu arada umarım Seungmin'in arkadaşlığınız için ne kadar çaba gösterdiğinin farkındasındır ki buna zaten bir kısımda uzun uzun değineceğim.

Uzun zamandır her şeyin suçunu kim üstlenecek diye düşünüyorum Minho. Bu günlüğü okuduğunda belki sen de tıpkı benim gibi düşüneceksin bunu ama ondan sonra tek suçlunun kendin olduğuna karar vereceksin yine benim gibi. Aslında bu olayın kahramanlarının hepsi aynı durumda ancak aynı zamanda hepsinin tutunacak şeyleri var Minho. Örneğin Seungmin ve Hyunjin... Birbirlerine sahip olmasalardı benden çok daha önce onların birinin cenazesinde ağlıyor olurdun. Büyük ihtimalle Seungmin'in çünkü sen de yılların onu ne kadar umutsuzlaştırdığını gözlemlemişsindir. Tabii yine aynı kişi Seungmin... Yine güler yüzlü, yine ortadaki soğuklukları eriten biri ama eskisi gibi değil işte. Tek yalnız kalanın kendin olduğunu düşünüyorsundur, özellikle eğer yalnızlık sıralaması yapacak olursan Seungmin'i sona koyacağına eminim çünkü çok mutlu görünüyor. Ama görünüşler aldatıcıdır Minho ve kendini en yalnız hissedenin o olduğunu söyleyebilirim.

Belki de bu yüzden yıllar boyu seninle iletişimi kesmedi. Belki gerçekten ona yardım etmene ihtiyacı vardı, sana anlatacak şeyleri olduğunu söylemişti bir seferinde. Belki onu dinlemene ihtiyacı vardı. Bilemiyorum, yine de bildiğim şey senin de çok hatalı olduğun Minho. En az benim kadar hatalı.

Hyunjin ile aranız zaten aşırı sıkı değildi bu nedenle ondan pek fazla bahsetmeyeceğim giriş mektubumda. Zaten günlüğün içinde yeterince adını okuyacaksın ancak biraz Jisung'dan bahsetmek istiyorum.

İlişkinize baktığım zaman sana hak veriyorum ki sana en fazla hak verdiğim kısım Jisung ile ilişkiniz. Sakın Jisung'u sevmediğimi düşünme yalnızca bu ile normal bir gözle baktığımda ona güvenmemekte haklı olduğunu düşünüyorum. Sürekli bir şeyler karıştırıp sana hiçbir açıklama yapamıyor, sağda solda üzgün üzgün dolaşıyordu yalnızca... Zor olmalı bununla uğraşmak.

Yine de hiçbir şey sorup söylemeden gitmiş olman -sanki kaçıyor gibi- doğru olmadı bence. Kelebek etkisi denen şeye fazlasıyla inanıyorum Minho ve yalnızca 1 kişi, sadece 1 kişi, 1 hareketi yapmamış ya da farklı yapmış olsaydı şimdi çok farklı yerlerde olabilirmişim düşüncesi bırakmıyor peşimi. Hayatım iyiye gitmiş olabilirdi ki zaten bir insanın kendini öldürmeye karar verecek kadar çaresiz hissetmesinden daha kötüsünü göremiyorum. Bu nedenle elbette daha iyi olması gerekirdi değil mi? Belki yaşamak istediği halde yaşayamamak kötüdür, bunu hiç tatmadım bilemiyorum.

Ama artık oturup üzülmenin bir faydası olmadığının da farkındayım. Daha iyi olabilirdi ama olmadı, ne yapabilirim ki? Nereye gidebilirim?

Her neyse, yazmaktan elim yoruldu. Zaten günlüğün içinde bir sürü şey bulacaksın, okuduktan sonra ne yapacağına sen karar ver. Umarım seni mutlu edecek kararlar olur bunlar Minho. Umarım hiçbir şey için geç kalmamışsındır.

Arayıp bulamadığın tüm cevapları bulmanı diliyorum. Umarım arada mezarımı ziyaret edersin ki bir önemi kalacak mı emin değilim. Yine söyledim belki bir önemi olur.

Kendine iyi bak ve elveda

Jeongin.

//

listen before i go  ¬¬ minsungHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin