3. Bölüm

68 32 30
                                    

İlk olarak bu hikayeyi yazmaya çalışan şahıstan hepinize merhabalar;) İlk olarak şimdi bir açıklık getirmeliyiz ki ben bu bölümleri yazalı baya oluyor. İlk iki bölümü ani bir kararla düzenlemeden paylaşsam da bundan sonra daha titiz olmaya kararlıyım. Şimdilik bu bölümü düzenleyebildiğim için paylaşıyorum. İyi okumalar!

(Mirza Mert Coşkun)

"Neden birisi sizin kirli bardaklarınızı ve taraklarınızı çalsın ki?"

"Inan bana Ali amca,hiçbir fikrim yok."

Mirza bunu söyledikten sonra abisinin pansumanını yapmaya devam etti.Adama gelince onu çoktan ambulansa bindirmişlerdi.Bir yandan polislerin konuşmalarını,olay yeri inceleme ekibini dinliyordu.Evlerinin içinde tam anlamıyla bir curcuna vardı.

"Bu bardakların özel bir anlamı var mı?"

"Hayır,köşedeki mağazadan alınan sıradan iki bardak,"diye yanıtlıyor hâla pansumana devam eden Mirza.

"Senin aklına bir şey geliyor mu Utku,"diye soruyor amcaları.

Mirza bunun üzerine pansumanı iki dakikalığına bırakıp abisine konuşması için müsaade vermişti. Utku konuşurken onu dikkatlice incelemeye koyuldu.

"Hayır,aslında hâla her şey çok saçma," dedi düşünceli sesiyle Utku.

Hâla çok gergin.Durmadan gözüyle Mirza'yı yokluyordu.Ama farklı bir şey var.Yoksa bu öfke miydi? Abisi kime ve neden bu kadar öfkeliydi? Onlara zarar vermeye çalıştığı için hırsıza mı? İlk defa o kadar ciddi söylediği bir sözü,kendince haklı olarak tabii,çiğneyen Mirza Mert'e mi?

Mirza şimdilik bunları aklından uzaklaştırıp olayları düşünmeye geri dönüyor.

"Sizin veya bir yakınızın düşmanı var mıydı?"

Abisiyle bakıştılar. İkisi de birbirine soruyordu.Mirza bu sefer gözlerini amcasına çevirdi.Aralarında düşmanı olabilecek tek kişi oydu.

"Benim yok çocuklar,sizin var mı," diye merakla sordu amcaları.

"Hayır,"diye yanıtladılar aynı anda.

"Peki şüphelendiğiniz birisi var mı?"

Mirza zihnini kurcalamaya başlamıştı.Bu adamı sokakta sabah da gördüğünü ve tanımadığını zaten söylemişti. Ama başka şeyler varmış gibi geliyor,daha fazla konuşmak istiyordu.

"Hayır.Aslında bu olayın arkasında başka birileri de var mıdır emin olamıyorum.Düşününce burası küçük bir semt ve hırsızlık vakaları da nadir değil ki.Belki de başka bir şeyler de alacaktı ama biz erken geldik.Olamaz mı,"diye uzunca konuştu Utku.

Mirza tüm dikkatlerin onun üzerinde yoğunlaştığını hissetti.Abisini endişelendirmek istemese de kendini konuşmaya mecbur hissediyordu.

"Bence de mantıklı,"diyordu amcası ama lafına devam edemedi.

"Bence olamaz."

Tüm yüzler ona çevrildi.Herkesin onu dikkatlice dinlemesi Mirza'ya cesaret vermişti.Konusmasına devam etti.

"Bilgisayar masanın üzerindeydi. Ayrıca olan paramız da gizli saklı bir yerde değildi.Gerçi adam hiç aramış gibi durmuyor.Çünkü ev gayet düzenliydi. Değil mi abi," diyerek onay bekledi Mirza.

Abisi de onu onayladı ve Mirza da devam etti.Konuştukça abisinin gerildiğini hissetti.

"Halbuki aramaya zamanı olmuş olmalı.Biz sokağı boylu boyunca yürürken apartmana hiç giren çıkan yoktu.Ve kilit zorlanarak kapıdan girilmişse adam gireli zaman geçmiş olmalı.Bunlardan mantık yürütürsek sanki adam özellikle bardakları ve tarağı almaya gelmiş gibi duruyor.Ama hemen alıp çıkmamış. Belki de bunlara benzer birkaç eşya daha alacaktı .Sonuçta mutfakta saklanmış," diye uzun uzun anlattı Mirza.

KazaHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin