11\•C

22 4 5
                                    

12/02/2012:

Genç oğlan sabaha sevinçle kalktı. Bugün onun doğum günüydü. Yanına baktığında, sevgilisinin hala uyuyor olduğunu gördü. Gülümseyip sevgilisinin tatlı halini seyretti biraz. Sonra ise uyandırmak için yanağını öptü.

"Aşkım... Hadi uyan." Fısıldar şekilde konuşup alnını öptü. Kız ise yüzünü buruşturarak kollarını sevgilisine doladı. Hiç uyanmak istemiyordu. Oğlan ise bu haline alıştığı için kıkırdadı ve kendisi de sarılışa karşılık vererek bir müddet dinlendi. Genç kız aklına gelen planlar ile hafif irkilmiş ve gözünü açmıştı.

Oğlan irkilen beden ile yüzüne bakmış ve ne olduğunu sormuştu. Kız ise kabus gördüğünü söyleyerek ayağa kalktı ve banyoya ilerledi. Bugün bir müddet evden uzaklaştırması lazımdı oğlanı ama nasıl...?

Oğlanın da, kızın da pek yakın arkadaşları olmadığı için, kız herşeyi kendisi yapması lazımdı.

Oğlan ise sevgilisinin kendisini öpemeden uyanmasına şaşırıp üzülmüştü. Gariplik vardı. Normalde asla böyle yapmazdı. Yorgundur diye düşündü oğlan, önceki gün çok çalıştıkları için yorgun olabileceğinden kaynaklı diye düşündü. Bozuntuya vermeden kahvaltı için aşağı indi. Kız ise sabah rutinini haletmiş, evde rahat olmak için üstüne sadece sevgilisinin gömleğini giyerek aşağı indi.

Sevgilisinin her zaman ki gibi kahvaltı yapmaya koyulduğunu gördüğünde, mutlu olsa dahi doğum gününde bile bunu yapması içini burkmuştu. Ama çaktırmaması lazımdı yoksa bütün planı boşa giderdi. Sevgilisine arkadan sarıldığında oğlan gülümsemiş ve kıza dönmüştü.

"Hmm sabah bir gariplik var sende sanki? Bir şeyleri unuttun bugün." Dudak büzerek kurduğu cümleyi anlamıştı kız. Hem sabah kendisini öpmediği için ve doğum gününü kutlamadığı için demişti. Anlamamış gibi sevgilisine bakarak oyunculuğunu sergilemeye başladı.

"Neyi unutmuşum ki?" Yüzünü düşünür bir hale getirdi. Oğlan ise cidden unuttu mu diye düşündü. Üzülmüştü, hem de fazlasıyla. Oğlan arkasını dönüp kahvaltı hazırlamaya geri döndü. Kız ise üzüldüğünü anlayıp üzülmüştü ama yapabileceği bir şey yoktu.

Sevgilisinin yanına geçip kalçasıyla hafif ittirmişti.

"Hadi sen otur bugün de benden olsun kahvaltı."

"Sağol ya(!)" Oğlan göz devirerek kollarını göğsünde birleştirmiş halde masaya oturdu.(sandalyeye yani jsbsjdnd tamam sustum)

Kız arkası dönük olduğu için rahatça gülmüş ve kahvaltıyı hazırlayıp sofrayı kurmuştu. Beraber kahvaltılarını yerken ikisinden de ses çıkmıyordu. Oğlan üzgün olduğu için, kız ise oyununu sürdürdüğü için. Oğlan yukarı üstünü değiştirmek için çıktığında, kız sofrayı kaldırmış ve bulaşıkları da yıkamıştı.

Tripli bir halde merdivenlerden inan sevgilisini gördüğünde hafif kıkırdamış, sonrasında ise toparlanıp yanından geçerek üst kata çıkmıştı. Oğlan, hala bir şeyler bekliyordu ama istediği olmuyordu. Ne yani unutmuş muydu? Diye düşünmekten kendini alıkoyamıyordu.

Oğlanın bugün işi olduğundan ve daha fazla geç kalmamak için sevgilisine seslenmiş ve ayakkabılarını giymeye başlamıştı. Kız üstünü değişmiş ve yolcu etmek için sevgilisinin yanına gitmişti. Oğlanın üstünde sanki toz varmış gibi omuzlarını silkelemiş ve yanağına öpücük kondurmuştu.

"Kolay gelsin." Tatlı bir şekilde konuştuğunda, oğlan belki akşama süprizi vardır diye ümitlenmiş ve sevgilisine sıkıca sarılıp işe gitmişti.

ᵐʸᵍ/•Reminiscences¹•\ᵐʸᵍ✔️Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin