Kaptan Tsubasa: Kız Kardeş

3S 1.Bölüm

Yorum yapmayı unutmayın!

Soyunma odasındaki işini hızlıca hallettikten sonra dışarı çıkmıştı. Bu işin en sevmediği kısmıydı bilmem kaç tane erkek ile aynı soyunma odasını kullanmak. Tribünlerde konuşan Tsubasa ve Wakabayashi'ye selam verdi. Birkaç dakika sonra diğerleri de gelmişti.

İtalya takımı ikide bir Sunny'e bakıyordu, diğerlerini pek umursadıkları söylenemezdi. "Bunlar neden iki de bir bana bakıyor?" diye sordu Sunny. "Son maçta yaptıkların herkesi etkiledi." Dedi Wakabayashi. Sırıtışı genişledi. "Ya sen iyice egoist birine döndün." Tsubasa'ya döndü ve konuştu. "İltifat için teşekkürler." İtalya ile olacak hazırlık maçı için ısınıyorlardı.

Biraz sonra Bay Mikami gelmişti. "Maç yapmayı bir şartla kabul ediyorlar." Dedi. Hepsi çatılı kaşlarla ona dönmüştü. "Hernandez Sunny ile bire bir karşılaşmak istiyor. Eğer bire bir de ona gol atarsa İtalya hazırlık maçını yapmayı kabul etti."

"Bu muydu?" dedi Sunny ayaklanırken. Sahaya doğru ilerledi. "İstediğin bire birdi değil mi?" diye seslendi. Herkes şokla kızı izlerken Tsubasa ve Wakabayashi hiç şaşırmışa benzemiyorlardı. "Ben kabul etmiyorum." Dedi. İtalya takımı bunu bekliyormuş gibi bir alayla bakıyorlardı. "11'e 1. Diğer türlü çok basit olur benim için." Alaylı sırıtışları yüzlerinden silinmiş şokla bakıyorlardı kıza. Şoktan çıktıklarında onayladılar.

Sunny karşısındaki 11 kişiyi görünce aklına Tsubasa'yı Shutetsu'ya karşı izlediği zaman gelmişti. Şimdi kendisi İtalya takımına karşı aynı durumdaydı. Derin bir nefes verdi ve topla ilerlemeye başladı.

Gelen ilk İtalya oyuncusunu kolayca geçmişti. Ondan sonra gelen diğer ikisini de. Üstüne gelen bütün oyuncuları kolayca geçiyordu en sonunda Hernandez ile karşı karşıya kalmışlardı. "Panter Şutu."

Şutu doğrudan sol alta gidiyordu ama o kadar hızlıydı ki top görünmüyordu bile. Hernandez tutmak için hareketlendiği sırada top falsosunu aldı ve sağ üste doğru yöneldi. Hernandez tek ayağında destek alıp tutmak için zıplasa da topa değememişti. Top ağlarla buluştuğunda Sunny memnun bir sırıtışla takımının yanına döndü. Duymağı ise Hernandez'in hayran olmuş sesiydi.

"Hazırlık maçı iptal." Dedi Bay Mikami. "Yerinde bir karar." Diye mırıldandı Sunny. Hafife alınmayı pek sevmiyordu. "Onlarla turnuvada karşılaşmak istiyorum." Japon takımı sahadan ayrıldığında İtalya takımı hâlâ Sunny Ozora'nın etkisinden çıkamamıştı.

Ertesi gün Rotburg ile olacak maç için sahaya çıkarken Sunny bu maçın diğerine göre daha kolay olacağının bilincindeydi. Dikkat etmeleri gereken önemli bir oyuncu yoktu üstüne üstlük Tsubasa vardı. Sahaya çıktıklarında ve maç başladığında Tsubasa Sunny'nin hareket etmesine izin vermeden Hyuga ile gol atmıştı bile. Oldukça uzaktan çektiği Aşırtma Şutu doğrudan kaleye girmişti.

Rotburg yedikleri golden sonra atağa kalkmışlardı fakat atak girişimleri Matsuyama ve Wakashimazu tarafından engellenmişti. Wakashimazu şutu kurtardıktan sonra Tsubasa'ya göndermişti. Tsubasa ona gelen topu Hyuga'ya paslamış ve Hyuga gelen pasla Kaplan şutunu çekmişti. Durum 2-0 olduğunda Sunny sıkılmaya başlamıştı. 3.gol ise Matsuyama'dan gelmişti. Tsubasa'nın asistiyle. Maç 3-0 bittiğinde soyunma odasına döndüler. "Neden bana hiç salmadınız?" diye sordu. "Sen son iki gündür çok yoruldun. Grunwald maçında yaptıklarından sonra biraz rahat etmek senin de hakkın." Dedi Matsuyama. Lan duygusal bir kekim şu an.

Kız sarılmak için kollarını açtığında bütün takım sarıldılar kıza. "Demeyin şöyle şeyler duygulanıyorum. Ağlarım bakın." Kızın dediğine hepsi gülmüştü.

Fransa'ya vardıklarında turnuvaların başlamasına daha üç gün vardı. Sunny ve Izawa bu akşamki boş vakitlerini birlikte vakit geçirmek için kullanmaya karar vermişlerdi. Paris sokaklarında dolaşırken Izawa'nın aklı çok farklı bir yerdeydi.