2\•E

42 7 2
                                    

10/05/2011

Sevgili günlük;

Yaşarken ölmek kelimesi galiba doğru... O'nun beni görmemesi artık fazla canımı yakmazken, sevgilisiyle olan yakınlığı canımı yakmaya başlamıştı... En azından, en azından mutluydu... Belki de bu hayata tutunmam için bir sebepti. Sahi, ben ne için hayattaydım? Güzel bir ailem yok, okul hayatım, arkadaş çevrem veya aşk hayatım. Hiçbir şeyim yok.

Her ne kadar sevgilisi olduğu gerçeği canımı yaksada, o mutlu olduğu için mutluydum. Sevgilisi olduğu zamandan beri gülümsemeye başlamıştı ve bunun sebebi ben olmasam da; mutlu olmasına sevinmiştim...

Demiştim ya hani beni farketmiyor bile. Acaba diyorum, okuldan ayrılmasaydım beni farkeder miydi? Belki hayır çünkü o'nun gözünde ben bir hiçim. Kilo versem de, güzelleşsem de o'nun için ben bir hiçtim, hatta varolmamıştım... Biliyorum bunları düşünmem saçma ama zaten hayatım saçma. Bu yüzden artık hayatı öylesine yaşıyordum. Eskiden psikoloji okumak isteyen ben, artık kendi psikolojimi düşünmez olmuştum. Neden mi? Yaşadıklarım...

Babam bir alkolikti, annem ise babam yüzünden intihar edip beni bir başıma bırakmıştı. Babam, çoğu zaman eve uğramaz bir yerlerde gezerdi ama eve geldiği zaman ise saklanacak bir delik arardım. Polise çoğu kez şikayet etmiştim ama bilirsin adalet o kadar iyi ki bir şey yapmamışlardı...

Okuldan sonra eve, daha doğrusu babama para getirmek için iki tane part-time işlerde çalışıyordum ve o kadar yoruluyordum ki babam gelip bana vurduğunda acıya bile bağıracak enerjiyi kendimde bulamıyordum. Baba... O'na baba demeye bile ağzım varmıyor. Keşke anne, keşke beni yalnız bırakmasaydın...

Belki... Bir gün yanına gelirim?

°/Memories²

ᵐʸᵍ/•Reminiscences¹•\ᵐʸᵍ✔️Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin