Multi Eylül Ateş
Sesinden tanımıştım kim olduğunu,
"Deniz uysal"
Deniz"ne büyük sürpriz seni burda görmek "
"Ya dimi dimi hayret sen nasıl geldin buraya senin elit yerlerine aykırı değil mi?" Diyip tek kaşımı kaldırdım. Şş lütfen cooluğuma laf yok. Serseri bi gülümsemeyle cevapladı beni,
"Eh napıcaksın bazen gerekiyo işte "
Arca " hangi rüzgar attı seni buralara?"
" arkadaşlarla bi eğlenelim dedik" eliyle arka masayı gösterdi masa da iki kişi daha vardi biri bana arkası dönük oturuyodu sarışındı ve karşımda duran da esmer bi adamdı. Kafamı hafif eğerek selam verdim aynı şekilde beni cevaplayınca denize döndüm.
"Size iyi eğlenceler o zaman" sandalyeye geri oturucakken konuştu
"Dosyayı fark etmişsin." Kaşlarımı çatarak geri arkamı döndüm
"Evet yaptığınız itliği fark ettim ama sen bunu nerden biliyosun?"
Deniz" bu kadar çabuk anlicağını düşünmemiştim. Sanırım bunun cevabı cem'in gözünün mor olması. "
Arca" bu konuyu toplantı da konuşmayı düşünüyoduk ama oğuz bey önceden davranıp tepki gösterdiğini sanmıyorum " dedim
Deniz" nasıl yani siz değil miydiniz?"
Arca" değiliz ha bu arada yaptığınız sahtekarlığı kabul ettin için de saol salı günü bunu öne sürerim " diyip göz kırptım ve masaya döndüm. Deniz arkamdan siktir diyip masasına döndü. Eylül bana noluyo dercesine bakıyordu.
Arca"deniz uysal karahan şirketinin ortağı hisse mevzusu vardı ya"
Eylül "bu mu o ?oha oğlum boşver lan affedin bunu , şirketi siktir et ama bunu affet"
Arca"noluyo lan kendine gel sinirlendirme beni ben ne zaman sahtekarlığı affettim eylül ? Ayrıca affet dediğin insan 2 kişiyle beraber bizi iflas ettirmeye çalışıp müvekkilimi de batırmaya çalışıyo. Sence ben bunu affetsem oğuz ve murat affeder mi ? Duymadın mı cem dayağını çoktan yemiş bile iyi olmuş ona. " eylül'ün neden böyle dediğini biliyorum çünkü bu salağın hem deniz ismine zaafı var hem de deniz cidden yakışıklı biri ama bu benim için bi şey ifade etmediğinden çokta iplemedim. Denizle lise sondan tanışıyoruz çok samimi olmasak da birkaç ay beraber zaman geçirmiştik. Şirkette değilken oğuz beye ismiyle hitap ediyodum o da bunda bi sakınca görmediğini söylemişti açıkçası bazen bey demeye üşeniyorum.
Eylül "tamam ya kızma neden dediğimi biliyosun neyse boşver."
Arca"neden öyle dediğini tabi ki biliyorum kardeşim çok istiyosan dışardan konuşursun sen bilirsin"
Eylül "valla mı lan?" Diye sordu kocaman gülümseyerek . Kafami sağa sola sallayarak
Arca"y*vşak diyince haklı oluyorum işte "diyip güldüm.
Muhabbeti kesip yemeğimizi yiyip aynı zaman da çalan şarkıyı dinleyerek zaman geçirmeye devam ettik. Saat 10:00 olunca restoranttan çıkıp eve doğru yürüdük. Eve gelince üstümü değiştirip mutfağa geçtim ikimize kahve yaptım , açıkçası çayla pek aramız yoktu günde 3-4 kere falan kahve içeriz hatta. Kahveler hazir olunca salona geçtim eylül de gelmiş telefonuyla ilgileniyodu kahvesini verip bende koltuğa oturdum. Telefonu elime alıp wattsapa girdim ve "uzay boşluğuna " yazdım.
Arca:uzay boşluğu demek
Arca: o kadar mı boş gezenin boş kalfasısın sarışın
ŞİMDİ OKUDUĞUN
NUMARA KATİLİM
Novela JuvenilSarhoşken atılan mesaj ve atılmaması gereken bir kişi Arca:ee ortak kimi arıyoduk 0530**:seni ilgilendirmediğini söylemiştim Arca'nın aklından geçen minik hayvan dostlarımız diger kişinin önünde yatan ölü bir beden... Ilk bölümler hoşunuza gitme...