31. Bölüm

14.3K 951 103
                                    

Bölüm sonunda şakasına yazdığım yerde bir sürü kişi çok merak ettiğini ve erken bölüm gelmesini istediğini söyledi. Ben de oturdum bölüm yazdım, ki yeni bölümün tek harfi bile yazılı değildi. Bol bol yorum bekliyorum bu bölüm.

İyi Okumalar :)
...

Göksel'in Ağzından

Duru'yu uyuttuktan sonra odama döndüm. Yatmadan önce telefonumdaki mesajları kontrol ederken Özgür Bey'den yaklaşık yirmi dakika önce bir mesaj geldiğini gördüm. Tam cevap verecekken yeni bir mesaj geldi.

Kimden: Özgür Bey
Hazırsan aşağıda bekliyorum.

Kaşlarım çatılırken pencereden dışarıya baktım. Apartmanın önünde lüks bir araba bekliyordu. Bir şeyleri öğrenmek istiyorsam yanına gitmeliyim.

Kime: Özgür Bey
Beş dakikaya aşağıdayım.

Hızla üstümü değiştirdikten sonra telefonum, evin anahtarı ve evin yedek anahtarını alıp evden sessizce çıktım. Ceylin'in kapısını çalıp açmasını bekledim. Kapıyı açtığında korkuyla bir adım geriledim.

"Kızım bu ne? Ne sürdün yüzüne?" Pembe pijamaları içindeki ve yüzünde yeşil renkte maske olan Ceylin göz devirdi.

"Cilt bakım maskesi. Boş ver onu, gecenin bu saatinde niye çaldın kapımı?"

Yedek anahtarı eline verdim. "Benim bir yere gitmem, senin de Duru'ya bakman gerek. Ama çıkar şu maskeyi, uyanırsa korkar çocuk. Travma oluşur yavrucakta."

"Ya senin, benim maskelerimle derdin ne? Ne zaman görsen dalga geçiyorsun ya!"

"Tuhaf tuhaf şeyler deneyip duruyorsun. Geçen yıl, süt cilde iyi geliyormuş diyerek yüzünü süt kasesine soktuğunu ve neredeyse boğulacağını unutmadım hala."

"Bir kere oldu o!"

"Şu an seninle hiç uğraşamam. Gitmem gerek. Hadi görüşürüz." diyerek bir şey demesine fırsat vermeden apartmandakileri rahatsız etmemek için sessizce ama hızlı bir şekilde indim merdivenleri.

Apartmandan çıkıp arabaya yaklaştığımda Özgür Bey'in şoför koltuğunda oturduğunu gördüm. Ön yolcu koltuğuna binince anında bana döndü. Gergin görünüyordu. "Hoş geldin. Gidelim." dedi panik içinde ve arabayı sürmeye başladı. Nereye gittiğimizi bilmiyordum. Yolculuk boyunca ikimiz de konuşmadık.

Araba deniz kenarında durduğunda Özgür Bey arabadan indi. Peşinden ben de indim. İkimiz de arabanın kaputuna yaslandığımız sırada ben onun konuşmasını bekliyordum. Bir süre denizi izledi. Kelimeleri seçmeye çalışır gibi bir hali vardı. Derin bir nefes alıp gerisin geri verdikten sonra konuşmaya başladı.

"Babam çok kıskanç ve kontrolcü biriydi. Bazılarına göre iyi bir adamdı ama annemi hep kısıtladı. Evden çıkmasına çoğu zaman izin vermezdi. Annemin geçmişinden tanıdığı kişilerle konuşmasına izin vermezdi. Sanki o kişiler annemi alıp götürecek ya da annem evden çıkınca kaçıp gidecek gibi davranırdı. Saplantılıydı da. Bana göre hastaydı babam. Annem babamla evlenmeden önce bir evliliği daha olmuş ama o evlilikte mutsuzmuş. Aylar süren boşanma sürecinde babamla tanışmış. Boşandıktan bir yıl sonra babamla evlenmiş. Annem ve babam evlendikten çok kısa bir süre sonra bana hamile kalmış annem. Önceki evliliğinden bir ablam var. Annem eski eşinden boşandığında bir yaşındaymış. Annem babam yüzünden eski eşini hiç arayamadı ama eski eşi de hiç arayıp sormadı. Kızını hiç merak etmedi ama annem ablamın ve benim bilmediğimiz bir sebepten hep eski eşini aramak isterdi. Bu babamın daha da çileden çıkmasına neden olurdu. Hayatımız, babamın annemi kısıtlamaları, ablamı kabullenemeyip sırf annemin kızı diye ona bakması ve benim herkesin arasında kalmamla geçti. Ablam üniversiteden mezun olunca kendini kurtardı. Bir polisle evlendi. Üç yıl öncesine kadar hayatım sıkıntı dolu geçiyordu, gerçi şimdi de mükemmel sayılmaz. Babam üç yıl önce kalp krizinden vefat etti. Ben üniversitenin son yılındaydım. Babamın cenazesinin olduğu gün, benim sürdüğüm araba bir trafik magandası yüzünden takla attı. Kazanın sonucunda annem hafızasını kaybetti. Ablam neredeyse ölüyordu. Kazada ölen bir kadın vardı. Ablamla o kadını karıştırıp ablamın öz babasını arayarak 'Kızınız öldü' demişler. Ablam uyandığında, babasını aramamı ve cenaze işlemlerini benim halledeceğimi, gelmesine gerek olmadığını söyledi. Ben de ablamın dediğini yaparak, onun bir arkadaşı olduğumu söyleyip cenaze işleri ile ilgileneceğimi söyledim. Ablam babası gelecek mi diye merak etmişti. Gelmedi..."

Beklenmeyen Misafir (Tamamlandı)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin